Kazan, Erbakan'ı anlatırken, bazı kadınların ağlaması dikkat çekti.
SP Kayseri İl Başkanlığı'nın Kültür Müdürlüğü Salonu'nda düzenlediği 12'inci Bölge Eğitim Toplantısı'na Genel Başkan Yardımcıları Şevket Kazan, Teoman Rıza Güneri, Ahmet Sünnetçioğlu ve Temel Karamollaoğlu katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sünnetçioğlu, AKP hükümetini eleştirdi. Daha sonra kürsüye çıkan Şevket Kazan ise Refah Partisi'nin iktidar olduğu dönemde yaptıkları hizmetleri anlattı. 1991 yılında Refah Partisi olarak parlamentoya girdiklerinde gücün ne olduğunu bütün Türkiye gösterdiklerini belirten Kazan, "Biz Milli Selamet Partisi olarak 1974 seçimlerinde 24 milletvekili olarak yola çıktık. Ama o 24 milletvekilinin aksiyonuyla Kudüs'ü başkenti olarak tanıyan İsrail'in bu hareketine hiç ses çıkarmayan Hayrettin Erkmen'i gensoru önergesiyle düşürdük. Bugün Ergenekon denilen araştırmaların yapılabilmesi için 40 kişi, bir gece Anayasa değişikliği vererek yolunu açtık. Türkiye'de darbe yapanları koruma altına alan Anayasa'nın geçici 15'inci maddesini değiştirdik. 1995'de Anayasa değişikliği yapılırken bir önerge verdik Meclis Başkanlığı'na. Anayasa'da değiştirilmesi gereken esas madde budur dedik. Ama Meclis'te kabul edilmedi. Refah Partisi bu aksiyonuyla genel seçimleri kazandı" dedi.
"İKTİDAR OLDULAR AMA MUKTEDİR OLAMADILAR"
AKP'nin tek başına iktidara gelmesine rağmen muktedir olmadığını ifade eden Kazan, "2001 yılında yapılan seçimlerde AKP yüzde 32, biz de yüzde 2 aldık. Milletimiz öyle layık gördü. Ama yüzde 2 aldık diye bizim inancımız sarsılmadı. Bazen gittik boş meydanlara konuştuk. Peki, bu ayrılık nasıl oldu? Fazilet Partisi'nde siyaset yapıyoruz. Bunu herkesin bilmesi gerek. Ben yasaklı olduğum için konuşamıyorum. İstanbul'daki evimde 28 Şubat kitabını yazıyorum. Fazilet'in kongresine giremiyorsunuz, arkadaşlarınız arasına katılamıyorsunuz. Erbakan hocamız da aynı durumda. Kongre yapıldı ve Recai Kutan Bey başkan seçildi. Seçim olduktan sonra Milli Gazete ve diğer gazetelerde Recep Tayyip Erdoğan'ın rahatsız olduğunu belirten beyanatları çıkmış. Bu camiayı üzecek beyanatlardı. Kendisine telefon edip, görüşmek istediğimi söyledim. 1998'in haziran ayıyıydı. Recep Tayyip Erdoğan, 'Ağabey Harem'de bir araya gelelim' dedi. Bir araya geldik ve oturduk. 'Bak kardeşim' dedim. Recep Tayyip Erdoğan'a. Biz bir dava için siyasete atıldık. Biz de herkes gibi faniyiz ve yaşlanıyoruz. İstiyoruz ki, bizden sonra gelenler bu davayı daha ileriye götürsünler. Onun için gençliğe büyük önem veriyoruz. 30 yaşında Teoman Rıza Güneri devlet bakanı oldu. Seni genç yaşında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı yaptık' diye konuştum. Orada Recep Tayyip Erdoğan'a, 5 konuda nasihatte bulundum. Orada 'her şeyin bir zamanı var tahammülsüzlük gösterme' diye nasihat ettim. Daha sonra, 'Bu davanın başbakanı olarak iktidar olacaksın, hem de tek başına iktidar olacaksın' dedim. Ancak bizden ayrılıp iktidar olacaklarını aklımın köşesinden bile geçirmiyorum. Tek başına iktidar olsan da muktedir olurum zannetme. Çünkü perde arkasında bir takım güçler var. Bu güçler tek başına iktidar olanı sallar, silkeler. Sana bir kitap tavsiye edeceğim, dedim. Erol Toy'un 'İmparator' isimli kitabını tavsiye ettim. 'Bu kitabı oku. Güçlerin kimler olduğunu anlayacaksın' dedim. Tavsiyem üzerine kitabı okumuş ama bu güçlerin hükümeti nasıl sarstığını değil de, Süleyman Demirel'in nasıl başbakan olduğu bölümü okumuş" diye konuştu.
"YAHUDİ LOBİLERİNDEN İCAZET ALDI"
Recep Tayyip Erdoğan'ın Yahudi lobilerinden icazet aldıktan sonra Başbakan olduğunu öne süren Kazan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Amerika'da görüşmeler yapıldı. Kırmızı kaftan giydi mi? Yahudi lobileri kafasına külah taktı mı? Bir dönem 'Hocam söylüyorsa doğru söylüyor' diyen Tayyip Erdoğan bir hevesle Başbakan oldu. Sonra Türkiye'ye geldi ve istedi ki Fazilet Partisi kapatılsın. Fazilet Partisi kapatılırsa ayrılacaklar. Fazilet Partisi kapatıldı, Saadet Partisi kuruldu. Saadet Partisi'ne, 'Gelin' dedik, gelmediler. 'Biz başka parti kuracağız' deyip Turgut Özal gibi 4 eğilimli bir parti kurdular. Özal'ın partisi şimdi nerede? Kimi örnek aldılar, Özal'ın partisini. İşte AKP budur. Milli Görüş'le uzaktan yakından alakaları yok. Tek başına iktidara gelmesine rağmen bir Anayasayı değiştiremiyor. Başörtüsü sorununu çözemiyor." Bu sırada bazı partili kadınların Kazan'ın konuşmasından etkilenerek ağlaması ise dikkat çekti. Şevket Kazan'ın konuşmasından sonra eğitim toplantısı basına kapalı olarak devam etti.