Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
38,5687
EURO
43,6369
IMKB
9.168,000
ALTIN
4.018,460
 
Hava Durumu ANKARA
10 / 15 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
''DIŞARDAN CUMHURBAŞKANI ADAYI, MİLYONDA BİR İHTİMAL''
 DIŞARDAN CUMHURBAŞKANI ADAYI, MİLYONDA BİR İHTİMAL
 
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, cumhurbaşkanı seçimi öncesinde bütün siyasi partilerle görüşmesi gerektiğini belirterek, ''Cumhurbaşkanı seçimi süreci başlamadan 'kim' diye sormak belki bir haktır ama buna verilecek cevap 'acele etme'dir'' dedi.
 
11.4.2007 - 00:08
Arınç, NTV'de yayınlanan ''Neden?'' programında, Can Dündar'ın cumhurbaşkanı
seçimine ilişkin sorularını yanıtladı.
Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in AK Parti'nin 4 seçmenden birinin
oyunu alarak iktidar olduğuna yönelik açıklamalarının sorulması üzerine Arınç,
temsilde adalete çok önem verdiğini belirtti.
Arınç, bugünkü seçim sisteminin, temsilde adaleti sağlamadığını ancak hiçbir
siyasi partinin, bu konuda yeterince inisiyatif almadığını söyledi.
İktidar ve muhalefetten, ''yüzde 10 seçim barajı yüksektir'' veya ''baraj
kalacaksa başka argümanlarla temsilde adaleti sağlayalım'' diyen güçlü bir ses
çıkmamasına çok üzüldüğünü dile getiren Arınç, 1982'den sonra yapılan seçimlerde
yüzde 10'luk baraj ve çevre barajı uygulandığını anımsattı.

-''TİMSAH GÖZYAŞLARI''-

2002 seçimlerine ilk kez giren bir partinin bunların sorumlusu olarak
gösterilemeyeceğini ifade eden Arınç, bu seçim sistemini, kendisinin ve üyesi
olduğu partinin yapmadığını vurguladı. Arınç, ''Bu seçim sisteminden gıdalanarak
bugüne kadar iktidar olan partiler de hiç şikayette bulunmadılar. 2002 seçim
sonuçlarıyla ilgili olarak, temsilde adaleti sağlamadığı iddiasında bulunanlar,
bunu değiştirmek için ne yaptınız, diye sorulduğunda hiçbir şey diyemediler''
diye konuştu.
Arınç, Seçim Kanununun değiştirilmesi için çırpındığını ifade ederek, bu
seçim sistemine ''evet'' diyen partilerin, şimdi ''temsil krizi var''
demelerinin, timsahın gözyaşları gibi olduğunu kaydetti.
Türkiye'deki son seçime yüzde 75 katılım olduğunu ancak bunun parlamentoya
yansımasının, düz yansıma şeklinde gerçekleşmediğini belirten Arınç, temsilde
adaletsizlik olduğuna yürekten inandığını vurguladı. Arınç, ''Ancak böyle
gelmiştir, bugünkü sonuçtan kimsenin şikayet etme hakkı yoktur. Bu önümüzdeki
seçimlerden sonra mutlaka temsilde adalet noktasında, AİHM kararına bakarak
değil, Türk milletinin ihtiyacına uygun bir seçim kanunu süratle yapmalıyız''
diye konuştu.

-''BARİKAT ÜZERİNE BARİKAT''-

''Temsilde adaletsizliğe rağmen, Meclisin 7 yıllık süre için cumhurbaşkanı
seçecek olması meşruiyet sorunu yaratacaktır'' denilmesi üzerine Arınç, şu
görüşleri dile getirdi:
''Şüphesiz ama maç devam ediyor, oyun başladı. Bundan sonra ağlamanın,
sızlamanın, şikayet etmenin, samimiyetle ne kadar bağdaştığını düşünebiliriz.
Cumhurbaşkanlığı tartışması, şuradan da başladı. O zamanlar güldük geçtik
ama nice siyasetçiler bu konu üzerinde çok ciddi durmaya çalıştılar. Dediler ki
bu milletvekili döneminin bitmesine 1 yıl kaldı. Yorulmuş, yaşlanmış Meclis 7 yıl
görev yapacak cumhurbaşkanını nasıl seçebilir? Bu bize çok garip geldi, ama bu
argüman üzerine neler konuştular, neler... Sayın Cumhurbaşkanı Sezer'in görev
süresinin bitmesine 1 ay kaldı ama Anayasa Mahkemesine üye atıyor, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısını seçecek, rektörler, YÖK başkanları, hangi tarihte
seçtiğine bakmaksızın, kendisinden sonra da görev yapacak. Kimsenin buna itirazı
var mı?
Meclis son güne kadar yasama görevini yapar, Meclisin yaşlanması, yorulması
diye bir şey kabul etmiyorum. İnsanları samimi olmaya davet ediyorum. Ne zamanki
bu dönem, cumhurbaşkanı seçmeye kalktı, önüne, barikat üzerine barikat yığanlar
var. Bunu, parlamentoya müdahale olarak gördüm.''
Arınç, cumhurbaşkanını, bu Meclisin seçeceğini ifade ederek, bu argümanları
üretmek, üzerine yorum yapmak yerine, en iyi niteliklere sahip, ülkeyi Anayasada
belirtilen niteliklerde en iyi şekilde temsil edecek cumhurbaşkanını, huzur
içinde seçme konusunda herkesin gayretli olması gerektiğini kaydetti.

-''KİMİNLE, NE KONUŞACAK?''-

Herkesin üzerinde ittifak sağlayacağı bir cumhurbaşkanının seçilip
seçilmeyeceğine yönelik bir soruyu yanıtlarken Arınç, Anayasada cumhurbaşkanında
aranacak özelliklerin belli olduğunu anımsattı. Bülent Arınç, bunun dışındaki her
şeyin göreceli olduğunu, uzlaşmanın, gelenek ve kültürlerinde de bulunduğunu
söyledi.
''Ama nasıl ve kimin üzerinde bir uzlaşma?'' diyen Arınç, bazı
siyasetçilerin, ''sen olmayacaksın, onun dışında konuşabiliriz'' demeleri
halinde, bu konuda kendisini yetkili gören kişinin, kiminle ne konuşacağını
sordu.

-''TAM TERSİNİ DÜŞÜNÜYORUM''-

Fazilet Partisi'nde grup başkanvekili yaptığı dönemde, eski Başbakan Bülent
Ecevit ile eski Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın, FP Genel Başkanı Recai
Kutan ile kendisini cumhurbaşkanı seçimi konusunda ziyaret ettiğini anlatan
Arınç, kendisinin, ''biz size 5-6 isim verelim, onlardan birini seçin veya siz
isim verin'' dediğini aktardı.
Bu konuşmalardan 3-4 gün sonra gelen Ecevit ve Özkan'ın kendilerine 4 isim
önerdiğini ancak bu isimler arasında Ahmet Necdet Sezer'in olmadığını ifade eden
Arınç, şöyle konuştu:
''Özkan, Derya Sazak'a, 'Bizim 350 milletvekilimiz vardı, nasıl olsa
içlerinden bir cumhurbaşkanı seçilebilirdi ona rağmen uzlaşma aradık' demiş. Ben
tam tersini düşünüyorum. Sayın Ecevit ve Sayın Özkan, ANAP'sız bu konuşmaları
yaptılar, ANAP'ın bu denklem içinde yeri olmadığını söylediler. Bu teklifler, DSP
ve MHP'nin teklifi gibi sunuldu. Yoksa, 350 blok oyları olsaydı, Sayın Sezer
akıllarına gelmez, kendi içlerinden birini cumhurbaşkanı yapmak isteyebilirlerdi.
Ama sıkıntıları olduğu için bize geldiler. İlk iki görüşmemizde Sezer'in ismi
geçmemişti, koalisyon içindeki sıkıntılar Sayın Sezer'in ismini prestijli hale
getirmiş olabilir, kader de öyle tecelli etti. Sonra 5 partinin başkanları 'evet'
dedi ama Sayın Sezer üçüncü turda seçildi. 5 partinin milletvekili sayısı kadar
oy almadı.''
Arınç, bazı siyasetçilerin, ''böyle olmazsa asla'' diyerek, baştan
dayatmayla yola çıkması halinde, uzlaşma sağlanamayacağını belirtti.

-''DIŞARDAN ADAY, MİLYONDA BİR İHTİMAL''-

Parlamento içindeki uzlaşmaya daha çok önem verdiğini dile getiren Arınç,
ancak bunu yapacak olanın, cumhurbaşkanı seçme gücü elinde olan partinin genel
başkanına ait olduğunu söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bu konudaki tavsiyelerinin sorulması üzerine
Arınç, ''Madem ki uzlaşma beklentisi ve isteği var, işin doğasında da böyle
olmalıdır. Bu görüşmelerini, bütün siyasi partilerle yapması uygun olabilir.
Sivil toplum örgütlerinin geçmişteki tavırları belli olduğuna göre, onlarla
yaptığı çalışmalardan çok biraz daha siyasete ağırlık vermesi gerekir'' dedi.
Arınç, bu parlamento tablosunda, dışardan cumhurbaşkanı adayının, milyonda
bir olduğunu vurguladı.

-''ACELE ETME''-

Halen cumhurbaşkanı adayının belli olmamasının, demokratik açıdan sıkıntı
olup olmadığına yönelik bir soruya Arınç, şu karşılığı verdi:
''İşin tabiatında bu var. Adaylık müracaatı bile başlamadan, meydan
okumaların faydası yok ki. 'Çık bakalım arkadaş, söyle bana.' Karşı taraf, 'Niye
söyleyeyim, söylenecek zaman bile gelmemiş' demez mi? 25'inde saat 19.00'da
müracaat etse, niye bu kadar geciktin diyecek halimiz yok ki. Bazı partiler ve
insanlar, önceden adayı belirleyerek, siyaseti daha fazla germemeyi düşünmüş de
olabilir. Süreç başlamadan 'kim' diye sormak belki bir haktır ama buna verilecek
cevap acele etmedir.''
''Cumhurbaşkanın meclis dışından olması belli dengeleri kollamasını sağladı.
Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Meclis Başkanlığının aynı partiden olması, bu
dengeyi zedelemeyecek mi?'' sorusunu Arınç, ''Bu kanaate katılmıyorum'' diye
yanıtladı.
Arınç, cumhurbaşkanı, meclis başkanı ve başbakanın aynı partiden temsil
edilmesinin, uyum sağlayacağına inandığını bildirerek, şöyle konuştu:
''Demokrasimizde çek balans sistemi vardır. Sezer için denge unsuru
diyorsunuz, bunu herhalde şu amaçla söylüyorsunuz: Orada bir cumhurbaşkanı var, o
hukuka çok bağlı, çıkan kanunları yeri geldiğinde veto ediyor, yeri geldiğinde
Anayasa Mahkemesine gidiyor, bazı atamaları geri gönderiyor. Demek ki hükümetin
ak dediğine karşı söyleyen veya a dediğine b diyen mekanizma, bu da hukuk ve
Anayasa açısından çok önemli demek istiyorsunuz.
Bunun aksini de düşünmek mümkün, yürütme konusunda cumhurbaşkanı, başbakan,
meclis başkanının uyum sağlaması da çok şeyleri, çok kısa zamanda başarmak
anlamına gelemez mi? Birinci kanaate saygı duyuyorum ama kendi kanaatimde
ısrarlıyım.
Cumhurbaşkanın çek balans sistemindeki yeri, Meclis bir kanun çıkardığında
aynen veya iade etmekle sınırlıdır. İkinci kez iade edince imzalar, Anayasa
Mahkemesine gider ama kendisi kanun koyucu yerine geçmez. Yeni cumhurbaşkanı
seçildikten sonra da aynı yetkilere sahip olacak, Anayasa Mahkemesi'de...
Cumhuriyet, rejim, anayasal kurumlar değişmiyor, değişmesi de söz konusu değil.
Endişelere, evhamlara gerek yok.''

-''ADAYLIK İKİNCİ PLANDA KALDI''-

Aday olup olmayacağına yönelik soruyu yanıtlarken de Arınç, ''Adayım veya
aday değilim konusunu 16 Nisandan sonra açıklayacağım. 16 Nisandan sonrası, 17
Nisan değildir, 25 Nisan akşamına kadar her adayın müracaat vakti var, zamanı
var. Meclis, cumhurbaşkanlığı seçiminde taraf olduğu için, bu seçimi ne kadar
güzel, huzurlu, kurallara uygun yapabilirizin gayreti ve telaşı içindeyiz.
Adaylık konusu ikinci planda kaldı, zamanı geldiğinde onu da açıklayacağım'' diye
konuştu.

-CEVAPLANMAYAN SORULAR-

Arın, Sezer döneminin değerlendirilmesinin istenmesine karşılık, ''Bunu
sormamış olun, çok nezaketsizlik olur. Cevap vermek istemiyorum'' dedi.
TBMM Başkanı Arınç, Başbakan Erdoğan'ın adaylığı sonrası AK Parti içinde
problem çıkıp çıkmayacağı sorusuna da yanıt vermedi.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


KAÇIRILAN UÇAKTA BOĞUŞMA OLMUŞ

MECLİS ESKİ BAŞKANLARININ 367 TARTIŞMASI

UZANLARIN YATLARI TMSF'NİN ELİNDE KALDI
»  ''EVA MAYA, AKP'YE ÜYE DEĞİLDİR''
»  BARZANİ KIVIRDI: BİZİMDE GURURUMUZ VAR
»  DEMİREL: ''İSTİKRAR İSTENİYORSA, İNSANLARI DEMOKRATİK ŞARTLAR İÇİNDE TOK TUTCAKSIN''
»  ARINÇ: ''184'Ü GÖRDÜĞÜM ANDA GÜNDEME GEÇECEĞİM''
»  YOLCU YAKINLARI SABİHA GÖKÇEN'E KOŞTU
»  BAKAN YILDIRIM OPERASYONU ANLATTI
»  İŞTE ANAP'A GRUP KURDURTAN VEKİL
»  
»  HAVA KORSANININ SORGULAMASI SÜRÜYOR
»  FLAŞ..FLAŞ.. UÇAK KAÇIRMA EYLEMİ SONA ERDİ
»  HAVA KORSANININ EYLEMİ SÜRÜYOR
»  FLAŞ..FLAŞ..KAÇIRILAN UÇAK ESEBOĞA'YA İNDİRİLDİ
»  FLAŞ..FLAŞ.. PEGASUS UÇAĞI KAÇIRILDI
»  KUZEY IRAK SINIRINDA TANK SESLERİ
»  KUZEY IRAK'TA OPERASYON İMASI
»  ŞEHİT CENAZESİNDE ERDOĞAN'A TEPKİ
»  MGK SONA ERDİ
»  RAHŞAN ECEVİT’TEN BARZANİ’YE BÜLENT ECEVİT’Lİ YANIT
»  DEMİREL: CUMHURBAŞKANI ADD'YE PARA VEREBİLİR
»  RTÜK SINAVSIZ 28 MEMUR ALACAK
»  AMERİKAN ORDUSU ROBOCOP ASKERE YÖNELDİ
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.