Aydın, Bursa Barosu ile TMMOB Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesince düzenlenen "Demokratikleşme ve Yargı Bağımsızlığı" panelinde, siyasi iktidarın 7 yıllık süreçte adım adım bazı şeylerin gerçekleştirmeye çalıştığını iddia etti.
Toplum yapısıyla, Cumhuriyetin nitelikleriyle, kuruluş değerleriyle bağdaşmayan bazı olayların "bir ileri iki geri" gerçekleştirilmeye çalışıldığının görüldüğünü ileri süren Aydın, bir ülkede hukuk devleti ve demokratik olabilmenin yolunun, Anayasada yazdığı gibi "kuvvetler ayrılığı" ilkesine sonuna kadar uymaktan geçtiğini vurguladı.
Muammer Aydın, "Oysa ortaya gelen tabloya baktığınız zaman şöyle bir durumla karşı karşıyayız; yasama ve yürütme şu anda siyasi iktidarın elinde. Yasama ve yürütmeyi, yargı, görevi gereği denetlemesi gerekirken, maalesef yasama ve yürütme, yargının görev alanına sarkarak, yargı üzerindeki siyasal baskıyı sonuna kadar hissettirmektedir. Bu da bu ülkenin, demokratik bir yapı olarak daha da güçlenmesinin önüne en büyük engel olarak çıkmaktadır. Engel olmayı bırakın, yargı üzerindeki bu siyasal baskı artık kabul edilemez noktaya gelmiş, ülkenin demokratikleşmesinde çok büyük bir sorun olarak karşımızda durmaktadır" dedi.
"Demokratik açılım"ın içinin en başından boş olduğunu savunan Aydın, "Eylemsel olarak yapılan, Silopi'den giriş yapan PKK'lıların, onlara verilen sözler nedeniyle oraya gönderilen savcı ve hakim tarafından alınan ifadeleriyle birlikte, verilen 'tutuklamama' sözleri tutularak, Türkiye'ye girişlerinin sağlanması ve birilerinin de PKK'nın bugün İmralı'da olan elebaşısıyla masaya oturtmak, PKK'yı legalize etmek açısından muhatap kabul edilmesi noktasına taşınması istenmektedir. Bu hiçbir zaman demokratikleşme olamaz" diye konuştu.
Muammer Aydın, demokratikleşmenin, bir ülkenin hukuk kurallarına bağlı olarak, hukuk devleti anlayışı içinde, bütün vatandaşlarına eşit olarak, insan hakları, temel hak ve özgürlüklerin kullanılması ve onların korunup kollanması noktasında gereken destek ve korunmanın sağlanması olduğunu da sözlerine ekledi.
CNNTÜRK