Eski Rus istihbaratçı Aleksandr Litvinenko'nun zehirlenmesiyle gündeme gelen radyoaktif Polonyum-210 maddesinin Yatağanlılar tarafından yıllardır solundğu ortaya çıktı...
Ege Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü ve Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü akademisyenlerinin yaptıkları ortak araştırmaya göre termik santraldan çevreye normal limitlerin üzerinde Polonyum-210 maddesi saçılıyor. Polonyum-210 maddesi, Rus istihbarat servisinin eski çalışanlarından Aleksandr Litvinenko'nun zehirlenmesiyle gündeme gelmişti. Çalışmada, Manisa Soma, Muğla Yatağan, Kütahya Seyitömer ve Tunçbilek termik santralları çevresinde belirleyici örnek olarak seçilen liken ve karayosunu türleri kullanılarak, radyoaktif Polonyum-210 (Po210) ve Kurşun-210 (Pb210) kirliliği saptandı.
Normali 370 bekerel
Yatağan Termik Santralı etrafında toplanan liken ve karayosunu örneklerindeki Polonyum-210 ve Kurşun-210 oranları, diğer termik santrallar civarında toplanan örneklerdeki oranlardan daha yüksek bulundu. Polonyum-210, Yatağan'daki karayosunlarında kilogramda 1125 ve 1228 bekerele kadar yükseldi. Polonyum-210 Soma'da yapılan ölçümlerde en yüksek 398, Kütahya'da da en yüksek 243 bekerel elde edildi. Bilim adamları, üst sınırın gıdalarda kilogramda 370 bekerel olduğunu belirterek, "Bunun üzerine çıkılması alarm durumudur" dedi.
TAEK de yüksek buldu
Araştırmaya Ankara Üniversitesi adına katılan biyolog Prof. Dr. Barbaros Çetin de, polonyum maddesine yönelik çalışmanın ilk kez yapıldığını ve elde edilen radyoaktif değerlerin normalin çok üzerinde olduğunu ifade etti. Çetin, "Yatağan'da insanlar 24 yıldır polonyum soluyor. Araştırmanın sonuçlarını Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) İnsan Sağlığı Birimi'nden yetkililere ben şahsen ilettim" dedi. TAEK'in de değerleri yüksek bulduğunu kaydeden Çetin, "Konunun üzerine gidilmesi gerektiğini belirttiler. Bu değerlerin dünyadaki diğer termik santralların çevresinden yüksek çıkmasının başlıca nedeni Yatağan'da hassas filtre cihazları olmayışı veya çalıştırılmayışıdır" diye konuştu.
Değerler riskli
Eski Boğaziçi Üniversitesi Nükleer Mühendislik Ana Bilim Dalı Başkanı, TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi Yayın Kurulu Üyesi Prof. Dr. Vural Altın da, ortaya çıkan tabloyu, "Polonyumun sağlık riski oluşturması için sindirim ve solunum yoluyla alınması gerekir. Karayosununda kilogram başına 1000 bekerel düzeyine çıkmışsa, bir kilogramdan fazla bu bitkilerin yenmesi risk oluşturmaya başlar. Miktar arttıkça risk büyür" sözleriyle değerlendirdi.
Besin zinciriyle de bulaşabilir
Prof. Çetin, çalışmanın yöntemini ve polonyumun etkilerini şöyle anlattı: "Bu çalışmada iki liken ve dokuz karayosunu türünden örnekler alındı. Çernobil kazasından sonra radyasyon ölçümlerinde de karayosunları kullanılmıştır. Basit bitkiler oldukları için havadan gelen radyoaktif parçacıkları kolayca biriktirebiliyorlar. Bunlar besin zincirinde birçok hayvan grubunun besinini teşkil eder. Böceklerden memelilere kadar birçok hayvan bunları yer. Besin zinciri yoluyla radyoaktif maddeler de hayvanlardan insanlara geçer."
Öldürücü etkisi var
Marie ve Pierre Curie tarafından bulunan gümüşümsü beyaz renkteki polonyum, uranyumun atom çekirdeklerinin bozulması sonucunda açığa çıkıyor. Münih'teki Radyasyon Araştırmaları Merkezi Direktörü Herwig Paretzke, 5 santimetreye kadar yaklaşılmaması durumunda maddeden etkilenmenin söz konusu olmadığına dikkat çekiyor. Ancak solunum, yiyecek ve içecek maddeleri ya da ciltte bulunan açık yaralardan vücuda giren polonyum, tehlikeli bir süreci başlatıyor. Alfa parçacıkları çeşitli organları kısa sürede bombardımana tabi tutuyor ve zehir etkisi yaratıyor. 0.1 mikrogramı (bir topluiğnenin başı kadar) öldürücü etki yapabiliyor.
Milliyet