Baykal, bu ziyaret sırasında, gazetecilerin, Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın cemaatleri konu alan "Haliç'te yaşayan Simonlar Dün Devlet Bugün Cemaat" adlı kitabıyla ilgili değerlendirmesini istemesi üzerine, şunları söyledi:
"Hem ortaya koyduğu bu tablo, yaptığı teşhisler ve sergilediği bağlantılar, iddialar, olağanüstü önemli. Hem de bu değerlendirmelerin, teşhisin, yıllarca istihbarat örgütlerinde görev yapmış, emniyet teşkilatımızın deneyimli, sayılan, değer verilen bir mensubu, bir yöneticisi olarak, işin içindeki bir insan olarak onun tarafından yapılmış olması olağanüstü. Bu kitap çıkalı geçen süre içinde, bu tablo karşısında iktidarın sergilediği sükut çok anlamlıdır. Bu kadar önemli, büyük sonuçlar doğuracak ciddi iddialar karşısında Türkiye'de emniyet teşkilatının konumundan sorumluluk taşıyan yöneticilerin, hiçbir inandırıcı tepki ve ciddi reaksiyon gösterememiş olması, bir değerlendirme yapamamış olması, reddedememiş olması gözden kaçırılmaması gereken çok önemli bir konu. Ortaya atılan iddialar karşısında iktidarın sükutu, bu iddiaların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Bir emniyet müdürü olarak bunları söyleyen kişi, ihmal edilebilecek, görmezlikten gelinebilecek kişi değil. İddialar, duyulmamış gibi yapılacak, yok gibi davranılacak iddialar değil. Çok ciddi bir tabloyu ortaya koymuştur. Bugüne kadar pek çok çevrenin sezdiği, tahmin ettiği bir tablo, bu kitapla artık sıradan iddia olmaktan çıkmış, bir iç gözlem, bir tanıklık, bir örgütsel itiraf haline, kurumsal itiraf haline dönüşmüştür."
Baykal, gazetecilerin 'Silivri duruşmalarına gitmeyi düşünüyor musunuz?' sorusuna ise "Bu konuda söylenmesi gerekenleri sürecin başından beri hep söyledim. Ortaya attığımız iddiaların, tespitlerin doğruluğu her geçen gün ortaya çıkıyor. Maalesef o tablo, bir kanayan hukuk yarasıdır" dedi.