Taraf gazetesinin geçtiğimiz haziran ayında gündeme getirdiği İrticayla Mücadele Belgesi'nin altında imzası bulunduğu iddia edilen Albay Dursun Çiçek dün tutuklandı; Taraf gazetesi bugünkü manşetini "Çiçek İçeride, Kökü Dışarıda" olarak attı.

Bugün CNN TÜRK'te yayınlanan Medya Mahallesi programında Ayşenur Arslan'ın sorularını yanıtlayan Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş, "Taraf gazetesi kelle istiyor ve bu yönde yayın yapıyor. Albay Çiçek onları kesmiyor" yorumunu yaptı.

Aydıntaşbaş, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan üzerinde bir lobi var. Bu 'üst düzey bir kelle istiyoruz' lobisi. Bu lobi çok aktif ve çok sesli. Bu yayınların hedefi belli ki Başbakan. Çünkü benim okumama göre, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ kimseyi korumuyor" dedi.
 
"Bence ortada bir savaş var. Devlette bir iç savaş var" diyen Aydıntaşbaş, "Eskiden derin devlet vardı. Şimdi 1-2 derin devlet arasında mücadele var. Bunun meydan muharebesi yargı. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni bir cins değişime zorlamak istiyorlar; "artık siyasetten tamamen elini çek, bu tarz belgeler üreten bir kurum olmaktan çık" gibi..." değerlendirmesini yaptı.

Yargıda kocakulak

Aydıntaşbaş, Ergenekon başsavcısının dinlenmesi için de, "gerçek bir skandal" yorumunu yaptı.
 
Meclis'teki olaylı oturum

Aydıntaşbaş, Kürt açılımı oturumunu yöneten Meclis Başkanı'na eleştiriler için de, "Meclis Başkanı bence o gün Meclis'i doğru yönetti. AK Parti 'kodum mu oturtan başkan istiyoruz, böyle yönetmemeliydi' diyor. Meclis Başkanı'nın tarafsız olması ve muhalefete söz vermesi bekleniyor. Avrupa Parlamentosu'nda da Türkiye'ye evet oyu verilmesi için pankart açılmıştı. Ben, muhalefetin 10 Kasım'ı suistimal ettiğini düşünen biriyim; gerçek bir çözüm planı ortaya koymak yerine, vatan millet edebiyatını kaydılar. Buna rağmen haklarıdır, pankart açabilirler. Hükümetin 10 Kasım'da ısrar ederken böyle şeyler olabileceğini öngörmesi gerekiyordu" dedi.

Türkiye'nin "demokrasi aşermesi"

Aydıntaşbaş, Ayşenur Arslan'ın Kürt açılımıyla ilgili "Türkiye'nin bir anda demokrasi aşermesinin nedenleri"ne ilişkin sorusuna ise,  "Bu konuda hükümete haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Washington, Kürt meselesine siyasi çözümü yıllardır söylüyor. Türkiye bu savaşı kazandı ama PKK bitmiyor bir şekilde. Asimetrik savaşa soyunmuş birini tamamen bitirmeniz mümkün değli. Bu algı iyice yerleşti. Ankara'da bazen şaşırıyorsunuz bir polisle, askerle konuşurken öyle radikal liberal şeyler duyuyorsunuz ki, bence bu algı devlette de yerleşti. Yapılan uygulamalar bütün bölgede rahatsızlık yaratıyor. Artık komutanlar bile Kürtçeyi yasaklamak hataydı diyor. Bu zihinsel değişim yaşanırken Kuzey Irak'ta başka birşey oluyor. ABD çekiliyor. Türkiye son yılları Barzani'yi düşman olarak görerek geçirdi. Türkiye mevcut politikalarla devam ederse bütünlüğünün 20-30 yıl sonra tehdit altında olacağını gördü. MGK bunu gördü. Türkiye Barzani'yi yanına alırsa, nüfuz alanını genişletirse kendi Kürt meselesini daha rahat çözecektir" dedi.