Müzenin kayıt sistemini işletmekte sorun yaşandığını belirten Günay, yeni bir kayıt sistemi kurduklarını, bu defterlerin noter tasdikli olduğunu belirtti. Bakan Günay, "1980'lerde bu sistem kurulmuş olsaydı, bugün bu sorunları yaşamazdık" dedi.

"(Eksi, artı )100 civarında tartışmalı eser var" diyen Günay, "2 eserle ilgili önemli bir kuşku var. Bilimsel komisyonun nihai raporunu bekliyoruz. Ancak sergide kuşkulanılan başka eser yok" dedi.

"Yeni bir sorun değil"

CnnTürk'ün haberine göre Günay, "1980 ortalarından 2000 başlarına kadar denetim raporları var elimde. Müze 1980'de kurulmuş. 12 Eylül'den önce 1980'in başında müze açılınca çeşitli kurumlardaki sergilerin buraya devredilmesi Başbakanlık talimatıyla istenilmiş ama bir kısmı gelmiş, bir kısmı eksik gelmiş, kayda geçmemiş, reprodüksiyolar gelmiş..." diye konuştu.

Gelen bazı orijinal eserlerin çeşitli kurumlara 'makamları renklendirmek için' gönderildiğini belirten Ertuğrul Günay,"Müze 1980 Nisanı'nda da açılmış ve daha sonra 12 Eylül darbesi olmuş. Bu müzede geçmişten beri sorun var. Yeni bir sorun değil bu" dedi.

Müzenin 2000-2006 yılları arasında 6 yıl kapalı kaldığını ve 2007 başında başlayan restorasyonun ardından, çalışmaların tamamlanarak 2008'de yeniden açıldığını söyleyen Bakan Günay, daha önce yapılan denetimlerde müfettiş raporunun, 'eskiden kaybolmuş olanların dışındakiler yerinde' şeklinde olduğunu ifade etti.

"Yaşanan üç olay var"

Günay, "2008 de yeni bir denetim başlattık. O hala sürüyor. 2009'un Ağustosu'nda 3 kişilik yeni başmüfettiş heyeti görevlendirildi. Yani bizim ekibimiz buradaki eserlerin kayıp olup olmadığı konusunda titiz bir çalışma yapıyorlar. Son yıllarda yaşanan 3 olay var: Restorasyon sürerken 2007 sonunda bahçeden, sanat değeri yüksek olan ya da öğrencilere ait olduğu varsayılan iki obje çalınmıştı. Bir diğeri de 2009 başında 3 tablo İstanbul'da satılmaya kalktı. İhbar üzerine soruşturma yapıldı ve tablolar bulundu. İçeriden kuşkulanılan elamanın da işine son verildi. 2007'deki sayımda var olduğu ve sonra fotokopi olduğu söylenen kara kalem çalışmaları var. 2008'de bunların orijinal olduğu iddia edilmişti. Ancak komisyon bunların orijinal olmadığını belirledi ve Emniyet'e intikal ettirdi" dedi.

'Hırsızlık tartışması'yla başlayan duyarlılığa teşekkür ettiğini de belirten Günay, "Ama bu iyi niyet üzerinden sürdürülmeli. 2000'den bu yana ilk kez böyle birşey oldu. Doğru bilgilere göre duyarlı olalım ki burada çalışan ve buraları yenilemeye çalışanların da hevesini kırmayalım" dedi.

Günay, konunun 'sanki Ankara Resim Heykel Müzesi'nde eserlerin birdenbire çalınmış olduğu şeklinde' yansıtıldığını, bunun da bir ifade talihsizliği olduğunu söyledi ve "En küçük ihmali gördüğümde, teftişe ve yargıya yolluyorum. Benim için önemli olan devletin kültür varlıklarının korunmasıdır. Sorumlu hapse de girebilir, kılım kıpırdamaz" diye konuştu.

Müzede hırsızlık tartışmaları

2009 Sayım Komisyonu'nun müze deposunda yaptığı çalışma sırasında Hoca Ali Rıza'ya ait olduğu tespit edilen karakalem eskizlerinin 13 tanesinin durumundan şüphelenilip, sahte olduğuna karar verildi. Ayrıca 5 adet karton paspartunun da boş olduğu Komisyon tarafından belirlendi.
 
Bakanlık Teftiş Kurulu ve Emniyet yetkililerine bilgi verdi, soruşturma devam ediyor.(HÜRRİYET)