Cumhurbaşkanı Sezer, Ramazan Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınladı. Türkiye’nin, insana özgü değerlerin paylaşılmasını olanaklı kılan, toplumsal yapıyı güçlendiren ve toplumsal yaşamı zenginleştiren bir bayramı daha karşılamanın mutluluğu ve coşkusunu yaşadığını dile getiren Sezer, barışı, kardeşliği, sevgiyi, saygıyı ve hoşgörüyü simgeleyen bayramların, insanların huzur bulduğu, sevinç duyduğu, umutlarının canlandığı, sıkıntı ve kaygılarından uzaklaştığı özel günler olduğuna işaret etti. İslam dininin güzel ahlakı, doğruluğu, iyilik yapmayı, kötülüklerden uzaklaşmayı, dolayısıyla iyi insan olmayı öğütlediğini vurgulayan Sezer, bireyleri kaynaştıran, kitleleri bütünleştiren, üzüntüde ve kıvançta birleştiren bayramların, bu değerlerin toplumsal yaşamda egemen kılınması için fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.Sezer, tarihte yaşananların da birçok kez kanıtladığı gibi, ortak ülküler çevresinde dayanışma ruhuyla kenetlenen toplumların, güçlü ve dinamik yapılarıyla varlıklarını sürdürebildiğini ve sorunlarının üstesinden gelebildiğine işaret ederken, “Birliğimizin, bütünlüğümüzün ve egemenliğimizin korunmasının, belirlediğimiz çağdaş hedeflere ulaşmak yönünden yaşamsal önem taşıdığını vurgulamakta yarar görüyorum” dedi. Sezer, mesajında şöyle dedi:“Bu süreçte, ülke gerçekleri, ulusal çıkarlar ve kamu yararı ile bağdaşmayan yanlış düşünceler, beklentiler ya da önyargıların yaratabileceği olumsuzlukların göz önünde bulundurulması gerekir. Bizler, içeriden ve dışarıdan yönlendirmelerle yaratılmaya çalışılan yapay tartışma konularını bir yana bırakıp, Ülke'nin, çağdaş dünyada saygın yerini alması hedefinde bütünleşmeyi başarmak zorundayız. Olanaklarımızı ve enerjimizi birlik ve bütünlük içinde ileri gitmeye odaklamalıyız. Bunu engelleyecek gereksiz tartışmaların ülkemize ve toplumumuza zarar vereceği unutulmamalıdır. Türk Ulusu, birliğini bozmayı amaçlayan girişimlere geçmişte olduğu gibi, bugün ve gelecekte de izin vermeyecektir. Üniter yapımıza sahip çıktığımız, Cumhuriyetimizi tüm kazanımlarıyla yaşattığımız, kendimize güvendiğimiz, Devlet ve toplum olarak sorumluluklarımızı yerine getirdiğimiz sürece aşamayacağımız engel yoktur. Türkiye, yurttaşlarının ve kurumlarının özverili çabalarıyla aydınlık yarınlara emin adımlarla ilerleyecektir. Ülkemizi geleceğe güçlü biçimde taşıyabilmek için akılcı, tutarlı ve öngörülü politikalar oluşturulmalı ve uygulanmalıdır.”Mesajında, çocukların ve gençlerin çağdaş eğitim almalarına, aklın ve bilimin öncülüğünü kabul etmiş, sistemli düşünen, tartışan, üreten, barışa, emeğe, insan haklarına inanan, demokratik değerleri her şeyin üzerinde tutan aydın kuşaklar olarak yetiştirilmelerine özen gösterilmesi gerektiğini de dile getiren Cumhurbaşkanı Sezer, “Atatürk Cumhuriyeti'nin 83 yıllık aydınlanmacı çizgisine, temel değerlerine ters düşecek yaklaşımlardan uzak durulmalı, Atatürk ilke ve devrimlerinin korunması öncelikli ödev olarak algılanmalıdır. Türkiye, kendisine dünyada saygınlık kazandıran, büyük atılımlar gerçekleştirmesinin yolunu açan, laik, demokratik, çağdaş bir ülke olma niteliğiyle gelişmesini sürdürecektir. Türkiye’nin yolu aydınlanma ve çağdaşlaşma yoludur ve ülkemiz bu yoldan geri döndürülemeyecektir” diye kaydetti.
TOPLUMSAL ŞİDDET UYARISI
Sezer, Türkiye’nin gündeminde son günlerde ağırlıklı yer tutan “toplumsal şiddet” konusuna da değindiği mesajında şöyle dedi:
“Her gün yeni örneklerini üzüntüyle izlediğimiz kimi olaylar, öz değerlerinin çoğunu yitiren, şiddet kültürüyle beslenen bir topluma dönüşebileceğimiz kaygısı uyandırmaktadır. Hoşgörüsüzlük, kural tanımazlık, insana değer vermeme, yaşam hakkını hiçe sayma gibi yanlışlar, giderek tüm toplumu tehdit etmektedir. Bu durum, hoşgörü, sevgi, saygı, barış, kardeşlik gibi değerlerle yoğrulmuş Türk Ulusu’nun yüzyıllar boyu yaşatılan gelenekleriyle, aile ve toplum yapısıyla örtüşmemektedir. Toplumda bir arada yaşama, kuşkusuz kimi kurallara uymayı gerektirir. Bir arada yaşamanın öncelikli kuralı, insan ilişkilerinde karşılıklı saygıyı ve hoşgörüyü egemen kılmaktır. Bu konuda aileler, eğitim kurumları, basın-yayın organları, bilim dünyası başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerine görev düşmektedir. Herkesi sorumlulukla davranmaya, öğrenmenin yaşı ve sınırı bulunmadığının bilinciyle, örnek, öğretici ve yol gösterici olmaya, yürütülen çalışmalara içtenlikle destek vermeye çağırıyorum. Yeni kuşaklara, her şeyden önce sevginin, saygının, barışın, kardeşliğin değeri öğretilmeli, şiddeti özendiren, tutum, davranış ve yayınlardan kaçınılmalıdır.”
KARAMSAR OLMAYIN, TÜRKİYE’YE SAHİP ÇIKIN
Cumhurbaşkanı Sezer, Türkiye’nin, çağdaş dünyadaki ilerleme yarışında hedeflerini gerçekleştirebilmesini sağlayacak kaynak ve olanaklara sahip bir ülke olduğuna işaret ederken, “Türkiye'yi, ancak çağdaş tasarımlarla geleceğe taşıyabilir, genç kuşaklara yurttaşı olmaktan gurur duyacakları bir ülke bırakabiliriz. Birey-toplum-devlet ilişkisini akılcı ve sağduyuyla yürütebilme yetisini geliştirdiğimizde bizlere daha uygar ve mutlu bir dünyanın kapılarının açılacağı unutulmamalıdır” dedi. Kimi sorunların varlığının karamsarlık yaratmaması, geleceğe umutla bakılmasını engellememesi gerektiğini kaydeden Sezer, tüm yurttaşların güçlü ve gelişmeye açık Türkiye hedefine ulaşma yolunda yılmadan çalışmasının, Türkiye’ye sahip çıkmasının, Türk insanının iyiliği, mutluluğu ve gönenci için çaba göstermesinin, sorunların aşılması yönünde en önemli güvence olacağını vurguladı. Sezer, “Gücümüze inanılması, insanımıza ve kurumlarımıza güvenilmesi, sağduyulu yaklaşımlarla hareket edilmesi ve Ulusça el ele verilmesi durumunda, Türkiye'nin Yüce Atatürk'ün öngördüğü aydınlık yarınlara ulaşacağından kuşku duyulmamalıdır” dedi.