Türk, halkın çözüm, barış ve özgürlük istediğine, bunun yolunun ise açık olduğuna değinerek, şunları kaydetti:

''Yıllardan beri demokratik siyasette ısrar ederek, bütün haksızlıklara rağmen demokratik zeminde ısrarcı olduk. Barış ve halkların kardeşliği için bugün de bunda ısrarlıyız. Eğer biz demokratik siyasete inanmasaydık, seçimlerde aday olmazdık. Bunun çok iyi bilinmesi gerekir. Barış sağlamaya yönelik bu ısrarımızın doğru okunması ve doğru anlaşılması gerekiyor. Barışa yönelik ısrarlarımız doğru okunmazsa bunun sonu felaket olur.''

Şimdiye kadar kurdukları yedi partinin kapatıldığını ve 1994 yılında milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılarak hapishanelere gönderildiklerini anlatan Türk, ''O dönem zindanlarda yoldaşım Hatip Dicle ile bu mücadeleyi sürdürmek için birbirimize söz verdik. Hatip Dicle bugün zindanda ve milletvekilliği iptal edildi. Bugün zindanda bulunan yoldaşım Hatip Dicle ve diğer beş arkadaşımla sözleşmişiz, 'ya hep ya hiç' diyoruz'' şeklinde konuştu.

Türk, uzun yıllar yaşanan süreçten sonra bugünün, yeni fırsatların ortaya çıktığı bir dönem olduğunu belirterek, bu dönemin çok iyi okunması gerektiğini, Kürtlerin kendi yol haritalarını çizerek, taleplerini netleştirdiğini ifade etti.

Bu dönemin, Kürtlerin halklaştığı, özgürlüğü için canını vermeye hazır olduğu bir dönem olduğunu öne süren Türk, ''Ama biz kan ve gözyaşı istemiyoruz. Eğer gerçekten barış istiyorsanız, Kürt halkının bu taleplerini, bir sözleşmeye, anlaşmaya dönüştürerek kamuoyu önünde kabullendiğinizi açıkça dile getirin'' dedi.

Mitinge BDP Genel Başkanı Hamit Geylani ile BDP'li milletvekilleri katıldı.

Mitingin ardından kalabalık arasından Cumhuriyet Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçen bir grup, bir banka şubesini taşladı. Göstericiler, polisin müdahalesiyle dağıtılırken, elindeki ses bombasını Vali Konağı'na atmaya çalışan bir kadın, polisler tarafından gözaltına alındı