İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın tedavi gördüğü hastanede görev yapan bir hemşire, bir uzman çavuş ile iki refakatçi savcılıkta ifade verdi. Bu 4 kişi, savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı.

Prof. Dr. Haberal’ın mahkemeden gizlendiği iddia edilen sağlık raporuyla ilgili yürütülen soruşturmada 4 kişi daha bugün ifadeye getirildi. Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilerek bu kişiler, özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen tarafından sorgulandı. Uzman çavuş Engin Sağır sabah saatlerinde Merkez Komutanlığı’na ait minibüsle, hemşire Şengül Arı ile refakatçiler Erkan Özhun ve Muhammet Hüsrev ise Emniyet aracıyla Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirildi. Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen tarafından ‘şüpheli’ sıfatıyla sorgulanan hemşire Şengül Arı’nın, iş kıyafetiyle adliyeye çıkarılması dikkat çekti. Hemşire Arı, savcılık sorgusunun ardından, adli kontrol uygulanması şartıyla serbest bırakıldı. Diğer şüpheliler ise çıkarıldıkları mahkemede haklarında yurt dışına çıkış yasağı konulduktan sonra serbest bırakıldı.

Refakatçi Muhammet Hüsrev, adliye çıkışında neden gözaltına alındığını soran gazetecilere "Yardım ettiğimiz için herhalde. Yoksa ben devletin resmi refakatçisiyim. Dört dündür Emniyetin Terörle Mücadele Şubesi’nde sorgulanıyorum. Herhalde savcı suçsuz gördü ki serbest bıraktı" dedi.

ODADAKİ BİLGİSAYAR SORULDU

Şüphelilere sorguda 19 Ocak günü yapılan polis baskınında hastane odasında bulunan internet bağlantılı dizüstü bilgisayarla ilgili sorular yöneltildiği öğrenildi. Baskın gecesi nöbetçi olan şüphelilere "Ergenekon örgütüne yardım ve yataklık" suçlaması yöneltildi.

Mehmet Haberal ile ilgili 16 Ekim 2009’da İstanbul Üniversitesi (İ.Ü) Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nda 5 kişilik heyet tarafından, taburcu edilebileceği yönünde rapor hazırlandığı, ancak bu raporun işleme konmayıp bir yıl boyunca mahkemeden saklandığı öne sürülmüştü. İkinci Ergenekon davasına bakan İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin suç duyurusu üzerine, savcılıkta soruşturma açılmıştı. İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü’nün Müdürü Prof. Dr. Erhan Kansız ile Prof. Dr. Cengiz Çeliker raporu gizledikleri gerekçesiyle tutuklanırken, Haberal’ın odasında da polis araması yapılmıştı. Adli Tıp uzmanları tarafından muayene edilen Haberal, cuma günü 22 aydır tedavi gördüğü İ.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü’nden Halkalı Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilmişti.

HABERAL'A KURŞUN GEÇİRMEZ CAMLI ODA 

İl sağlık müdürlüğü'ndan yapılan yazılı açıklamada Prof. Dr. Haberal'ın kaldığı oda ve koşullarıyla ilgili bilgi verildi. Haberal'ın 2 yataklı ancak yalnız kendisine ayrılan kurşun geçirmez camlı korunaklı odada kaldığının belirtildiği açıklamada şöle denildi:

"Resmi açılışı 28 Eylül 2009 Tarihinde yapılan ve Avrupa yakasının kamuya ait tek kalp hastanesi olan İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma hastanesi 300 yatak kapasitesi ile erişkin ve çocuk kalp hastalıklarının tanı ve tedavisinde kısa süre içerisinde branş hastaneler içerisinde referans kalp merkezlerden birisi olmuştur. Bu bağlamda 11 Şubat 2011 Cuma günü öğleden sonra Bakırköy Cumhuriyet savcılığının, İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma hastanesine hitaben gönderdiği üst yazı ile Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın hastanemize yatışı yapılmıştır. Üst yazıda belirtilen ve kardiyak fonksiyonları ile ilgili tetkiklerin hastanemiz tarafından güncellenmesini içeren yazı kardiyoloji klinik şefleri tarafından kendisi ile paylaşılarak, ileri tetkiklerin yapılmasına Prof. Dr. Haberal da bilgilendirilerek aynı gün içerisinde başlanmıştır.

Hayati fonksiyonlarının 24 saat monitörize edildiği ve kendisine refakat eden bir hemşirenin yanı sıra ilgili kardiyoloji uzmanlarının da gerekli viziteleri gerçekleştirdiği Prof. Dr. Haberal, 2 yataklı ancak içerisinde sadece kendisinin kaldığı, müstakil bir banyosu da olan gerekli güvenlik önlemlerinin alındığı kurşungeçirmez camları bulunan korunaklı bir hasta odasına alınmıştır. Hastaya hastanemizde güvenli ve kaliteli sağlık hizmeti verilmektedir.

Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın yatışından itibaren tüm yaşamsal fonksiyonlarının normal olarak devam ettiği, hastaneye kabul edildiği ilk günden itibaren sağlık durumu kardiyoloji klinik şefi tarafından değerlendirilerek uygun periyotlarla avukatları ile görüştürüldüğü ifade edildi.
13 ŞUBAT 2011/TANER YENER/HÜRRİYET