Kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) İstanbul Hilton Oteli'ndeki toplantısında konuşan Ruijten, konuyla ilgili bir soru üzerine, “Türkiye, Ankara Protokolü’nü uygulamalıdır. Bu protokol altında verdiği taahhütlere göre havaalanlarını ve limanlarını zaten açması gerekiyor” dedi.   

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 64'üncü Toplantısı için Türkiye'de bulunan Ruijten, Ankara'yı AB’ye üyelik sürecinde daha girişken olmaya davet etti. “Benim Türkiye’de gördüğüm şey şu: Türkiye ilk adımı hep karşıdan bekliyor ama bunun tam tersi olmalı. Türkiye adım atmalı AB buna cevap vermeli” diyen Ruijten Ankara’ya havaalanlarını ve limanlarını açması gerektiği mesajını gönderdi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, geçtiğimiz Cuma günü Avrupa-Akdeniz Parlamenter Asamblesi Siyasi Komitesi toplantısında yaptığı konuşmada, KKTC'nin üç limanının açılmasına karşılık olarak Türkiye'nin tüm limanların Rumlara açmayı kabul ettiğini söylemişti.

Davutoğlu, "Kıbrıs'taki bütün sınırların kalkmasını istiyoruz. Kıbrıs Rumlarına da bütün Türk limanlarının açılmasına hazırız. Karşılığında istediğimiz bir şey var: Bir Akdenizli olan ve Akdenizli olmak açısından Akdeniz'deki kullanma haklarına sahip olan Kıbrıslı Türklerin de limanlarının Girne'nin, Magosa'nın, Ercan Havaalanı'nın açılması. Dünya, KıbrısTürklerine üç liman açacak, biz Türkiye'nin bütün limanlarını Kıbrıslı Rumlara açacağız. Buna söz veriyorum" diye konuşmuştu.

Ankara'nın bu açılımı, KKTC'de Nisan ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden Başbakan Derviş Eroğlu'nun seçilmesiyle barış sürecinde derinleşen tıkanmayı açmayı hedefliyordu. Her ne kadar Eroğlu masadan kalkmayacağını ilan etmiş olsa da Rum muhatabı Demetris Hristofiyas'ın KKTC'nin yeni cumhurbaşkanıyla derin görüş ayrılıkları yaşadığı da sır değil.

Dolayısıyla Türkiye, Kıbrıs'ta yeni ortaya koyduğu "üç limana karşılık tüm limanlar" önerisiyle mevcut tıkanmayı aşmayı ve böylelikle zaten pamuk ipliğine bağlı olan barış sürecinde tıkanmanın aşılması konusunda topu Rum tarafına bırakmayı hedefliyordu.