Programın bu haftaki konukları: Türkiye Partisi'nin Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, Hürriyet Gazetesi Yazarı Cüneyt Ülsever, Vatan Gazetesi Yazarı Can Ataklı Ve Her Açıdan'a Telefonla Katılan Devlet Güvenlik Mahkemesi Emekli Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Süha Aldan oldu.

MAKAMLAR, KAMU KAYNAKLARI DİRSEK TEMASINA GÖRE DAĞITILIYOR

TÜRKİYE’DE TEMİZ ELLER OPERASYONU NASIL GERÇEKLEŞECEK?
Abdüllatif Şener’in Ruhat Mengi’yle Her Açıdan programında yaptığı açıklamalar yeni gündem maddeleri oluşturacağa benziyor. Şener’in programdaki önemli bir iddiası, makamların dirsek temasıyla dağıtıldığı yönündeydi. Abdüllatif Şener ‘Siyaset rant dağıtımı alanı haline gelmiştir. Ve makamlar, kamu kaynakları dirsek temasına göre dağıtılıyor. Belediye seçimleri zamanında denildi ki ‘İstanbul’da Cumhuriyet tarihinde yapılmamış kadar imar değişikliği yapıldı. 5.000’e yakın imar değişikliği yapıldı ve 250 milyar dolarlık rant dağıtımı anlamına geliyor’ Ama muhatapları buna cevap bile vermedi. Fakat seçimleri de aldı götürdüler. Dünyanın neresinde her vatandaşın cebindeki paranın 3/1’inin siyasal iktidar tarafından kullanıldığı ve bunun gizlenerek yapıldığı bir yönetim var? Bunların çerçevesinde nasıl temiz eller operasyonu yapılacak? şeklinde konuştu.

İKTİDAR MUHALEFETİ SUSTURUYOR MU?

Şener’in programda dikkat çeken açıklamalarından biri de iktidarın muhalefeti susturduğu yönündeydi.
Şener: ‘Türkiye’de demokrasi standardı geriye gidiyor. Güç oluşturmak demek muhalifleri sindirmek demek oluyor. Mecliste çoğunluk demek, kendinizle ilgili suç teşkil edecek unsurları, yasayla temizleme imkanı veriyor. Ve maalesef hukuk devletinde çıkan yasaların denetim yerleri de var’ yorumlarında bulunurken, başbakanın herkesi dinlediğini ve her istediğini Bakanlar Kurulu imzasına açarak gerçekleştirdiğini söyledi.

BAŞBAKAN DİNLEMELERİ KONTROL MÜ EDİYOR?

AKP, ANAP’IN HAZİNE YARDIMINI NASIL KESTİ?
Abdüllatif Şener: ‘En çok dinlemelere hayret etmişimdir. Bir İletişim Koordinasyon Kurulu kuruldu. Dinleyenleri de dinleyen bir tim kuruldu. Mit ve Jandarma’nın dinlemeleri de oradan geçiyor. Ve bütün çalışanlar, odacısına varıncaya kadar tek tek seçilerek yerleştirildi. Ve kanun anayasa mahkemesine gitti ve anayasa mahkemesi sadece iki maddeyi iptal etti. Kurulunun başkanını, başbakan atayamaz, denetimini de başbakan yapamaz diyordu. Bakanlar Kurulu yapıyor zaten. Şu ismi getirin imzaya açın, bütün bakanlar imzalıyor. Herkes dinlendiğinden şüpheleniyorsa nasıl temiz eller operasyonu diyeceğiz.
Her vatandaşın cebindeki paranın 3/1’i iktidarın ve nereye harcandığı da belirsizdir. Yapılan ihaleler, dağıtılan yerler şeffaf değil. Mesela dünyanın hiçbir yerinde bir iktidar meclis çoğunluğuna güvenerek, muhalefeti susturamaz. Ama biz de susturuluyor. Kamu gücünü siyasi amaçlarla kullanıyor. Meclis çoğunluğuna güvenerek geçen dönem bir hükümet tasarısı şeklinde gitmemiştir, kanun tasarısı şeklinde gitmiş ve çıkarılmıştır. Bir muhalefet partisinin kendisine eleştirisinden hoşlanmadığı ve muhalefet yapış tarzını beğenmediği için, onu susturmak amacıyla yasalara göre aldığı hazine yardımı, iktidar çoğunluğuyla kanunu değiştirerek kesilmiştir. Ve o parti seçime giremez hale gelmiştir.
Cüneyt Ülsever: ‘Anavatan’ı söylüyorsunuz?
Abdüllatif Şener: ‘Evet’…

AK PARTİ’NİN, AK OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM

Başbakanın ‘Akp diyenler edepsizdir’ sözü, iki haftadır gündemin en çok tartışılan konularından biri oldu. Gazeteciler, köşe yazarları, sokaktaki vatandaş ve muhalefet, başbakanın sarf ettiği cümlelerin ardından olumlu-olumsuz eleştirilerde bulundu. İktidardan ayrılan ve yoluna tek başına devam etme kararı alan Abdüllatif Şener de konuyla ilgili düşüncelerini programda Ruhat Mengi ve izleyicilerle paylaştı. Şener: ‘Partiler kimlik siyaseti yapar, Dtp, Mhp, Ak Parti, Ak Parti diyeceğim çünkü tüzükte öyle yazıyor. Bizim partimizin ismi de Türkiye Partisi, tüzükte kısaltılmış adı da Türkiye’dir. Ama gazeteler ‘TP’ yazıyor. Bu ifadelere kızmıyoruz. Bu kızılacak bir konu değil. AKP demek insanların kolayına geliyor bunu edepsizlikten saymamak lazım. Ben geleneği devam ettirdiğim için Ak Parti diyorum ama bu partinin ‘ak’ olduğu anlamında demiyorum. Hukuki gerekçelerle Ak Parti diyorum.
Cüneyt Ülsever- Hürriyet Gazetesi Yazarı: ‘ Ak Parti’nin, ak olmadığını mı düşünüyorsunuz?
Türkiye Partisi'nin Genel Başkanı Abdüllatif Şener: ‘Evet’
Cüneyt Ülsever- Hürriyet Gazetesi Yazarı: ‘Teşekkür ederim’