Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye'nin hiçbir ülkenin iç işlerine karışmak istemediğini, ancak herhangi bir ülkenin Türkiye aleyhine terörist faaliyetlere yataklık yapması durumunda, uluslararası haklarını gerektiğinde kullanabileceğini söyledi. Gül, BM Güvenlik Konseyi’nin İran'a yaptırım öngören kararına bütün üye ülkelerin
uyması gerektiğini ifade ederken eninde sonunda sağduyunun hakim olacağına inandıklarını belirtti. Dışişleri Bakanı Gül, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili sorulara, “Siyasi deneyimi olması doğru olur kanaatindeyim” yanıtını verdi.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, NTV televizyonunda Irak’taki PKK varlığı, İran, AB ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Irak’taki terör örgütü PKK’nın varlığına dikkat çeken Gül, “Hiç bir ülkenin içişlerine karışmak istemeyiz. Ama bir ülke Türkiye aleyhine terörist faaliyetlere yataklık yapıyorsa uluslararası haklarımızı gerektiğinde kullanabiliriz" açıklamasını yaptı. Bakan Gül, "Buna Kandil'de operasyon da dahil mi?" sorusuna "Her şey dahil. Türkiye hakkını ve hukukunu korur. Ama bunu başka bir amaçla yapmaz. Ümit ederiz ki bize böyle bir mecburiyet doğmaz" diye konuştu.
Gül, buna teknik insanların karar vereceğini ifade etti ve hükümet olarak her türlü yetkinin verildiğini hatırlattı. Dışişleri Bakanı “Gösteriş ya da göz dağı için bir şey yapılmayacak” dedi. Gül, ABD ile terörle mücadele konusunda oluşturulan mekanizmalar ve atanan Özel Temsilcilerin işbirliği ile ilgili olarak, "Beklentilerimiz, yapılması gerekenler daha çoktur. ABD'nin daha çok yardımcı olmasını istiyoruz. Yeterli noktaya gelindiğini söyleyemem" diye konuştu.
AB İLE İLİŞKİLER
Dışişleri Bakanı, "AB ile ilişkilerimizde yeni bir döneme girildi ama iş rayından çıkmamıştır" dedi ve Türkiye'nin 2006 yılında limanlar konusunda adım atmasının, AB'nin verdiği sözleri tutup tutmamasına bağlı olduğunu söyledi. Gül, AB'nin Kıbrıs Türklerinin durumunu iyileştirmek için iki tüzük hazırladığını, ancak bunların hala uygulanmadığını anımsattı ve Ocak ayında konun tekrar AB tarafından ele alınacağını söyleyerek, "Nasıl olacak, içi dolu bir şey mi olacak yoksa göstermelik mi bunlara bakacağız" diye konuştu.
”İRAN KARARINA HERKES UYMALI”
BM Güvenlik Konseyi’nin İran'a yaptırım öngören kararına bütün üye ülkelerin uyması gerektiğini söyleyen Gül, Türkiye’nin en önemli komşularından biri olan İran ile sorunun diplomasi yoluyla çözümü için büyük gayret sarf ettiklerini anlattı. Gül, karşılıklı güvensizlikten kaynaklandığını söylediği sorunda eninde sonunda sağduyunun hakim olacağına inandıklarını belirtti.
“KÜRTLERİ BARZANİ TEMSİL ETMİYOR”
Gül, Irak konusunda hazırlanan Baker raporundan Kerkük'le ilgili çok doğru tespitlerin yer aldığını söyledi ve Irak'taki karmaşanın Kerkük'e de kötü şekilde yansıyabileceğini belirtti. Dışişleri Bakanı, "Dolayısıyla referandumu ya ertelemek gerekir, ya da bütün grupların huzur içerisinde yaşayabileceği bir konsensüs oluşturularak onun referanduma götürülmesi doğru olur" görüşünü aktardı. Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin başkanı Mesud Barzani'nin, 2007'de yapılması planlanan referanduma ilişkin görüşlerinin hatırlatılması üzerine Gül, "Kürtleri Barzani'nin temsil ettiğini düşünmek yanlış olur. Orada farklı farklı partiler, görüşler var. Ümit ederiz ki Irak'ta işler daha çok kötüye gitmez" dedi.
SADDAM ASILMALI MI ?
Gül, ”Eğer Irak bir şekilde bölünürse, bunun sıkıntısını sadece Iraklılar çekmeyecek, bütün komşular da, bölge de, dünya da çekecek. En çok suçlanan tabii ki Amerikalılar olacak. Amerikalılar da bunun farkında oldukları için onlar da Irak'ın bölünmesini istemiyorlar, onlar
da büyük bir gayret içindeler" diye konuştu. Dışişleri Bakanı Gül, "Saddam'ın asılması halinde şiddet dalgası beklenebilir mi?" sorusu üzerine de "Elbette. Tartışmalı bir ortam var kendi açılarından. Bu kararı kendileri verecek. Ancak bizim için önemli olan şey,
Irak'ın bir an önce bu kaostan çıkması, istikrar ve güvenliğin sağlanması ki huzur gelsin" diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI İÇİN SİYASİ DENEYİM KRİTERİ
Gül, Cumhurbaşkanlığı seçimi konusundaki tartışmaların demokratik ortamda yapılması gerektiğini vurguladı ve “Önemli olan Türkiye'nin
enerjisinin tümünü bu konuya ayırıp, yapılacak işleri unutup, bununla kendi kendimizi yaralamamaktır" dedi.
Cumhurbaşkanının "meclis içinden olmasını daha doğru bulduğunu" ifade eden Gül, “Cumhurbaşkanlığı birçok önemli kararları alıyor. Bu nedenle siyasi deneyimi olması doğru olur kanaatindeyim" diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından erken genel seçime gidilme ihtimalinin sorulması üzerine de Gül, "Türkiye'nin çıkarına ise bunu yaparız Ama bu Türkiye'nin çıkarına değildir. Türkiye uzun yıllardan sonra ilk defa tarihinde böyle bir istikrar dönemini yaşamıştır. Bunu bozmaya kimsenin hakkı yok" görüşünü savundu. Cumhurbaşkanlığı konusunda kendi isminin geçtiğinin de hatırlatılması üzerine Gül, bu konuda kararlaştırılmış bir prensipleri olduğunu ve nisan ayından önce bağlayıcı veya yol gösterici bir açıklamada bulunmayacaklarını sözlerine ekledi.