Büyükanıt'ın konuşması şöyle:

"Konuşmamın üçüncü bölümünde de bazı kesimlerin TSK'yı yıpratmaya yönelik eylemlerinden bahsetmek istiyorum. Bir süredir TC'nin temel niteliklerini ve değerlerini sorgulama, aşındırma çalışmaları devam etmektedir. Saldırının dozu ne kadar artarsa, bu demokratikleşme yönünde bir adım olarak görülmektedir. Bu kampanyanın en önemli hedefi TSK olmuştur. Bu kampanya TSK'nın toplumdaki itibarına saldırıya kadar varmıştır. Bunun yanında Atatürkçülük de saldırıya uğramıştır. Diğer taraftan dost bir ülkenin dışışleri bakanı,TSK'nın bakanlığa bağlanması için toplantılar yapmıştır. Aynı ülkenin bir bakanı, Türkiye'de maddi hatalarla dolu konuşma yapmıştır. Bu durumu asker her konuda konuşuyor diyenlerin dikkatine sunuyorum. İçinde polis teşkilatından üyelerin de bulunuğu rapor hazırlanmıştır. Kurumsal işbirliğine ihtayaç duyduğumuz bir dönemde kamu kurum ve kurnuluşlarının bu tür çabalarda bulunması ne yapılacaktır. Yargıya intikal etmiş münferit olayları tek merkezden yönlendiriloyr olduğu gösterilmiştir. Bu beyanları Mayıs 2006'da yayınlanmış bir belgenin Kasım'da yayınlanacak AB belgesi öncesi TSK'yı konuşturmak. TSK'nın konuşmasını da bu belgeye koymak amaçlarıdır.
TSK'nın ülkemizin AB sürecini desteklediği açıklanmıştır. Siyasi her türlü polemiğin dışında kalmak için gayret sarfeden TSK'nın, AB arkasına saklanarak, yapılan saldırılara karşı kendini koruması doğaldır. Biz askeriz, görevlerimizi yerine getiriyoruz. Ancak rejimle ilgili bazı endişelerimizden rahatsızlık duyanlar varsa bu onları bağlar. TSK kimsenin hedef tahtası değildir. TSK, AB üyeliğini tamamen desteklekmektedir. TSK'nın demokrasi dışı hangi söylemi vardır. Bu söylemleri ortaya atanlar birilerinin gizli ajanlarımıdır. Bugün bu konuyu burada getirmemin önemi var. Buradaki genç subaylara doğru ve objektif bilgileri vermek zorundayız. Buradaki subaylar TC'yi korumak için görev alacaklardır.  TSK profesyonel bir yapıya kavuşursa, Milli Savunma bütçesinin yarısından fazlası sadece personel ve özlük haklarına gidecek.