BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN KONUŞMASI

Suriye ile Türk haklarının et ile tırnak gibi birbirinden ayrılamayacak
iki kardeş olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Başbakan Erdoğan da
dostuluk,akrabalık gibi kelimelerin bile iki ülke halkları arasındaki
ilişkileri tanımlamakta yetersiz olduğunu dile getirdi.
Geçmişte iki ülke arasındaki bazı anlaşmazlıklar olduğunu kaydeden
Başbakan Erdoğan, iki ülke ilişkilerinde yaşanan sıkıntıların
aşılmasında katkıları olan 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Suriye
Devlet Başkanı Beşşar Esad, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye Başbakanı
Naci Itri’ye teşekkür etti.
İki ülke arasındaki sınırdaki mayınların temizlenmesi konusunda
hazırlanan yasanın TBMM’ye sevk edildiğini anlatan Başbakan Erdoğan,
mayınların temizlenmesiyle buraların bereketli topraklar haline
geleceğini söyledi.
Suriye ile başlatılan yeni dönemin hayırlı sonuçlar getireceğine
inandığını belirten Başbakan Erdoğan, son günlerde yoğun bir gündem
yaşamasına rağmen, Itri’nin davetini kıramadığını ve Şam’a geldiğini
söyledi.
İki ülkenin, kalkınmalarının birbirinden bağımsız olamayacağını ifade
eden Başbakan Erdoğan, ekonomik konulardaki işbirliğinin artması
konusunda iki ülkede de siyasi iradenin bulunduğunu kaydetti.
Türkiye ve Suriye birer refah ülkesi olacaksa, bunun birlikte olunarak
gerçekleşebileceğini anlatan Başbakan Erdoğan, tarihi ve kültürel
bağların önemine işaret etti.
Suriye’nin ve bölgenin kalkınmasına önem verdiklerini kaydeden Başbakan
Erdoğan, Suriye’nin liberalleşme çabalarını da yakından gördüklerini ve
takdir ettiklerini kaydetti.
5 yıl önce Türkiye’nin çok ciddi bir ekonomik sıkıntı içinde olduğunu
anlatan Başbakan Erdoğan, 230 milyar dolar olan gayri safi yurtiçi
hasılanın, 5 yılda 659 milyar dolara çıkarıldığını, kişi başına düşen
milli gelirin de 3 bin 300 dolardan, 9 bin 333 dolara yükseltildiğini
ifade etti. Bunun Suriye’de de gerçekleşebileceğini anlatan Başbakan
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yeter ki azimli olalım, kararlı olalım, bu işi sonuca götürürüz.
İhracatımız 36 milyar dolardı, şu anda geldiğimiz nokta 114 milyar
dolar. Demek ki, inanmak, kararlılık öyle bir şeydir ki... Bizde bir söz
var; tekeden bile süt çıkarır. Bu böyledir. Azmedeceksin, inanacaksın.
Hiç merak etmeyin. Bütün mesele budur. Ele ele, omuz omuza bu işi
çözeceğiz. Türkiye’nin seçkin iş adamlarının bu konuda bizimle birlikte
hareket etme anlayışında olduğunu biliyorum...
İş adamlarımızın bazı sıkıntılarını çözmek zaman alıyor. Ve Suriye ile
yapılan yatırımların hızının kesilmesine sebep oluyor. Bunu önünü
açarsak, bu yatırımlar hızlanır.
Bazen, şuradan bir kuruş kaybediyoruz, üç kuruş kaybediyoruz hesabını
yapmaya gerek yok. O, bir, üç, atılan tohumdur, o bize beş verecek, on
verecek, onbeş verecek. Bu, budur. Bunun hesabını iyi yapmamız lazım.
Biz ülkemizde, bana bağlı olarak yatırım Promosyon Ajansı’nı kurduk,
Niye kurduk biliyor musunuz? Bürokratik engellere takılmasınlar diye.
Dünyanın her yerinde bürokrasi bir kabus. O bürokratik oligarşi hep
çöker o ülkenin üzerine ve bütün çalışmaları engeller. Biz yöneticiler
bunun farkında bile varamayız... Bununla ben genelini kastetmiyorum.
Maalesef bu var. Onun için niye kurduk? Biz küresel sermaye ülkemize
geldiği zaman, yatırım yapacaksa, git dolaş bakanlıkları demeyelim.
Dosyanı ver, bizim elemanımız dolaşsın, işi bitirsin ve yatırımına biran
önce gel başla diye."

KÜRESEL SERMAYE

2006’da 20 milyar dolar küresel sermayenin Türkiye’ye geldiğini, 2007
yılında ise rakamın 22 milyar dolara ulaştığını anlatan Başbakan
Erdoğan, bunu daha da artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Yurt içi hasılada artış sürerken, enflasyonu da tek haneli rakamlara
indirmeyi başardıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, "Faizler çok
yüksekti. Faizler şimdi yüzde 17-18’e düştü ki biz bunu da çok
görüyoruz, daha düşmesi lazım" dedi.
Erdoğan, kamu net borç stokunun da çok yüksek olduğunu ancak şimdi yarı
yarıya düştüğünü anlatarak, bütün bunların bir taraftan gayri safi
yurtiçi hasılayı artırarak, diğer taraftan da borçları ödeyerek
yapıldığını kaydetti.
İki ülke arasındaki dış ticaret hacminin 1.2 milyar dolara ulaştığını,
bu yıl sonunda rakamın 2 milyar dolara çıkarılması için çaba sarf
ettiklerini belirten Başbakan Erdoğan, bu iradenin iki ülkede de var
olduğunu söyledi.
Başta enerji ve ulaştırma olmak üzere iki ülkenin önemli yatırım
alanları bulunduğunu bildiren Başbakan Erdoğan, bu konuda iki ülke
yetkililerinin çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.
Bu alanlarda iki ülke iş adamlarının inisiyatif almasının önemine işaret
eden Başbakan Erdoğan, iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasının
da yapılan ticarette önemli sonuçlar doğurduğunu kaydetti.
Sınır kapılarının adedini ve kapasitesini artırmak istediklerini
vurgulayan Erdoğan, her geçen gün fırsatların geliştiğini dile getirdi.
Türkiye’nin dünya ekonomileri arasında 17, Avrupa’da 6. sırada olduğunu
anımsatan Erdoğan, bu gelişmenin oluşmasında özel sektörün çok önemli
rol oynadığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Türkiye’nin kalkınması, ilerlemesi özel sektörlerimiz, iş adamlarımız
eliyle olmuştur. Biz sadece hortumlar vardı, yolsuzluk hortumları... Bu
hortumları büyük ölçüde kestik, bunu başardık. Dolayısıyla birilerinin
cebine gidenler, devletin kasasına gitmeye başladı. Bunu başarmak çok
önemli. Devlet, ticaretle uğraşmıyor artık, devlet ticaretten çekildi.
Bunu, ülkenin vatandaşlarına, girişimcilerine bıraktı. İnanıyorum ki
Suriye ekonomisi de bulunduğu yerden çok ilerilere taşınacaktır??
Başbakan Erdoğan, mevkidaşı Naci Itri’yi davet ederek, forumun gelecek
yıl Türkiye’de yapılması çağrısında bulundu. Bölgede barış ve istikrar
istediklerini, bunların da birbirine bağlı olduğunu kaydeden Erdoğan,
forumun bereketli olmasını diledi.
Başbakan Erdoğan daha sonra forum nedeniyle oluşturulan sergiyi gezdi ve
kendisine çeşitli hediyeler sunuldu.