Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
40,7849
EURO
47,6429
IMKB
10.859,000
ALTIN
4.390,050
 
Hava Durumu ANKARA
21 / 35 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
BAYKAL, BAŞBAKAN ADINA AZERİLERDEN ÖZÜR DİLEDİ
BAYKAL, BAŞBAKAN ADINA AZERİLERDEN ÖZÜR DİLEDİ
 
CHP Genel Başkanı Baykal, AKP iktidarının yürüttüğü “yanlış” politika nedeniyle Azerbaycan ile ilişkilerin bozulduğunu ifade ederek, “Cumhurbaşkanı’nın Azerbaycan’a gitmesi lazım. Ortadoğu şeyhliklerine gösterdiğimiz ilgiyi Azerilere de gösterelim. Niye onlara göstermiyoruz? Bu bizim görevimiz değil mi? Bu suçlayıcı, karalayıcı fitne diye başlayan suçlamalar Türkiye Başbakanına yakışmıyor ve Azerbaycanlılardan başbakanın bu sözü için özür diliyorum” dedi.
 
29.4.2009 - 07:35

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin Grup Toplantısı’nda Türkiye’nin gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Baykal, konuşmasının başında İstanbul’da dün yaşanan çatışmanın üzüntüsü içinde olduğunu belirterek hayatını kaybedenlere rahmet yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifa diledi.

Baykal, temel sorunların daha olumlu bir yönde, Türkiye’yi rahatlatacak istikamette geliştiğini söyleyemediğini ifade ederek, “Sorun ve çözümler biliniyor ve düşüncelerimizi uzun süredir Türkiye ve iktidarla paylaşıyoruz. Ama bu sorunlar etrafında atılması gereken adımlar atılmıyor ve sorunlar çoğalıyor. Bu nedenle sıkıntılı bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz” dedi. ABD Başkanı Obama, Türkiye-Ermenistan yol haritası, Türkiye’yi yakından ilgilendiren önemli gelişmeler olduğuna değinen Baykal, ekonomik nedenlere ilişkin sorun ve sıkıntıların da artarak devam ettiğini vurguladı. Ekonomik sorunların idare edilmek istendiğine işaret eden Baykal, “Ekonomi kendi kurallarını işletiyor ve Türkiye daha vahim duruma sürükleniyor” dedi.

Deniz Feneri ile ilgili Adalet Bakanı’nın “hiçbir şekilde kabul edilemez” görüntü içinde olduğunun ortaya çıktığının diye getiren Baykal, “Temel gerçekleri kamuoyundan saklayan bir tablo sergiledi ve konu ciddiyeti daha da arttı. Tercüme edilerek gönderilen dosyaları Türkiye aylardır tercüme edilmesi bekleniyor. Kamuoyu aldatıldı bunun hesabı mutlaka sorulmalı” dedi.

-“OBAMA’NIN KONUŞMASI TÜRKİYE’NİN DIŞ POLİTİKA SIKINTILARI ORTAYA ÇIKTI”-
ABD Başkanı Obama’yı “ABD Cumhurbaşkanı” olarak nitelendiren CHP Lideri Baykal, “ABD Cumhurbaşkanı Obama, 24 Nisan konuşma yaptı. O sıralarda Türkiye, Ermenistan’la birlikte yol haritası açıklamasında bulundu ve bu konu Türkiye’nin dış politikasında kendisini gösteren temel sıkıntının ortaya çıkmasına yardımcı oldu. AKP iktidarı iş başına geldiğinden beri bir yürüttüğü dış politika anlayışı; yabancı ülkelerin desteği anlayışı ve himayesi altında götürülüyor. Böyle bir süreç yıllarca geçildi ve bu politikanın somut ve ağır sonuçları ortaya çıktı. Bu sonuçlar gizlenemez, saklanamaz noktaya geldi. Herkes ‘ne oluyoruz, neden bu noktalara geldik’ soruları sormaya başladı” dedi. 24 Nisan’ın “çok önemli bir dayanak” oluşturduğunu ifade kaydeden Baykal, söz konusu açıklamanın ABD’nin dış politikasının gerçeğini ortaya koyduğunu savundu. Baykal, şunları söyledi:
NATO genel sekreter seçimi konusunda yaşananlar bu politikanın nasıl etkili olduğunu ortaya koymuştur. Şimdi ele alınmakta olan konu gerçekten gözden kaçırılamayacak bir konudur.

Obama, 24 Nisan’da bir konuşma yaptı ve konuşması siyasi telaş yaratan sürecin sonunda yapıldı. Sayın ABD Cumhurbaşkanı, Ermenistan’ın 1915 ile ilgili yorumunu, birebir Ermenistan ve diasporanın yorumunu aynen benimsediğini ortaya koyan bir anlayışla yapılmıştır. Yani Ermenistan’ın 1915 yorumu, birebir ABD Cumhurbaşkanı tarafından sahiplenilmiştir. Yorum ve terminoloji sahiplenilmiştir. Bu konuda olayların hemen arkasında itibaren kullanana nitelenen ve ifade, ibare, deyim; Sayın Obama tarafından benimsenmiş ve 2 kere tekrar edilmiştir. Bu açıklamada; 1915 olaylarının öteki boyutu görmezlikten gelindi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan Müslüman, Türk kökenli, Kürt kökenli insanların haksız yere öldürüldüğü gözden kaçırılmış ve denge kurma çabası bir yana atılmıştır. Ermeni terminolojisi aynen kabul edildi ve rakam verilerek 1.5 milyon denilmiştir. Çok ciddi bir olaydır. Nerden çıktı bu rakam. Diasporanın terminolojisi ABD Cumhurbaşkanı tarafından söylenebilir mi? Daha ciddi bakılması gerekmiyor muydu? Sayın Obama, aslında soykırım görüşünü ifade etmiştir. Bu konuda ‘görüşüm değişmemiştir’ dedi. Seçim kampanyasında 5 kez soykırım dedi. Ermenice kullanılan standart ifadeyi kullandı ve 1.5 milyon dedi. Bunu da Türkiye ziyaretinden hemen sonra demiştir. Türkiye’yi anlayacağı umudu verdikten sonra bu açıklamayı yaptı.”
-“CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN, OBAMA’YA GERÇEKLERİ ANLATMADI MI?”-
Obama’nın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinden söz konusu açıklamayı yaptığına işaret eden Baykal, “Başbakan ve Cumhurbaşkanı, acaba konuyla ilgili gerçekleri anlatmadılar mı? Bu konunun Türkiye tarafından nasıl görüldüğünü dayanakları ile ortaya koymadılar mı? Böyle bir açıklamanın Türkiye ABD ilişkilerine zarar vereceği ile ilgili kaygıyı ABD Cumhurbaşkanına söylenmediği anlaşılıyor” dedi.

Omaba’ya Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’ın konuyu kapsamlı bir şekilde anlatma fırsatı bulmamaları halinde ABD’li Profesör Justin Mccarty’nin kitaplarını Obama’ya verilebileceğine işaret eden Baykal, Maccartiy’nin kitabında soykırım olmadığını açıkça ortaya koyduğunu anlattı. ABD’li 74 saygın tarihçinin söz konusu olayın soykırım olmadığına yönelik kararının da Obama’ya verilebileceğini anlatan Baykal, söz konusu saygın tarihçilerin tehdit edildiğini de anımsatarak, Obama’ya bu durumun belirtilebileceğine işaret etti.

-“YARGISIZ HÜKÜM ALLAH’A MAHSUSTUR”-
Hiç kimsenin yetkili bir mahkeme kararı olmadan suçlu kabul edilme şansı olmadığını ve Türkiye’ye yönelik soykırım iddialarının hiçbir mahkeme tarafından ortaya konulmadığına değinen Baykal, “Siyaseten hukuki yargıda bulunuyor ve hüküm veriyorsunuz. Her ciddi siyasetçinin bu konuda bir duyarlılıkta bulunmasın ihtiyaç vardır. BM Genel Kurulunda oy birliği ile bir sözleşmeyi kabul ederek bu tartışma karşısında ne yapılması gerektiği bir çerçeveye oturtuldu. BM, soykırımı tarif etti ve nasıl tescil edileceğini ortaya koydu. Yetkili mahkeme kararı dedi. Bunun nasıl işletileceği de kurallara bağlandı. Bu konuda ne yapılması gerektiği açık bir şekilde bellidir. Böyle bir ithamda bulunması hukukun temel ilkelerine, Manga Karta’dan beri hukukun temel ilkelerine aykırıdır. Yargısız hüküm vermek Allah’a mahsustur” dedi.

-“DIŞ POLİTİKA ZAFİYETİ”-
Söz konusu tablo karşısında Türkiye’nin takındığı tavrın üzüntü verici olduğunu söyleyen Baykal, “Maalesef Türkiye, ne bu konuşmadan önce, ne de hemen sonra bu konuya nasıl yaklaştığını etkili, kararlı, inandırıcı bir şekilde anlatmayı başaramadı. Bu dış politika zafiyeti olarak gözüktü. Obama geldikten sonra tüm ABD Başkanlarının yaptığının tüm ilerisinde soykırım yapmış olma ithamında bulundu. Başbakan’da kararsız bir çizgide takıldı” dedi. Obama’nın açıklamasının Türkiye ile Ermenistan arasındaki görüşmelerin hangi noktada olduğuna yönelik açıklamanın hemen ardından yapıldığına işaret eden Baykal, “ABD’nin 1915 olayları ile görüşünü bildirmesinin ilerisinde oldu. Gece 24.00’te ‘yol haritasında mutabakat sağladık, gerekeni yapacağız’ açıklamasında sonra Obama bu açıklamayı yaptı. Bu, olayı daha da vahim kılıyor. Onaylanmış olduğu ortaya çıktı. Bu tabi bu iki konuyu birbirine bağlamış olduğun gösterir. Türkiye’nin tutumu, soykırım demelerini önlemek için yapmak gereken bir şey olduğunu ve bunun Ermenistan’ı mutlu etmek olduğun içimize sindirdiğimizi gösteriyor. Ermenistan, ‘yol haritası çerçevesinde Türkiye ile Karabağ sorunun konuşuyor olmam söz konusu değildir’ dedi. ‘Türkiye bu işin muhatabı değildir’ diyor. Biz ise Obama’nın konuşmasının Ermenistan Türkiye için olacağını düşünerek etkilemeye çalışıyoruz, onu da başaramıyoruz ve en ağır konuşma oluyor. Takındığımız tavır önce ve sonrasında maalesef yanlış oldu” diye konuştu.

-“BAŞBAKAN ADINA AZERBAYCAN’DAN BEN ÖZÜR DİLİYORUM”-
Türkiye’nin tutumunun Türkiye’nin Azerbaycan’la ilişkilerini bozacak noktaya getirdiğine değinen Baykal, söz konusu “tutum” sonrasında Ermenistan ile ilişkilerin düzelmediğini, “soykırım” konusunda ABD’nin bakış açısının değişmediğini, ancak Azerbaycan ile ilişkilerin bozulma noktasına geldiğini söyledi. Baykal, “Başbakan, bu tepki karşısında kızgın, emredici bir üslup içine girdi. Gayet anlaşılması gereken küskünlük içine girdi Azerbaycan. Bunda anlaşılmayacak bir şey yok. Azeri milletvekillerine fitne unsuru demek Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına yakışmaz. Çok üzüntü vericidir. Yani bunu anlamak ve bu duyguya saygı göstermek lazım. Ve bunu telafi etmek gereklidir. Cumhurbaşkanı’nın Azerbaycan’a gitmesi lazım. Ortadoğu şeyhliklerine gösterdiğimiz ilgiyi Azerilere de gösterelim. Niye onlara göstermiyoruz? Bu bizim görevimiz değil mi? Bu suçlayıcı, karalayıcı fitne diye başlayan suçlamalar Türkiye Başbakanına yakışmıyor ve Azerbaycanlılardan başbakanın bu sözü için özür diliyorum” dedi.

Azeri milletvekillerinin herhangi bir fitne içinde olmadığını bildiklerinin altını çizen Baykal, “AKP, ve Tayyip Erdoğan bugün var yarın yok, geçicidir bunu biliyoruz. Türkiye ve Azerbaycan dostluğu ise ebedi ve kalıcıdır. Bunu unutmamalıdırlar. Bugünkü iktidara kızıp yorganı yakmayalım. Türk-Azeri dostluğu bu bölgenin en temel dostluğudur. Bugünlerin geçeceği hesaba katılmalı ve bu anlayış içinde duygu ve düşünceler ifade edilmeli. Türk-Azeri dostluğuna zarar vermemek gerektiğini Azeri ve Türklerin bilmesi gerekir” dedi.

-“İKTİDAR NE ZAMAN MASAYA OTURSA CEPLERİ BOŞ KALKIYOR”-

Ermenistan ile yol haritasının ortaya konulduğunu, Ermenistan’ın ise Karabağ sorununu konuşmadıklarını açıkladığını anımsatan Baykal, Başbakan Erdoğan’ın ise sağlam bilgi almadan açıklamalarda bulunduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan’ın 2005’te Ermenistan’a bir mektup yazdığını ve ortak tarih komisyonu kurulmasını önerdiği mektuba cevap alamadığını söylediğini kaydeden Baykal, “Doğrudur. Türkiye 2005’te bu başvuruyu yaptı. 13 Nisan’da TBMM’de görüşme yapıldı ve ortak karar alındı. O zamanki cumhurbaşkanına bahsettiği mektubu yazıp gönderdi. Ama bu mektuba 25 Nisan’da cevap geldi. Başbakana, ‘Tarih komisyonunu öneriyorsunuz. Sizi anlıyorum ama tarih bizim yarınki ilişkilerimizin şartı olmamalı ve biz ilişkilerimiz geliştirelim’ demişti. Bu cevap doğrultusunda Türk –Ermeni ilişkileri bugün ilerliyor. Gelişmeler o doğrultuda gitmeye başladı” dedi.

Baykal, dış politika konusunda iktidarın zafiyet içinde olduğunu savunarak, “Genel hüküm vermem gerekirse; AKP iktidarı ne zaman masaya otursa, masadan kalktığında cebi boşalmış oluyor. Kazan-kazan diyoruz, kaybet-kazan oluyor. Ne yazık ki kaybeden de Türkiye oluyor. Ermenistan ile anlaştık ne kazandın? Obama açıklamasını kazandık, felaketi kazandık. Azerbaycan da bir şey kazanmadı, onlarla dostluğu kaybettik” dedi. Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen'in NATO Genel Sekreterliği konusunda da bazı sözlerin alındığını ve yine “kaybedildiğini” ifade eden Baykal, Fransa’nın NATO’ya geri dönmesi konusunda da aynı durumun yaşandığını ifade etti.

-“KIBRIS’A DİKKAT”-

2004 yılında Brüksel’de zirve toplantısına Türkiye’nin de davet edildiğini ve masadan Kıbrıs’ın AB’nin ön şartı olmasının kabul edildiğini söyleyen Baykal, “Şimdi de öyle anlaşılıyor ki sıra Kıbrıs’a geldi. Kıbrıs’ta seçim oldu ve muhalefet iktidara geldi. Demokratik seçim oldu. Bu güzel manzara. İktidara gelen parti genel başkanı daha önce başbakanlık yapan değerli bir insan. Derviş Eroğlu zaferini ilan ettikten sonra müzakerelere devam edeceğini söylemiş, Talat’ı desteklemeğini söylemiş ve Türkiye ile eş güdüm içinde çalışacağını söylemiş. Ama bu nokta Başbakan ve ardına Cumhurbaşkanı çok ağır ifadelerle Eroğlu’na yönelik ağır değerlendirmeler kullanıldığına tanık olduk. Yakışıyor mu? Niye çağırıp, anlayışınızı ve onun anlayışını ortaya koymuyorsunuz. Niçin temel stratejik bakış açısını birlikte değerlendirmiyorsunuz. Ankara’dan, uzaktan kumanda ile ağır ithamlarda bulunmak başbakan ve cumhurbaşkanına uygun düşmüyor. Bu üslup ile ortada bir çatlak var görüntüsü ortaya döküldü. Böyle diplomasi anlayışı olur mu? Monşer deyip küçümsüyorsunuz, sonra da böyle yanlışa gidiyorsunuz” dedi.

Kıbrıs konusunda müzakerelerde iki farlı anlayışın olduğunu ifade eden Baykal, Güney Kıbrıs’ın bakış açısına göre bir birleşme halinde Annan Planı’ndan daha da geriye gidilmiş olacağını söyledi. Baykal, “Çok vahim bir tablodur. AB ilişkileri, Ermenistan’la ilişkilerin geldiği noktayı gördük. Şimdi de Kıbrıs’a ‘dikkat’ diyorum. Kıbrıs’la ilişkilerde ciddi yenilgi olabilir. Dikkat çekmek istiyorum. AKP’nin dış politika anlayışının, ‘bir verirlerse bir iki veririz’ anlayışının sonucudur. Dirençli, tutarlı olmak lazımdır. Biz onun bunun yönlendirmesine teslim olarak ona buna yaranmanın iyi olacağını sanarak kendimizi aldattık ve ağır sonuçlarını maalesef görmeye başladık” dedi.

-“BAŞBAKAN, CHP’NİN REÇETESİNİ BİR YIL SONRA UYGULAMAYA KOYDU”-

Türkiye’de ekonomideki gelişmelerin de büyük önem kazanmaya devam ettiğini kaydeden Baykal, 2008 yılının Eylül ayında önerdikleri “krizle önlem” taleplerinin daha yeni yeni gündeme alındığını söyledi. “Kriz teğet geçti” sözüne yönelik olarak üç bakanın çıkarak “Türkiye küçülüyor” dediğinin anımsatan Baykal, “3.6 küçüldü dedik. İMF, yok yüzde 5.1 küçülme oldu dedi. Biz bunu Eylül’de söylemişiz. CHP bunu söyleyeli bir yıla yakın süre oluyor. Reçetenin uygulamasına bir yıl gecikiyorsun ve ortayla çıkan iyi sonuçları değerlendiremiyorsun” dedi. CHP olarak yaptıkları önerilere değinin Baykal, “Çok geç, yavaş. Anında reçeteyi uygulayacaksın. Çok geç olarak CHP’nin reçetesine sahip çıkıyorsun, ama yararlanamıyorsun” dedi.

Başbakanın halen krizin olmadığını savunduğunu belirten Baykal, Ereğli Demir-Çelik fabrikasında 1400 kişinin işten çıkarılmasının gündeme geldiğini, işveren ve işçi anlaşması ile işçilerin maaşlarında yüzde 35 indirime gidildiğini anlattı. Baykal,, “Kriz var mı, yok mu? İşçilere sorsun bakalım, teğet geçti mi, geçmedi mi?” dedi.

Baykal, Anadolu’da sık sık dolaştıklarını ve 4C sorununun bir kez daha çok önemli bir konu olarak ortaya çıktığını belirterek, özelleştirme nedeniyle 15 bin kişinin 4C statüsünde çalışmak durumunda kalarak birçok haktan mahrum kaldığını söyledi. Baykal, “15 bin kadar kişi. Bu insanları 4C prangasından, mahkumiyetinden kurtarmak lazım” dedi.

-“ADALET BAKANI 70 MİLYONU KANDIRDI, İSTİFA ETMELİ”-
Deniz Feneri eV konusunda gelişmeleri takip ettiklerini ve sonucu beklediklerini kaydeden Baykal, Deniz Feneri eV ile ilgili yayın yasağının getirildiğini anımsattı. Ergenekon konusunda bir yayın yasağı olmadığını kaydeden Baykal, “Bu ne biçim adalet ve adil uygulama. On binlerce insan dinleniyor. 70 bin kişi dinleniyor dediler. Sanki bu memnuniyet verici bir olay diye gösteriliyor. 70 milyonu dinleyebilecek altyapı kurmuşsun ve Başbakanın kullanımına vermişsiniz ve insanların şerefini çiğnemek için kullanıyorsunuz. Ondan sonra da hak, hukuk, adalet ve hukuka güven diyoruz” dedi.

Deniz Feneri eV dosyasının aylarca beklendiğini dosyayı CHP’nin getirdiğini anımsatan Baykal sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geldi dediler, ‘tercüme ediyoruz’ dediler. Almanya’da Frankfurt mahkemesi basın sözcüsü çok açık şekilde ifade ediyor. ‘Tek dosya var, Türkçe yolladık’. Almanya’da bu dava Türklerin yargılandığı dava. O kanıtları kendi dillerinden verme zorunluluğu var ve onu yerine getirmişler. O tercüme edilmiş metni göndermişler. Türkiye şimdi aylardır neyi bekliyordu? tercüme edilmesini bekliyordu. Bunu kim söylüyordu? Adalet Bakanı. Böyle manzara olur mu arkadaşlar. Şaka gibi. Derhal o Adalet Bakanının oradan ayrılması lazım. Derhal. 70 milyonu aldatmaya çalışacaksınız. Türkiye’ye yakışmıyor arkadaşlar, böyle olamaz. Siz, Deniz Feneri’ni himaye edeceksiniz ve koruyacaksınız diye Türk halkına nasıl yalan söyleyeceksiniz. O yalanın ardından o bakanın, Adalet Bakanı olarak dolaşması Türk halkına hakaret değil midir?. Gereği derhal yapılmalıdır. Aranan 16 kişi var. Almanya onlarla ilgili bilgi istiyor. Ortada ne yazı, ne cevap var. Bu arada ne oluyor? Aranan ve hakkında bilgi istenen kişiler İstanbul Belediyesi’nde ballı ihaleleri almaya devam ediyorlar. Bu tutarsızlık bir ciddi krizdir. Türkiye, Anayasa değiştirecekmiş, sen önce yargıya var olan saygıyı koru. Sen varolan kuralları işletmeyi başar. En temel haklar ihlal ediliyor. Deniz Feneri olayı, bu iktidar için dokunulmaz, ele alınmaz, araştırılmaz bir konudur. Neden bu kadar korkuyorlar anlamıyorum. Altından ne çıkacak? Almanya’da yargılanmış bir konuyu kendi ülkesinde yargılamaktan kaçınması hiçbir şekilde kabul edilebilir değildir.”
Baykal, konuşmasını “Türkiye’ye sahip çıkmaya devam ediyoruz” diyerek bitirdi.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


DSP'DE KILIÇLAR ÇEKİLDİ

BAYKAL. GANDHİ KEMAL'İ YANINDAN AYIRMIYOR

BAYKAL, ŞU ARALAR EN ÇOK HANGİ ŞARKIYI DİNLİYOR?
»  DSP'DE MASUM TÜRKER DE BAŞKAN ADAYI OLDU
»  DSP, YENİ BAŞKANINI 17 MAYIS'TA SEÇECEK
»  ECEVİT'E OYUN OYNAMADIK!
»  ŞENER'DEN SARAN'A 'BİZE KATIL' TEKLİFİ!
»  BAHÇELİ'DEN AKP'YE ÇOK AĞIR ELEŞTİRİLER
»  RAHŞAN ECEVİT'TEN DSP YÖNETİMİNE VERYANSIN
»  40 İSİMLE PARTİ STARTI
»  "PARTİMİZDE LİDERLİK SORUNU YOKTUR"
»  DSP BAŞARAN'A EMANET
»  YALÇIN TOPÇU, BBP'NİN GEÇİCİ GENEL BAŞKANI
»  HASTA ERBAKAN,HOCA TURP GİBİ SİYASETE DÖNDÜ!
»  DSP"NİN 80 TRİLYONDAN 29 TRİLYON'U KALMIŞ
»  BBP KURULTAY KARARI ALIYOR
»  ERBAKAN'DAN AKP'LİLERE 'YUVAYA DÖNÜN' ÇAĞRISI
»  CHP'Lİ BELEDİYE BAŞKANLARI TOPLANIYOR
»  SAADET'TE CHE GUEVARA'LI KATILIM
»  AKP'DE OPERASYON SENARYOLARI
»  MHP'DEN KORAY AYDIN'IN İDDİALARINA JET YANIT
»  SON DAKİKA: BAŞBAKAN BAKANLARI EVİNE ÇAĞIRDI
»  KORAY AYDIN'DAN ŞOK BAHÇELİ İDDİASI
»  KILIÇDAROĞLU RAPORUNU VERDİ: CHP'DE DEĞİŞİM ŞART
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.