YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, Genel Kurul toplantısına verilen öğlen arasında gazetecilerle birlikte YÖK'ün bahçesinde dolaşarak, soruları yanıtladı.

Bir soru üzerine Özcan, katsayıyla ilgili çalışma yapacak komisyonun toplantının öğleden sonraki bölümünde oluşturulacağını belirtti. Bir gazetecinin, “Komisyon sizin daha önce açıkladığınız formül üzerine mi çalışacak?” sorusu üzerine Özcan, kendilerinin bu konuda üzerinde çalıştıkları pek çok alternatif olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Özcan, şunları kaydetti:
“Bana bunun başka yolları var mı dediniz. Gaziantep'tekini diyorsunuz. Ben de size daha başka şekillerde düşünülebilir diye, tamamen aklımdaki bir şeyi söyledim. Gayet basit bir sistemdi. Ama o bazı mevcut mevzuatlarla uyuşmuyor. Hani çarpılacak diyor ya, o terimi karşılamıyor. Onun için belki de bundan vazgeçeceğiz. Ama benim söylediğim basit bir sistemdi. Herkesin kolaylıkla anlayabileceği bir sistemdi. Ama yasa ile uyum içinde olmadığı için belki onu hemen diskalifiye ederler.”

KOMİSYON KURACAĞIZ

Bir gazetecinin, “Katsayı ile ilgili çalışacak komisyon oluşturuldu  mu?” sorusuna Özcan, “O meseleye henüz geldik. Öğleden sonra komisyonumuzu  kuracağız. Zaten çalışan bir komisyon var. Belki onların görevine devam etmesini  isteriz. O komisyonda gerek görülürse bir kaç istatistikçiden yardım alabiliriz”  yanıtını verdi.
“Danıştay İdari Dava Dairesinin, gerekçeli kararını nasıl  değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Özcan, kararı dün akşam kısaca okuduğunu  belirtti.

“Zannediyorum aralığı az buldular” diyen Özcan, “6'ncı madde için de  'mevzuatta buna olanak sağlayacak bir durum yok', dediler. Zaten 6'ncı maddeyi,  mevzuata uygunluk yoksa çıkartabiliriz. Onda ısrar etmeye gerek yok. İşin  sürüncemede kalmasını da istemiyoruz. Israrcı değiliz. 6. maddeyi unutabiliriz.  Daha önce, ilk başta planladığımız şekilde devam etmek istiyoruz. Komisyon bize  bir kaç öneriyle gelecek. Biz de kurulda o önerilerin bir tanesini kabul ederiz”  diye konuştu.

Bir gazetecinin, “Yeniden yüzdelik veya bindelik orana mı dönülüyor,  sabit bir puan seçeneği ortadan kalkıyorsa” sözü üzerine Özcan, “Tabii tabii...  Eski sistemde devam edildi. Benim söylediğim toplama hikayesini unutun” dedi.

YATAY GEÇİŞ YÖNETMELİĞİ

Özcan, bir gazetecinin, taslak olarak Yatay Geçiş Yönetmeliği'nin  hazırlandığını hatırlatması ve “Bu yönetmeliğin katsayıyı arkadan dolanmak  şeklinde hazırlandığı yorumları var” demesi üzerine şunları söyledi:
“Hiç alakası yok. Sabancı Üniversitesi meselesini hatırlıyorsunuz. O  zaman başlayan bir süreçti. İlk iki sene ortak programları takip eden okullarda.  Geçişleri istedikleri alanlara serbest bırakmıştık. Ondan sonra talep geldi bu  konuda, 'genişletemez misiniz' diye. Biz de o zamandan beri çalışıyoruz. Şimdi  olgunlaşmaya başladı.
Ne kadar serbest bir yatay geçiş yapabilirsek, öğrenciler madem  'üniversite sınavında istedikleri alanlara yönlendirilemiyorlar' diye her zaman  suçlanıyor ÖSS sınavı... Onu daha mükemmel hale getirmek için... Bu sınavda çok  büyük oranda yönlendirme yapılıyor. Test sayısını 18'e çıkartarak oldukça o  alanda ilerleme kaydettik ama o da yeterli değil. Çünkü öğrenciler, belli  alanlarda hareket ediyor. O alanı birazcık daha geliştirmek için yapılacak Yatay  Geçiş Yönetmeliği'ni değiştirmekti, biz onunla uğraşıyoruz. Şu anda gazetelerde  bahsedilen yönetmelik eski bir yönetmelik. Eski bir yönetmelik üzerine  konuşuyorsunuz. Biz yeni bir çalışma içerisindeyiz. Sanırım bir aya kadar biter.  Daha güzel bir Yatay Geçiş Yönetmeliğimiz olacak o zaman.”

Özcan, bu yönetmelik taslağını hazırlarken üniversitelerden de görüş  alacaklarını vurguladı.

Bir gazetecinin, “(Katsayı ile ortaya çıkan olumsuzluğu örtmek için,  katsayı çözülmedi, buradan ilahiyatların önü açılıyor) gibi yorumlar yapılıyor  buna katılıyor musunuz?” sorusu üzerine Özcan, “Hayır hiç alakası yok onunla.  Yatay Geçiş Yönetmeliği'nde bir serbesti olmasını biz daha önce düşünüyorduk.  Üniversiteye daha fazla özerklik vermeyi, hangi öğrenciyi hangi bölüme kabul  edecekler meselesini kendilerine bırakmayı önceden düşünüyorduk. O mesele ile  kesinlikle alakalı değil” dedi.

Özcan, “Böyle bir Yatay Geçiş Yönetmeliği olursa ortaöğretimdeki  alanların ne anlamı kalacak, bu bir çelişki doğurmuyor mu?” sorusuna “Hayır,  ABD'deki sistemi bilenler çok iyi bilirler. Orada istediğiniz alandan,  istediğiniz alana geçiş yapabilirsiniz. Yeter ki o alanda başarılı olun”  yanıtını verdi.

“Üniversitelerin belli bir kontenjanı var. Bu geçişler nasıl  yapılacak?” sorusu üzerine Özcan, “Onu üniversitelere bırakalım, diyoruz.  Kontenjanlarına da biz karışmayalım. Yetki onlarda olsun” dedi.

“ELMAYLA ARMUT GİBİ BİR ŞEY BU”

Bir gazetecinin, “Katsayıya ilişkin olarak, daha önceki  açıklamalarınızda eski sisteme dönüş olamaz demiştiniz. Şimdi sanki eski sisteme  daha yakınsınız gibi algılıyorum” demesi üzerine Özcan, şunları söyledi:
“Hayır. 0,3-0,8'e dönüş olamaz, dedik biz. Bazı değişti, orada 50 ile  300 arasında bir sistem varken şimdi 100 ile 500 gibi bir aralık söz konusu.  Çünkü 0,3-0,8 anlamsız oluyor, onunla mukayese edemezsiniz. Elmayla armut gibi  bir şey bu, yan yana konmaları bile mümkün değil o ikisinin. Yeni sistemin  kavramlarıyla düşünmek gerekiyor.”

Özcan, “Makasın açılıp açılmayacağının” sorulması üzerine de ona  komisyonun karar vereceğini belirtti.
Bir gazetecinin, “O zaman yüzdelik bir dilimde olacak değil mi  katsayı?” sorusuna Özcan, “Tabi tabi aynı şekilde olur herhalde. Yani artık  500'lük sisteme alıştığımıza göre... Yeni sistem ne gerektiriyorsa o sisteme göre  yapılır değişiklikler” yanıtını verdi.

YÖK'ÜN BAHÇESİNDEKİ HAYVANLAR

Anayasa Mahkemesi'ne YÖK'ü temsilen yapılacak üye seçiminin ne zaman  gerçekleştirileceğinin sorulması üzerine Özcan, “Onu bugünlerde konuşuyoruz.  Yakında bir kaç isimle geliriz” dedi.
Öte yandan YÖK Başkanı Özcan, soruları yanıtlamadan önce gazetecilere  YÖK'ün yeni düzenlenen bahçesini gezdirdi. Özcan, bahçedeki tavşanları severek,  çin horozlarını, ördekleri, kazları, tavus kuşlarını, takla atan güvercinleri ve  köpekleri gösterdi. Hayvanlarla ilgilenen Özcan, “Ceylan da almıştık ancak  burada olmayınca AOÇ'ye gönderdik. Onlar da bize ufak tefek hayvanlar gönderdi.  Şimdi havalar ısınınca da Midilli atı gelecek” diye konuştu.