Türkiye genelinde toplam 246 maden ocağı olduğunu ve yapılan denetimler sonucunda bunlardan 120'sinin şartlara uygun olmadığı gerekçesiyle, uygun hale gelene kadar kapatıldığını vurgulayan Bakan Yıldız, ''Denetim yapılan maden ocaklarında iş sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili sorun varsa, bunlara taviz vermeyiz. Ülke genelinde bulunan toplam 246 maden ocağından iş sağlığı ve iş güvenliği şartlarına uygun olmayanlar kapatıldıktan sonra, diğer maden ocaklarımızda faaliyetler devam ediyor. Bu işlerin sağlam ve sıhhatli yapılmasını istiyoruz. Her şeyden önce, bizim için önemli olan iş güvenliğidir'' dedi.

Bakan Yıldız, konuşmasında 12 Eylül'de oylanacak olan Anayasa değişikliğine ilişkin açıklamalarda da bulunarak, madencilerden 'Evet' oyu vermelerini istedi.

Bakan daha sonra Soma Belediye Başkanlığını ziyaret etti. Belediye Başkanı Hasan Ergene ile basına kapalı olarak görüşen Yıldız, ziyaretin ardından İmbat Madenciliği ziyaret etti.

Madende iftar öncesinde işçilere seslenen Bakan şunları söyledi:
''Madencilikte biz işçi sağlığı ve iş güvenliği ile alakalı konuları ön plana alan, önceden iyi niyetle çıkartılmış bir kısım kanunun, 3 ay önce daha da düzenlenmesini sağladık. Yani işçi sağlığı ve iş güvenliğini tehdit eden bir husus varsa, önceden, süre tanıyorduk. Ama şimdi diyoruz ki, 'o ocak kapanacak, bunların hepsi giderildikten sonra bunlar yapılacak' dedik. Ekmek kapımız olan bazı ocaklarımızı o eksikler giderilene kadar kapattık. Hiç birinizin tırnağına bir taş dokunsun istemeyiz. Ama burada siz işçi kardeşlerimizin, işverenimizin ve kamu denetiminin, yani bizlerin bir hatası varsa bunu gidermemiz lazım.''

''Madencilikte karaya boyanmış ellerimiz, tırnaklarda ekmeğimiz sevdamız'' diyerek sözlerine devam eden Yıldız ''Sizin kazandığınız paraların, şahsen kendimle karşılaştırayım, benim kazandığım paradan daha temiz ve helal olduğuna inanıyorum. Çünkü siz alın teri döküyorsunuz. Hepimiz ailelerimiz için, çocuklarımız ve ülkemiz için çalışıyoruz. Ama sizlerin emeğinin daha değerli olduğuna inanıyorum'' diye konuştu.

Ziyaretleri sırasında maden ocağından çıkan işçilerin cebinde sigara gören ve uyarıda bulunan Yıldız, şöyle konuştu:
''Bizler şu anda sadece siyasi partileri, iktidar partisini ve yalnızca muhalefeti değil, Türkiye'nin geleceği ile alakalı 12 Eylül'de bir oylama yapacağız. Bu oylama sırasında bizler sizlerin sağ duyusuna, sezgilerine ve basiretine inanıyoruz. Sizler bu ülkenin geleceği için hangi partiye üye olursanız olun, ben inanıyorum ki, 'Evet' diyeceksiniz. Hem siyasi istikrarın, hem sosyal istikrarın, hem ekonomik istikrarın devamı açısından bunları yapabiliyor olmamız lazım. Yalnızca bulunduğumuz Soma bölgemizde, çalıştığınız bölgede bundan 8-10 yıl kadar önce burada toplam 2 bin civarında işçi kardeşimiz çalışıyordu. Şimdi 9 bin 900 civarında işçimiz çalışıyor. Biz burada toplam 2 milyon ton civarında kömür çıkartırken, şu anda 9 milyon ton civarında kömür çıkartıp, özel sektör eliyle TKİ ve EÜAŞ;a veriyoruz. Yani buradaki santrale veriyoruz. O zamanlar 1 milyon tondu, fiyat daha yüksekti, daha düşüğe mal ediyoruz. Her birimizin bulunduğu yerde, hangi eğitim seviyesinde olursa olsun, hangi partiye mensup olursa olsun, hangi meslekten olursa olsun, Türkiye;nin istikrarına olan borcumuzu bu referandumda, bu halk oylamasında 'Evet'lerle inşallah karşılamış olacağız. Allah size kaza bela vermesin. Sağlık içerisinde çalışmanızı nasip etsin.''
 

Yer altında iftar açtı

İmbat Madencilikte maden işçileriyle konuşmasının ardından işçiler ve beraberindeki protokol üyeleri ile birlikte madene inen Bakan Yıldız, iftarını yer altında maden işçileriyle açtı.

Yemekte gazetecilere açıklama yapan Bakan Yıldız ''Öncelikle iş güvenliği ve işçi sağlığı tedbirleri alındıktan sonra, kamu ve özel sektör ayırmaksızın hangisinde olursa olsun, öncelikli olarak işçilerimizin sağlıkları. Bizde kendileriyle iftar vaktinde bu ortamda olmak ve onların çalışma şartlarını yerinde görmek istedik. Onlar hergün ocağa iniyorlar, bizler onların yanında olalım istedik, son derece keyifli bir iftar yapıyoruz. Ramazan ayı boyunca katıldığım en anlamlı iftar yemeklerinden birisi oldu. Türkiye'nin kalkınması lazım. İster kömürle, isterse hangi görevlerde olursak olalım, Türkiye'nin kalkınmasına katkı koyan kardeşlerimiz bunlar. Elleri karalı ve alın teriyle bunu yapıyoruz. Onların emeğinin bizimkinden daha değerli olduğuna inanıyorum'' dedi.