Ama neyin sultanı biliyor musun? Ben gönüllerin sultanı olmaya çalışıyorum,gönüllerin. Çünkü biz milletimize efendi olmaya değil, sultan olmaya değil,padişah olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik" dedi.
Erdoğan, partisince Metropol Miting Alanı'nda düzenlenen açık hava toplantısında yaptığı konuşmada, CHP'li Belediye Başkanı yönetimindeki Mersin Büyükşehir Belediyesinin sadece birkaç makyaj yaptığını, en önemli sorunlarının başında çöp meselesinin geldiğini, bunu bile çözemediklerini söyledi.
Erdoğan, "Biz halledelim dedik, birbirlerine girdiler, yapalım dedik, birbirlerine girdiler. Burada yerelde bu işi çözemeyenler ne olacak da genelde bu işi çözecekler. Biz hizmet üretiyoruz, CHP ve MHP ise ne yazık ki sadece laf" diye konuştu.
Önceki seçimlerde Mersin Büyükşehir Belediyesi'ni kaybettikleri için değil, Mersin kaybettiği için üzüldüklerini ifade eden Erdoğan, "Mersin 5 yılını daha ziyan etti diye üzüldük. Mersin 5 yıl daha AK hizmetlerden, AK Belediyecilikten yoksun kalacak diye üzüldük. Mersin kalkınma yarışında, medeniyet yarışında geri kalacak diye üzüldük. Ne yazık ki haklı çıktık" şeklinde konuştu.
Erdoğan, doğalgazı Mersin'e getirdiklerini ancak Mersin içerisinde ihaleyi alan müteahhidin belediye ile anlaşmazlıkları nedeniyle şehir içine doğalgazı dağıtamadığını belirterek, "İnşallah önümüzdeki kış gelmeden Mersin'de konutları da doğalgaz ile buluştururuz" dedi.
Mersin'de "emanetin ehlinde olmadığını" savunan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Dün Adana'daydım. Orada da 12 yıl oldu raylı sistem başlayalı. Orada da belediye yola çıkarken, bizleydi. Sonra trenden indi. İnanıyorum ki Adanalılar 29 Martta onu da yaya bırakacak ve 12 yıl bitmeyen metroyla ilgili faturayı ödetecek. İnsan biraz utanır, sıkılır. Bizzat Hazine'den atılması gereken adımları yaptırdığım halde, milletvekili arkadaşlarım işi takip ettiği halde,şimdi diyor ki 'metroyu engellemek istediler', ayıp. Sen işi bilmiyorsan, bunun adımlarını atamıyorsan, İstanbul, Ankara bu noktada hızlı adımlarla ilerlerken, kendine sor, ben niye geri kaldım?"
Erdoğan, kentin sağlık alanında yaşadığı sorunlara işaret ederek, "Biz Mersin'de bu konuda gerekli adımları atmak istedik. 400 yataklı hastane için sağlık müdürü, CHP'li belediyeden imar planı istedi. Biz bu hastaneyi yapıp,
Mersin'e bölge hastanesi kavuşturalım istedik. 17 Ağustos 2006'tan beri imar planı bekleniyor, işi yokuşa sürüyorlar. Hala ortada imar planı yok" diye konuştu.
Mersin'in önemli sıkıntılarından birinin de su olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Türkiye'nin en pahalı suyu nerede satılıyor?" diye sordu.
Halktan "Tarsus" cevabı alan Erdoğan, "Eyvallah. Fark etmezki, biri CHP'li, biri MHP'li belediye, ne fark eder. Benim Mersinli kardeşim Türkiye'nin en pahalı suyunu içiyor. Mersin'in mevcut yollarının kalitesini artırmak için bir şey yaptılar mı?" dedi.
"Mersinde köprülü yol var mı?" diye soran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şu Mersin'de 1980'lerden kalma 2 köprü var. Ama bugün Mersin'in trafiğini bu kentin kaldıracağına inanmıyorum, durmadan kazalar oluyor. Her gün yeni bir dram yaşanıyor. Bunlar yapılanın üstüne ne eklediler? Bunlar sizi oyalıyorlar. Hizmet alıyor musunuz? Hani var ya herkes gider Mersin'e bunlar gider tersine...
Aman AKP hizmet yapmasın, Mersin'e bir çivi çakmasın diye oy alalım diyorlar. Bunun adı açıkca istikbal hırsızlığıdır, Mersin'in geleceğinden çalmaktır. Ama ben inanıyorum ki Mersin 29 Martta bu oyuna son verecek. Mersin 29 Martta yerinde saymaya 'yeter' diyecek. Tembelliğe, miskinliğe 'son' diyecek."
-"BİRBİRLERİNİN RUH İKİZİ"-
Erdoğan, Baykal ve Bahçeli için "Birbirlerinin ruh ikizi" tanımlaması yaparak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"MHP CHP'nin, CHP MHP'nin ruh ikizi. Sayın Baykal ve sayın Bahçeli ile onların yanlı medyaları, koro halinde aynı türküyü söylüyorlar. Ağızlarına sultan padişah lafını aldılar. Bahçeli 'şeyhülislam' dedi. Yahu Sayın Bahçeli, şeyhülislam kime denir biliyor musun? Tayyip Erdoğan ne zaman böyle bir şey
söyledi? 'Şeyhülislamım' diye benim ağzımdan bu hiç çıktı mı? 'Padişahım','sultanım' diye bir laf çıktımı ağzımdan. Bu fakir sultan, doğru. Ama neyin sultanı biliyor musun? Ben gönüllerin sultanı olmaya çalışıyorum, gönüllerin.
Çünkü biz milletimize efendi olmaya değil, sultan olmaya değil, padişah olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Bizim mücadelemiz bu."
-"CHP, KAMERALARIN ÖNÜNDE TARTAKLADI"-
İstanbul'da çarşaflı bir kadınla CHP'liler arasında yaşanan tartışmaya dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Daha birkaç gün önce İstanbul'da CHP, çarşaflı bir hanımefendiyi kameraların önünde tartakladı. Ne dediler biliyor musunuz? 'AKP provokatör' dediler. Hemen yandaş medyaları da böyle yayınladı. Aynı şekilde İstanbul'un Kadıköy'ünde, Caddebostan'da bizim seçim koordinasyon merkezlerinde
aynı yanlışları yaptılar, terbiye dışı hareketlerde bulundular. Oradaki hanım kardeşlerimizin yüzlerine tükürdüler, bunlar barış içinde yarışmaktan uzaklar.
Batman'da yine AKP diye partimizin mensubu hanımlara şiddet uyguladılar. Bunların kadın haklarından anladıkları yok. Bunların işi tekme tokat kadınlara saldırmak, bunlar her işlerinde böyleler. Samimiyetsizlik üzerine, istismar üzerine bir siyaset tutturmuş gidiyorlar. Burada altını çizerek söylüyorum; AKP yoksullar üzerinden değil, AKP yoksullar için siyaset
yapar. AKP özürlüler üzerinden değil, özürlüler için siyaset yapar. AKP kadınlar üzerinden değil, kadınlar için siyaset yapar."