Emin PAZARCI yazdı...
Milletvekilliğine helikopterli uçuş!
Yazık, Türkiye ne hale geldi:
Değerlerimizi kaybettik, eskiden "ayıp" sayılanlar, bugün birer "övünme" vesilesi halini aldı. Görgüsüzlük, dört bir yanımızı sardı! Bursalı emlakçı İsmail Dengiz, önce gazetelere tam sayfa ilanlar verdi.
Oğluna sünnet düğünü yapacağını bildirdi. Sonra, stadyum kiraladı. Kiraladığı bu stadyuma da ailesi ile birlikte helikopterle indi. Ardından, gazetecilere demeci patlattı:
- Oğlum benim için çok önemli. Oğlumun düğününde de F-16 uçuracağım. Helikopterden inip, ayağını yere basınca havasını attı. Maliyecileri karşısında görüp sıkışınca da hemen çark etti: - Sünnet düğününü sponsorlar yardımı ile yaptım. Düğüne sponsor olan dostlarıma, herkese teşekkür ederim! İşte sözün bittiği yer... İşte, Türkiye'nin hali!
İsmail Dengiz, neden böyle bir sünnet düğünü yapmış, biliyor musunuz?..
Gazetelerde yazılanlara bakılırsa, milletvekili olmayı hedefliyormuş. "Bugünden itibaren adayım" demiş. Parayı da ondan harcıyormuş... Toplumca içine düştüğümüz durum, gerçekten içler acısı. Demek ki, bu toplumdaki yaygın kanaat, Parlamento'ya giden yolun paradan geçtiği yönünde. Parayı basarsan "vekil" oluyorsun, paran yoksa allame-i cihan olsan "asil" olarak kalmaya mahkumsun! Şimdi, gelin İsmail Dengiz'i suçlayın suçlayabilirseniz!
Öyle görmüş, öyle duymuş, öyle bir kanaat içine girmiş. Bunu da gayet samimi olarak söylüyor: - Ben milletvekilliğine adayım, parayı da ondan harcıyorum.
Bitmedi, garabetler dizisi devam ediyor...
İsmail Dengiz'in dünkü gazetelerde yayınlanan açıklamaları üzerinde herkesin kafa yorması gerekli. Diyor ki:
- Daha önce Kayapa Belediye Başkanı olmam için teklif aldım. Ben, belediye başkanı değil, milletvekili olmak istiyorum. Partilerden gelecek adaylık tekliflerini bekliyorum. Yani, o parti olmuş, bu parti olmuş, fark etmez. İsmail Dengiz için önemli olan milletvekilliği. O parti öyle düşünüyormuş, bu parti böyle düşünüyormuş...
Türkiye'nin yönetimi konusunda hepsinin farklı projeleri varmış...
Birbirlerine taban tabana zıt fikirler taşıyorlarmış... İsmail Dengiz için bunların hiç biri önemli değil. Belli ki her yere uyum göstereceğini düşünüyor. Bu yüzden de parti ayrımı yapmadan, gelecek teklifleri bekliyor. Helikopterli emlakçıyı, bu tavrından dolayı da suçlamak zor...
Çevresinde bunun örneklerini sıkça görmüş olsa gerek ki, "Parti önemli değil, Parlamento'ya girmek önemli" tavrını açıkça ortaya koyuyor!
Gazetelerde bir başka haber daha var. İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverdi de oğlunu sünnet ettiriyormuş. Tanrıverdi, adres olarak bir çocuk yuvasını seçmiş. Oğlu ile birlikte, o yuvadaki 100 yetim çocuğu sünnet ettireceği için davetiyeye şunları yazmış:
"Arkadaşlarımla birlikte olacağım sünnet düğünümüz." Tanrıverdi, kendisine Dengiz örneği verildiğinde ise, "Benim o kadar param yok" demiş:
- Zaten olsa da harcamazdım. Bu işi sessiz sedasız yapıyorduk. Haber olma gibi bir niyetimiz de yoktu. Belli ki, Tanrıverdi'nin ille de Parlamento'ya girmek gibi bir niyeti de yok!
Baksanıza, biri helikopter uçuruyor. Diğeri sessiz sedasız hayır yapmak için çabalıyor. İsmail Dengiz'i suçlamak çok kolay, ama...
Aslında o Türkiye şartlarında doğru yolda yürüyor. Bu ülkede helikopter uçurmak daha fazla prim yapıyor!