Alevi açılımı ve çalıştayıyla ilgili bir gazeteye verdiği demecinin, bir bakana yakışmayacak şekilde eleştirildiğini ifade eden Sağ, 'Eğer üst düzey görev yapan Alevilerden rahatsız olunuyorsa, Alevi açılımı, Alevi çalıştayı gibi projeler niçin başlatıldı?' diye sordu. Sağ, verilen sözlerin tutulmadığını, yapılan Anayasa değişikliğinde Alevilerin sorunlarını düzeltecek hiçbir maddenin gündeme getirilmediğini ileri sürdü.

Bu durumun hem kendisi hem Alevi çevresinden tereddütle karşılandığını kaydeden Sağ, siyasi yaşamı boyunca örgütsel disiplin içerisinde yaşadığını, bundan sonra da devam edeceğini söyledi.

CHP İstanbul İl Başkanı Başkanı Berhan Şimşek de, bir bakanın ağzından çıkacak sözlere dikkat etmesi gerektiğini ifade ederek, 'Arif Sağ'ın bir bakan tarafından böyle bir muhataplaşma, 'bizim tarafımızda değil' gibi ifadelerini ciddiyetle kınıyorum' dedi.

SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİNDEN

Arif Sağ, Şişli Cumhuriyet Başsavcılığına vereceği dilekçede, Faruk Çelik'in, hükümetin kamuoyuna 'Alevi açılımı' olarak sunduğu çalışmalar çerçevesinde yürütülen Alevi çalıştayına, CHP'nin yetkili kurulları ve genel başkanının bilgisi dahilinde katıldığına dair açıklamalarıyla ilgili basına verdiği demeçlerde gerçeği çarpıtarak hakkında 'ajan' ve 'Arif Sağ Alevilere ihanet etti' şeklinde ifadeler kullandığını kaydetti.

'Benim gibi milyonlarca Alevi'yi yakından ilgilendiren Alevi çalıştayına katılmış olmam ve milyonlarca Alevi'nin desteğini alan CHP'ye bu toplantılarla ilgili bilgi veriyor olmamın ajanlık olarak değerlendirilmesinin akıl ve mantıkla açıklanabilir bir yanı olmadığı gibi bu açıklamalar Bakan Faruk Çelik'in ve mensubu bulunduğu AKP'nin Alevi açılımı konusundaki samimiyetsizliğini ortaya koyması bakımından dikkat çekicidir' diyen Sağ, dilekçesinde şu görüşlere yer verdi:

'Faruk Çelik'in şahsıma yönelik olarak kullanmış olduğu 'ajan' ve 'Arif Sağ Alevilere ihanet etti' şeklindeki ifadeler şeref ve haysiyetime, kişilik haklarıma saldırı niteliği taşıdığı gibi, ceza hukuku bağlamında da hakaret suçunu oluşturmaktadır. Aynı zamanda şüpheli Faruk Çelik'in şahsımla ilgili suç teşkil eden bu açıklamaları, Zaman gazetesinin 20 Eylül tarihli nüshasında ve internet sitesinde 'Arif Sağ ajan çıktı', 'Arif Sağ Alevilere ihanet ediyor' başlıklarıyla verilen bu yayınlarda şüpheli Faruk Çelik'in beyanlarına ilave olarak yine hakaret niteliğinde yorum ve değerlendirmelerde bulunulmuştur. Dolayısıyla Zaman gazetesinin sorumlu yazı işleri müdürü olan diğer şüpheliler şahsıma yönelik hakaret suçuna iştirak etmişlerdir. Sonuç olarak, şüphelilerin kişilik haklarımı rencide etmeye, kamuoyu önündeki saygınlığımı zedelemeye dönük ve hakaret suçu oluşturan açıklama ve yayınları nedeniyle haklarında gerekli soruşturmanın yürütülmesini ve neticede cezalandırılmalarını talep ediyorum.'

Devlet Bakanı Faruk Çelik'in Arif Sağ hakkında 3 gün önce verdiği demeç şöyleydi:

Alevilerin 1000 yıllık tarihi süreçten kaynaklanan korkuları yenmeleri için çalışma başlatan biziz. Biz tam tersine bu korkuları ortadan kaldırmak için yola çıktık. Dostluğu ve kaynaşmayı yaratmak için çalıştaylar yaptık.

- Anadolu’da inancını yaşayan dedelerden sözetmiyorum, sözde dedeler açılımı engelliyor. Başbakan’ın sözleri yanlış anlaşıldı. Sözde dedeler, yargıyı tanzim etmeye çalışırsa, bunu ön plana çıkarıyorlarsa, son derece yanlıştır. Bir müftünün yargıyı tanzim etmeye çalışması ne kadar yanlışsa, bu da o kadar yanlıştır. Başbakan bunu söyledi.

ARİF SAĞ TABANA İHANET ETTİ

- Alevi taban, başlattığımız sürece, samimiyetle katılmıştır. Onlar bizim samimiyetimize yürekten inanıyor. Ama Alevi önder olarak öne çıkan birtakım kişiler, süreci baltalıyor. Arif Sağ’ın, ‘Ben o toplantılara bir partinin ajanı olarak katıldım’ sözleri talihsizliktir. Sağ, eğer o sözleri söylediyse, o sözlerle kendi tabanına ihanet etmiştir. Orada ortaya konulan samimiyete, içtenliğe saygısızlıktır. Sürece ihanettir. Yenilir yutulur türden değil.

- Alevi tabanda değil de tavanda, tepede sorun var. Bir garip tavır içindeler. Aleviler adına referandumda ‘hayır’ açıklamaları yapmak da yanlıştı. Bakkallar Derneği görüşünü açıklar. Ama sen yapamazsın. Bırak vatandaşlar hür iradelerini kullansınlar.30 EYLÜL 2010/MİLLİYET