CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sağlıklı çocuklar yetiştirmek için güçlü bir sosyal devlete ihtiyaç olduğunu belirterek, “Sosyal devlet kavramını büyük ölçüde unuttuk” dedi.
Kılıçdaroğlu, Parti Genel Merkezi’nde gerçekleşen CHP Ulusal Çocuk Politikası Çalıştayı’nın açılış konuşmasını yaptı.
CHP Genel Başkanı şöyle dedi:
“Çocukla ilgili sorunları toplumsallaştırabiliyor muyuz?
Önce anaerkil bir toplumduk sonra babaerkil ataerkil şimdi çocukerkil bir topluma doğru gidiyoruz. Evde ne dersek diyelim sonuçta çocuğun dediği oluyor.
Ama aynı anne ve baba kendi çocuğunu bu kadar dinlerken sokaktaki çocukları, komşunun çocuğunu yeteri kadar dinliyor mu?
Barınma sorunumuz…
Milyonlarca çocuğumuzun yurtsuz olduğunun çoğu kez farkında bile değiliz.
Toplumsal yapımızda sorunların çözümü konusunda farklı bir gözden yurttaşın bakmasını sağlayacak mekanizmaları harekete geçirmek zorundayız.
Çocuk yoksulluğu… Her anne baba çocuğunun en iyi beslenmesi için elinden gelen her türlü çabayı gösterir. Bu çabayı harcayan aile milyonlarca yoksul çocuğun Türkiye’de olduğunun ne kadar bilincinde?
Eğer biz geniş kitleleri çocuklar konusunda yeteri kadar uyarabilirsek senin benim çocuğumun ötesinde bütün çocuklar bizim çocuklarımızdır ve bütün çocukların çok iyi eğitim çok iyi beslenme çok iyi barınma olanaklarına kavuşmaları gerekir diye bir toplumsal bilinci geniş kitlelere aktarabilirsek bence bu çalıştay çok önemli bir görevi yerine getirir.
Proje okulları tartışması da var…
Neden Türkiye’nin bütün okulları asgari bir standardı yakalamaz.
Eğitimin sorgulayıcı olması gerekiyor.
Çocuk işçilik de var.
Bir okulun açılışında çocuklara söylemiştim. Sizin yaramazlık yapma hakkınız var diye, yaramazlık yapacaksınız siz, yaramazlık yapmayan bir çocuk çocukluğunu yaşayamaz. Hayatı sorgulamazsa merak etmezse çocuk geleceğini yitirir.
“SOSYAL DEVLET KAVRAMINI BÜYÜK ÖLÇÜDE UNUTTUK”
Sağlıklı çocuklar yetiştirmek için güçlü bir sosyal devlete ihtiyacımız var.
Sosyal devlet kavramını büyük ölçüde unuttuk.
Size bir mahkeme kararından söz etmek isterim.
Bugün Türkiye’nin karşılaştığı temel sorunlardan birisi sosyal devletin ötelenmiş olmasıdır.
Size bir mahkeme kararından söz etmek isterim. Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliğinin verdiği bir karar.
Mahkemenin konusu nitelikli yağma suçundan suça sürüklenen çocuklar hakkında.
Çocuk Esirgeme Kurumunun yurdundan 18 yaşını doldurduktan sonra kapının önüne bırakılan çocuklarımız.
Yargıç soruyor ve yargıca verilen cevap şu; 18 yaşına gelince kalacak yerimiz olup olmadığı sorulmadan bizi yurttan çıkarıyorlar.
18 yaşa gelince kapı önüne konuyor ve bu çocuk suça sürüklenmiş oluyor.
Yargıç düşünüyor, çocuklarımıza acıyor. Binlerce çocuk var. Sonunda şöyle bir karar veriyor; anayasamızın sosyal devlet ilkesi gereği bu toplumsal yaraya acil ve ivedi çözüm bulunması için bu sorgu zaptının Cumhurbaşkanlığına, TBMM Başkanlığına, Başbakanlık makamına, bu hassas ve trajik olayın çözümünde katkıları ve destekleri olması amacıyla anamuhalefet partisi ve Meclis’te grubu bulunan parti başkanlarına gönderilmesine karar verilmiştir diye…
Çocuklarımız diyoruz.
Cumhurbaşkanı ne yaptı?
TBMM Başkanı ne yaptı?
Başbakan ne yaptı?
Yeri geldiğinde çocuklarımızı 23 Nisan’da Cumhurbaşkanı koltuğuna oturtuyoruz, Başbakan’ın koltuğuna oturtuyoruz, TBMM Başkanının koltuğuna oturtuyoruz. Eminim bu 23 Nisan’da bir çocuğumuz bu mahkeme kararını alır ve bu mahkeme kararı konusunda ne yaptıklarını yanında oturan Başbakan'a ve Cumhurbaşkanı'na sorar.”