Sorulan sorulara temkinli cevaplar veriyor. Kamuoyunun haber bültenlerinde yüzüne, kadın programlarıyla üslubuna aşina olduğu Kısaparmak, 'Bir elinde on marifet' deyimini hak eden isimlerin başında geliyor. Siyasete giriş amacını 'daha fazla hizmet' olarak açıklayan ünlü sunucu, her şeyden önce kutuplaşmanın değil kucaklaşmanın olduğu bir ülke hayal ediyor.
Kısaparmak, 'Genel Başkan Mehmet Ağar'ın kızına benzediği için aday yapıldı.' eleştirilerini kendisine haksızlık olarak görüyor. Liste başı olmasının teşkilatta meydana getirdiği rahatsızlığı anlayışla karşılayan Kısaparmak, birleşme projesinin suya düşmesinden sonra birbiri ardına gelen istifalara ise kızgın: "Listelerden çekilen adayların çekilme nedeni birleşmenin olmaması. Ben korkak değilim. Ben Demokrat Parti'nin barajı açacağına inanıyorum. Bizim böyle bir sorunumuz yok." Şebnem Kısaparmak, iki yıldır yaptığı kadın programında bir milletvekili gibi çalıştığını ifade ediyor. Bu yüzden halkın sorunlarını çok iyi bildiğini savunuyor. Bazı milletvekillerinin bile kendisine 'Şuna yardımcı olur musunuz?' diye notlar gönderdiğini ifade ediyor.
Binlerce izleyiciye eğitim ve sağlık yardımlarında bulunduklarını, yüzlerce genç için uyuşturucu mücadelesi verdiklerini kaydeden Kısaparmak, siyasete giriş amacını şöyle izah ediyor: "Ben halkın sorunlarının ne olduğunu çok iyi biliyorum. Şebnem Kısaparmak'ın yaptığı en iyi şey işsizlere iş bulmaktır. Birçok kişiye iş bulması, aş bulması için aracılık yaptım, vesile oldum. Bu işin tadını alınca da daha fazla insana nasıl hizmet edebilirim diye düşündüm. Bu yüzden vekil olmak istiyorum. Benim tek amacım bu ve bunu yapabileceğime inanıyorum. Vekilliği sadece Allah rızası için istiyorum."
Şebnem Hanım, aday olmasında eşi Fatih Kısaparmak'ın desteğinin de etkili olduğunu belirtiyor. Eşinin "Sana güveniyorum, sana yakışır ve bu işi becerirsin." diyerek kendisini motive ettiğini kaydeden ünlü sunucu, "Çünkü benim ne kadar hareketli bir yapıya sahip olduğumu biliyor. Ben çocuklarımı ihmal etme pahasına burada gece 12'lere kadar çalışarak işadamlarından yardım topladım. Eve gidip uyuyan çocuğumun yüzüne bakıp, 'Acaba haksızlık mı yapıyorum?' diye ağladığımı bilirim." diyor.
Siyasette bir kulağın duymayacak, bir gözün görmeyecek
Şebnem Kısaparmak, ünlü olmanın, bilinenin aksine siyasette avantaj olmadığı düşüncesinde. Teşkilattaki tepkiyi de buna bağlıyor. Ağar'ın kendisini arayarak, "Bu olaylar her yerde olan şeyler, hiçbir sorun yok." dediğini aktaran Kısaparmak, siyasette yıpranacağını düşünmüyor. Ünlü sanatçı, şu ana kadar öğrendiği temel kuralları ise şöyle sıralıyor: "Siyasette bir şey öğrendim. Bir kulağın duymayacak, bir gözün görmeyecek. Boğaz dokuz boğummuş 9 kere yutkunup öyle konuşacaksın. Bunları biliyorum. Çünkü 4 senedir siyasetin içindeyim. Genel idare kurulu üyesiyim. Partinin en yüksek mevkiinde görev yapıyorum. Liste başında olmam çok doğal." (ZAMAN) |