Kendisinin sakallı, eşinin başörtülü fotoğrafı ile yaptığı Akıllı Kart başvurusuna olumsuz yanıt alan emekli astsubay Fahri Zendel, Meclis Dilekçe Komisyonu’na başvurdu. Eşi başörtülü, kendisi sakallı olduğu için emeklilik kimlik kartının TSK tarafından kendisine verilmediğini anlatan Zendel, “mağduriyetinin giderilmesini” talep etti. TBMM Dilekçe Komisyonu, Zendel’in talebini Milli Savunma Bakanlığı’na iletti. Bakanlık, Meclis’e gönderdiği cevap yazısında, “Zendel’in itirazı üzerine talebinin tekrar incelendiğini, Zendel ve eşine, TSK akıllı kartının gönderildiğini” bildirdi.

“Sakallısın kart alamazsın”

TSK’nın sakal ve başörtüsü konusundaki adımı, İzmit’te yaşan emekli astsubay Zendel’in TBMM Dilekçe Komisyonu’na verdiği dilekçesi sonucu gerçekleşti. Zendel, Komisyona yaptığı başvuruda, kendisinin fotoğrafının sakallı, eşinin fotoğrafının da başörtülü olması nedeniyle TSK tarafından Akıllı Kart verilmediğini iddia etti. Zendel dilekçesinde, “Silahlı Kuvvetler’e akıllı kart alabilmek için başvurdum. Başvurumdan bir süre sonra bir asker telefonla beni arayarak, sakallı olduğum için kart talebimin olumsuz sonuçlandığını söyledi. Akıllı kart almak benim hakkım. Benim Silahlı Kuvvetler’de çalıştığım yıllar yok sayılıyor. Bu kanunsuz uygulamanın incelenmesini istiyorum” dedi. Zendel’in dilekçesi Komisyon tarafından Milli Savunma Bakanlığı’na iletildi. Dilekçe üzerine inceleme başlatan Milli Savunma Bakanlığı, cevap yazısını geçtiğimiz günlerde Meclis’e gönderdi. Zendel’in kendisi ve eşi için yapmış olduğu TSK akıllı kart talebinin orduevleri, askeri gazinolar, sosyal tesisler yönetmeliği ile Türk Silahlı Kuvvetleri Kimlik Kartı Yönergesi esasları kapsamında tekrar incelendiği belirtilen cevap yazısında, “Zendel’in TSK akıllı kart talebinin uygun görülerek, bastırılan kartların kendisine ve eşine teslim edilmek üzere ilgili askerlik şubesine gönderildiğini” bildirdi.

Akıllı kart

TSK, kimlik, elektronik cüzdan, sağlık kartı ve elektronik imza gibi birçok işlevi tek kartta topladı. Akıllı kartlarını Cenevre sözleşmelerine uyumlu ve merkezi olarak üreten TSK, kartları görevdeki ve emekli personel ile bunların hak sahibi aile fertlerine dağıtıyor. Taklit edilemeyen kartlar, mikro işlemcileri ve görsel özellikleri bakımından en üst düzeyde güvenlik sağlıyor. Kartların işlevi ve dağıtım sayısı bakımından proje, dünya orduları arasında en büyük projeler arasında yer aldı. Sistem, Türkiye’de yakın gelecekte yaygın kullanım alanı bulacak e-imza, kimlik ve sağlık kartı gibi uygulamalar için de bir ilk. Kartlar aynı zamanda garnizonlara serbest giriş çıkış için veriliyor. Emekli subay, astsubaylar ile hak sahibi yakınlarına TSK Akıllı Kartı verilmesine ise 2007 yılı Kasım’ında başlandı.

“Normalleşmeyi gördüm başvurdum”

VATAN’ın sorularını yanıtlayan Fahri Zendel, TSK’ya 28 buçuk yıl hizmet verdiğini belirterek, şöyle konuştu:

“70 yaşındayım. En son Ardahan’da görev yaptım. 28 buçuk yıl TSK’ya hizmet verdim. Silahlı Kuvvetler’deki değişimi görünce, Şubat ayı sonunda eşim ve kendim için akıllı kart başvurusu yaptım. Benim fotoğrafım sakallı, eşimin fotoğrafı ise başörtülüydü. Dört ay sonra cevap geldi. Bana ve eşime akıllı kart veremeyeceklerini söylediler. Ama ben geri adım atmadım. Türkiye Cumhuriyetinin bir vatandaşı olarak Meclis’te hakkımı aradım. Onların girişimiyle de bakanlık, bize akıllı kart verilmesini sağladı. Şu an kartlarımızı aldık” dedi.

Akıllı kartlarının yeni ellerine geçtiğini belirten Zendel, “Eşim rahatsız olduğu için henüz kartlarımızla Silahlı Kuvvetler’in bir sosyal tesisine gidemedik. Önceden şehir dışına gittiğimiz zaman polis veya öğretmenevinde kalıyorduk. Ama esas kurumumuzun tesislerinde konaklayamıyorduk. Şu an kartlar elimizde, ama bizi alıp almayacakları konusunda şüpheliyim” diye konuştu.

Sıkı takip edilmiyor

TSK, Genelkurmay eski Başkanlarından Org. İlker Başbuğ döneminde, uygulamada büyük sıkıntılar yaratan askeri gazino, orduevi ve askeri tesislere sakallı giriş yasağını yumuşatmak için çözüm arayışına girmişti. Bu çalışma çerçevesinde, sakallı olduğu ve kılık kıyafetleri nedeniyle vatandaşlara karşı çok katı uygulanan yasaklar, daha hoşgörülü bir tutumla değiştirilmesi amaçlandı.

Bakan, milletvekili, emekli general, amiral, subay, şehit babası, yakını da olsa sakallılar askeri gazino, orduevi ve askeri tesislere alınmıyor. Ancak, askeri hastanelere girişte sakallı, türbanlı da olsa kısıtlama en aza indirilmiş bulunuyor. GATA’ya girişte, daha önce sıkı izlenen ve dini sembol olarak görülen türban, eskiden olduğu kadar sıkı takip edilmiyor.