Bozdağ, saldırgan Orhan Övet’in 55 ayrı suç ve 26 sabıka kaydı olduğu iddiasının doğru olup olmadığını soran Umut Oran’a, “kişilik ve özel yaşama ilişkin hususlar”  diyerek TBMM İçtüzüğünü öne sürerek yanıt vermedi. Bu duruma tepki gösteren Oran, “CHP Liderine saldıranı korumak Adalet Bakanı’nın haddi de görevi de değildir! Bu yanıtla TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in de yetkisini gasp ediyor” dedi.
 
CHP’li Oran, 8 Nisan’da gerçekleşen saldırının hemen ertesinde Adalet ve İçişleri bakanlarına yönelttiği soru önergelerinde şu soruların yanıtlanmasını istemişti:
“Saldırgan Orhan Övet’in 55 ayrı suç ve 26 sabıka kaydı olduğu bilgisi doğru mudur? Orhan Övet’in geçmişte yargılandığı davaların sonuçları ne olmuştur, halen süren ceza davası var mıdır, suç türü ve isnat nedir? Orhan Övet’in denetimli serbestlik kanunu hükümleri uyarınca koşullu olarak salıverildiği dava var mıdır, denetim koşulları nedir, Orhan Övet tüm denetim koşullarını yerine getirmiş midir, Orhan Övet en son hangi tarihte hangi kolluk birimine giderek bildirimde bulunmuştur?”
 
“Bozdağ: Kişilik ve özel yaşam, yanıt veremem”
 
Bozdağ, saldırgan Orhan Övet’in suç ve sabıka kaydıyla ilgili soruyu yanıtsız bırakırken TBMM İçtüzüğü’nün 96. maddesi uyarınca, soru önergesinin kısa, gerekçesiz ve kişisel görüş ileri sürülmeksizin kişilik ve özel yaşama ilişkin konuları içermemesi gerektiğini belirtti. Bozdağ, “Belirtilen bu hükümler çerçevesinde, soru önergesinde bahsedilen konularda kişilik ve özel yaşama ilişkin hususları içeren sorulara cevap verilmesine yasal imkan görülememiştir” demekle yetindi.
 
Yakalama kararı ne zaman verildi?
 
Bozdağ, Orhan Övet’in Elmadağ Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/302 esas sayılı kararıyla adli para cezasına çaptırıldığını, ancak ödemediği para cezasının hapis cezasına çevrildiğini, bu cezasını Ankara Açık Cezaevinde çekerken, Ankara 1. İnfaz Hakimliği’nin 21 Kasım 2013 tarihli kararıyla şartla tahliye edileceği tarihe kadar hakkında denetimli serbestlik tedbirleri uygulanmak kaydıyla salıverildiğini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın denetimli serbestliğe uyulmaması nedeniyle hakkında yakalama emri çıkardığını ve halen Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevinde bulunduğunu da bildirdi.
Ancak Bozdağ’ın yanıtında Övet hakkındaki yakalama kararının tam tarihinin verilmemesiyle, saldırının gerçekleştirildiği 8 Nisan 2014 tarihinde polis tarafından aranıp aranmadığı bilgisinin gizlenmesi de dikkat çekti.
 
Umut Oran’dan Bozdağ’a sert tepki
 
Bu yanıta tepki gösteren Umut Oran, şu açıklamayı yaptı:
“İsminde Adalet olan bir partinin mensubu, üstelik Adalet Bakanlığı koltuğunda ama bir saldırganı koruyup kollamaktan çekinmiyor. 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda, Soma’da madenci tekmeleyen Başbakanlık müşavirinde, Madımak davası zamanaşımı utancıyla biterken ‘hayırlı olsun’ diyerek umursamadıkları adaleti, ucu kendilerine dayandı mı hemen hatırlayıveren bir Adalet Bakanı var karşımızda. Bir AKP vekilinin oğlu polisleri suçlu gibi karakolda dizip teşhis yaptırırken adaleti, özel hayatı hatırlamayan Adalet Bakanı senin haddine mi anamuhalefet liderine saldıran kişiyi korumak. Genel Başkanına saldırılmış CHP’nin bir yöneticisi olarak bunu ben öğrenemeyeceksem kim nasıl öğrenecek bu bilgiyi? Sadece AKP’li olunca mı dokunulmazlık işliyor, CHP’nin Genel Başkanı’na, Anamuhalefet Liderine TBMM’nin içinde saldırı oluyor halen kişilik ve özel yaşamdan bahsediyor. 55 ayrı suç dosyası, 26 sabıka kaydı olduğu gazetelerde yazılıp çizilen bir yumrukçuyu, saldırganı koruyup gözetmek Adalet Bakanı’nın işi değildir. Bırak özel yaşamı kişilik haklarını da soruşturma ne oldu peki, kim var bu saldırganın arkasında, 600 tane TBMM polisini aşıp CHP Grup salonuna kadar nasıl gelebilmiş, TBMM içinde nasıl keşif yapmış, destekçileri kimdir sen onu ortaya çıkar!”
 
Cemil Çiçek’in yetkisini gaspediyor
 
Bozdağ’ın bu yanıtıyla TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yetkisini de gasp ettiğini belirten Umut Oran, “Adalet Bakanı bu yanıtıyla yetki gaspı da yapmıştır, çünkü zaten binbir güçlükle soru önergelerimiz işleme konuluyor. TBMM Başkanı Cemil Çiçek bariyerini geçtikten sonra 3-4 kez ısrar edip soruları değiştirerek önergelerimiz beyefendinin önüne ulaşıyor o da ‘İçtüzüğe aykırı’ diyor! İçtüzüğü esneten, güçleştiren bir Cemil Çiçek var zaten karşımızda, onun yetkisine de el atma Adalet Bakanı olarak.”