Kılıçdaroğlu, milletvekillerinin bildirisiyle ilgili “Direniş demek eline silah almak anlamına gelmiyor. Düşüncelerin özgürce dile getirilmesi...Milletvekili arkadaşlarımız Atatürk’ün Bursa nutkundan esinlenmiş olabilirler. Böyle bir metnin olduğuna uzun tartışmalar sonunda karar verildi” dedi
ANKARA- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yüksek yargıyı yeniden yapılandıracak yasa tasarısı karşısında partili milletvekilleri tarafından yapılan “sivil direniş” çağrısını desteklediğini belirterek, bunun kaynağının Atatürk’ün Bursa nutku olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu önceki gün televizyonda katıldığı canlı yayında, “sivil direniş”in şiddet içeren bir şekilde anlaşılmaması gerektininin altını çizerek, bunun kaynağının 1933’teki Atatürk’ün Bursa nutku olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Bu yargı ile ilgili yargının ele geçirilmesi ile ilgili düzenlemedir. Biz bu olaya ve bu soruna halkın dikkatini çektik. Direniş demek eline silah almak anlamına gelmiyor. Düşüncelerin özgürce dile getirilmesi... Milletvekili arkadaşlarımız Bursa nutkundan esinlenmiş olabilirler. Böyle bir metin var. Böyle bir metnin olduğuna uzun tartışmalar sonunda karar verildi.”
İddia edilen Bursa Nutku
Bursa Nutku, Atatürk’ün, 5 Şubat 1933 günü Bursa’da yaptığı iddia ediliyor. İlk kez 1947’de Rıza Ruşen Yücer böyle bir nutkun yapıldığını savundu. Ama Kılıç Ali ve Yusuf Hikmet Bayur ise bu nutkun yapılmadığını iddia etti. İşte iddia edilen nutuk: “Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır. Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, “Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir” diye düşünecek ama yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, “demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek.” Hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını istemeyecek. Diyecek ki, “İnancımın gereğini yaptım. Eylemimde haklıyım. Buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.”
İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!
TARİHÇİLER İKİ DİRENİŞ BİRBİRİNDEN FARKLI
İKİ ÇAĞRI BİRBİRİNDEN FARKLI
Atatürk araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Saray: Atatürk Bursa nutku ile CHP’nin şu anda halkı direnişe çağırma sebepleriyle aynı değildir. Her iki çağrı da farklı amaçlar taşımaktadır. Dolayısıyla aralarında bir bağ ya da benzerlik kuramayız. Atatürk Bursa Nutku’nda gençleri gerekirse vatanın tehlikede olduğu an elle, taşla, sopayla direnmeye çağırmıştır. CHP’nin ortaya attığı sivil direniş daveti ise çok farklı.
ATATÜRK’ÜN GÖRÜŞÜNE AYKIRI
NTV Tarih Yazarı Derya Tulga: Direniş hakkı bütün batılı ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de normal bir haktır; fakat yargının işleyişi ve anayasanın norm kontrolü bozulduğu taktirde direniş yapılabilir. CHP’nin bu çağrısı ile Atatürk’ün Bursa Nutku arasında bir benzerliğin olduğunu söyleyemeyiz. Atatürk Bursa’da gençlerin bir sorunlu karşılaştığı zaman yargıyı kullanmalarını ve demokratik haklarını dile getirmelerini söylemiştir. Atatürk’ün görüşlerine aykırı bir durumdur.
NUTKUN VARLIĞI ŞÜPHELİ
Tarihçi Ayşe Hür: Bursa Nutku’nun olduğu şüpheli. Süleyman Demirel, Adalet Partisi Genel Başkanı olduğu dönemde, “Karışıklıklara yol gösteren, devlet anlayışının, kanun hâkimiyetinin, asayiş ve inzibat fikrinin yıkılmasını tavsiye eden bu metnin Atatürk’e aidiyetinin ispatlanması gerektiğini” söyleyerek, Cumhuriyet Senatosu’nda bir bilirkişi heyeti oluşturuluyor. Heyet, Türk Tarih Kurumu’ndan (TTK) bir rapor istiyor ve TTK “bu sözlerin Atatürk’ün 1933 şubatında Bursa’da yaptığı konuşmadan mealen alınmak suretiyle çeşitli tarihlerde basılmış olduğu kanaatine oybirliğiyle varılmıştır” diyor ama neye dayandığı belli değil. Ömrü boyunca Atatürk’ün yanında olan Falih Rıfkı Atay, 1967’de Savcılığa “Bursa Nutku diye Atatürk’ün söylediği bir nutuk yoktur Bursa gazetecisinin yazdıkları kulak rivayetleridir. Atatürk son derece nizamcı ve devlet otoritecisi idi. Bugün memlekette anarşi havası yaratmak kasdı vardır. Atatürk bu kasda alet edilmek istenmiştir” diyor.
30/01/2011