Kılavuz, Hacettepe Üniversitesi’nde yaşanan olaylara ilişkin bir basın açıklaması yaptı.
Terör olaylarının yoğunlaştığı bu günlerde yaşanan elim hadiselerin herkesin malumu olduğunu belirten Kılavuz, “Ülkü Ocakları olarak, ihanet şebekelerinin, ülke sathında birçok üniversitede eğitim ve öğretim faaliyetlerini baltalayacağını, üniversite öğrencilerinin can ve mal güvenliğine kast edeceğini, eğitim hakkını gasp edeceğini, başta Ülkücü Milliyetçi öğrenciler olmak üzere üniversite öğrencilerine yönelik kirli tezgahlar ve sahneleyeceğini defalarca dile getirdik. Bölücü terör örgütünün, üniversitelerdeki öğrenci görünümlü eli kanlı canilere ihale ettiği alçaklıkları, başta üniversite yönetimleri olmak üzere yetkili tüm mercilere bildirmemize rağmen hiçbir önlemin alınmadığını büyük bir üzüntü ve öfkeyle izlemekteyiz” dedi.
Bölücü terör örgütünün, kirli emellerini gerçekleştirmek maksadıyla Hacettepe Üniversitesi Beytepe Yerleşkesinde sahneye çıktığını savunan Kılavuz, şöyle devam etti:
“23 Aralık 2015 Çarşamba günü üniversite yemekhanesinden çıkan iki kardeşimize ve Edebiyat Fakültesinde de yine üç kardeşimize saldıran eli kanlı caniler; kardeşlerimizi, çeşitli sosyal medya hesapları vasıtasıyla hedef göstererek, 24 Aralık 2015 Perşembe günü Ülkücü Milliyetçi öğrencilere karşı bir yürüyüş yapacaklarını duyurmuşlardır. Nitekim bu yürüyüş, diğer üniversitelerde de yaptıkları gibi üniversite öğrencisi dahi olmayan birçok terör örgütü mensubunun da katılımıyla başlamıştır. PKK üyesi eli kanlı caniler, başta öğrenci yurtları, kütüphane ve derslikler olmak üzere birçok yere saldırmış, üniversite içerisinde güvenliklere karşı barikatlar kurarak terör estirmişlerdir.”
Olcay Kılavuz, üniversite yönetimi, emniyet güçleri ve istihbarat teşkilatı da dâhil olmak üzere herkesin bilgisi dâhilinde gerçekleşen saldırı amaçlı bu yürüyüşün neden engellenmediğini sorarken şu soruları yöneltti:
“Üniversite dışından gelerek öğrencilerin can güvenliğine kast eden teröristler neden tespit edilmemiştir? Üniversite içerisinde havai fişek, molotof, bıçak, satır, soda şişesi, taş ve sopalarla boy gösteren PKK’lı caniler, rektörün ifadesiyle ‘okulun öğrencileri’ olarak üniversite yerleşkesine girip terörist faaliyetlere devam mı edeceklerdir? Üniversite yönetimi, yurtlarda, öğrenci evlerinde ikamet eden öğrencilerin can ve mal güvenliklerini terör örgütlerinin insafına mı bırakmıştır? Üniversite öğrencilerinin fişlendiği, hedef gösterildiği, saldırılara maruz kaldığı, can güvenliğinin ortadan kalktığı bir üniversitede koltuk işgal eden idareciler ne tür işlerle meşguldür?”
Ülkü Ocakları olarak, Hacettepe Üniversitesi gibi bölücü örgüt kampı haline getirilmeye çalışılan tüm üniversitelerin rektörlerini ve güvenlik güçlerini açıkça bir kere daha uyardıklarını belirten Kılavuz, “Çözüm zırvaları adı altında bölücülüğe ve PKK’ya verilen tavizler nasıl ki ülkemizin cehenneme dönmesine neden olmuşsa, üniversite yerleşkelerinde yuvalanan ve hainlere verdiğiniz tavizler aynı hainlerin üniversitelerimizi de yangın yerine çevirmesine neden olacaktır. Eğitim yuvası olması gereken üniversitelerin terör yuvası olması halinde yaşanacak olayların baş müsebbibi bunlara çanak tutan idareciler olacaktır” dedi. (ANKA)