Erken seçimi tartışmalarının belli zeminlerde aşılması seçim yörüngesinde başka tartışmaları da beraberinde getiriyor. Bu tartışmalardan birisi de olası seçim ittifakları. Çünkü kısa vadede en azından yapılacak iki seçimde daha “yönetimde istikrar” gerekçesiyle seçim barajlarında bir indirime gidilmeyecek. Yapılan kamuoyu araştırmalarında baraj altında ya da kıy payı üstünde görünen siyasi partiler seçim ittifakı yapabilecekleri küçük partiler aramaya ve böylece seçim barajını garanti altına almaya çalışıyorlar.

Ülkede yükselen Türk milliyetçiliği nedeniyle MHP’nin (Milliyetçi Hareket Partisi) oylarının yükselmesi, bir yandan siyasi partileri bu oy deposuna söylem itibariyle çekerken öte yandan siyasi partiler, bu oyları MHP’nin elinden daha rahat alabilecek siyasi yapılara yönelmeye başladılar.  Bu projede ilk akla gelen parti ise MHP’nin içinden çıkmış ve söylem ile eylem itibariyle ondan daha radikal duran BBP (büyük Birlik Partisi) oldu.  Anketlerde yüzde 1 ile yüzde 2 arasında dolaşan bir oy potansiyeli bulunan BBP seçim ittifakları konusunda da deneyimli. Daha önce ANAP ile seçim ittifakı yapan BBP, TBMM’ye (Türkiye Büyük Millet Meclisi) 7 milletvekili sokarak 28 Şubat 1997 sürecinde hükümetlerin kurulması aşamasında kilit rol oynamıştı. BBP’nin olası erken ya da normal zamanında yapılacak seçimlerde en rahat seçim ittifakı kuracağı parti DYP (Doğru Yol Partisi) olarak gösteriliyor. Bu arada seçim propaganda çalışmalarına şimdiden başlayan DYP televizyonlara da reklâm vermeye başladı bile. Reklâmlarda da DYP, BBP ile aynı tabana oynadığını ilan ediyor.

Bu arada AK Parti’ye en ciddi muhalefet içinden geldiği siyasal İslam’ın Türkiye’deki temsilcisi Milli Görüş geleneğinden geliyor. Türban, İmam hatip Liseleri gibi konularda AK Parti’nin adın atmamış olması Milli Görüş’ün son partisi SP’yi (Saadet Partisi) güçlendiriyor. Klasik örgüt organizasyonları ile sessiz ama derinden çalışmalarını sürdüren SP’nin İslamcı oylarının yanı sıra geleneksel yerel bağlar nedeniyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da DTP’nin (Demokratik toplum Partisi) karşısında varlık gösterecek tek parti olarak gözüküyor. Ancak SP’nin oylarının farklı anketlerde yüzde 3 ile 6’lar arasında  çıkması en önemli sorun. SP’nin seçim ittifakı yapabileceği en ideal partinin ise ANAVATAN olduğu ileri sürülüyor. B ANAVATAN ile SP seçim ittifakının uzun süredir gündemde olması da dikkat çekici. Ancak ANAVATAN lideri Erkan Mumcu’nun ilik seçimine ittifak ile girmemek istememesi, Milli Görüş’ün doğal lideri Necmettin Erbakan’ın ise ittifakın SP çatısında altında yapılmasındaki ısrarı en önemli sorunlar.

Dünün en gözde seçim ortağı parti DTP ise etnik kimlikli siyaset ve yeniden artan PKK terörü nedeniyle sağdan en sola kadar bütün partilerin en uzağındaki siyasi yapı haline geldi. Siyasi düzlemde iyice yalnızlaşan DTP’nin gündeminde de bu nedenle bağımsız adaylık modeli var.

Siyasetin solundaki seçim ittifakları CHP’siz (Cumhuriyet halk Partisi) ciddi biri biçimde tartışılıyor. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit’in Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen merkezli işbirliği modeli hayli ilgi gördü. Modele ilk olumlu yanıt SHP’den (Sosyal Demokrat Halk Partisi) geldi. SHP modele CHP’yi de katarak, parti arayışında, ya da hareket olarak devam eden bütün sosyal demokrat oluşumların katılması çağrısında bulundu.

Ortalıkta seçim yokken seçim ittifaklarının bu kadar gündemde olması da erken seçim işareti olarak algılanıyor.

(SEDAT BOZKURT/THE NEW ANATOLİAN)