Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasında hayatını kaybeden madencilerden Muharrem Şen (23) ve Nurettin Kara'nın (52) cenazeleri, Zonguldak'ın Çaycuma ilçesine bağlı Yolgeçen köyünde gözyaşlarıyla toprağa verildi. Babasının can verdiği ocakta kendisi de 4 yıl çalışan İlker Kara, ocakta patlayanın trafo değil, grizu olduğunu öne sürdü.

Soma'daki faciada hayatını kaybeden Zonguldaklı madencilerin cenazeleri, sabah saatlerinde memleketleri Çaycuma ilçesinin Yolgeçen köyündeki evlerine getirildi. İlk olarak madencilerden Muharrem Şen'in evinin önünde Kur'anı Kerim okundu. Acılı baba Sebahattin Şen (49), gazetecilere yaptığı açıklamada, "Oğlum 6 yıldan beri orada çalışıyor. Kendi oğlumu gördüm, kendini duvara çarpmış. Can havliyle o tarafa bu tarafa çarpmışlar kendini. Liseyi bitirdikten sonra 'okuyamadım madene gitmek istiyorum, hem de erken emekli olurum' dedi ben de izin verdim. Zonguldak'ta iş imkanı olmadığı için Soma'ya gitti." dedi.

"ŞİRKET İÇİN TEK ŞEY KÖMÜR"

Babası Nurettin Kara'nın öldüğü ocakta 4 yıl madenci olarak çalıştığını ifade eden İlker Kara (30) ise babasının tabutu başında gözyaşı döktü. Babasının tabutu başında taziyeleri kabul eden Nurettin Kara'nın tek çocuğu İlker Kara, Soma'daki kazada patlayanın, trafo değil grizu olduğunu iddia etti.

Babasının şehit olduğu maden ocağında kendisinin de 4 yıl çalıştığını söyleyen Kara, "Trafo patlamasında 650 kişi nasıl kalabilir. Hep yalan dolan konuşuyorlar. Patronlardan bir tanesi bile maden ocağında yoktu. 'Ben eski madenciyim, verin bana bareti çizmeleri ben de ocağa gireceğim' dedim. İzin vermediler. Neden? Çünkü aşağıda olup biteni görmemi istemediler. Madenlerden çıkan cesetlerin ağzına hava takıyorlar. Ölmüş madencilerin ağzına neden hava takıyorsunuz. Zaten yüzleri gözleri mosmor, çoktan ölmüşler. Amaç, 'madende ölmedi, hastaneye giderken ambulansta öldü' diye göstermek." ifadelerini kullandı.

Babasının 20 yıldır aynı maden ocağında çalıştığını ifade eden Kara, şunları söyledi: "Babam 20 yıllık madenci, aynı ocaktan emekli oldu. Tekrar çalışmaya çağırdılar. Ama onu çağıranların hiçbiri şimdi ortalarda yok. Ben bunun hesabını soracağım, sonuna kadar gideceğim. Babamın çalıştığı ocakta 'kömür gelsin' başka hiçbir şey yok. Babamın başını yediler. 3 aydır o ocakta yangın var. Babam her akşam bugün çok toz yuttum' diyerek eve gelirdi." diye konuştu.

Öte yandan, Soma'daki faciada ölen işçilerden Kenan Kurt'un cenazesi Beycuma beldesine bağlı Himmetoğlu köyünde, Erkan Altundaş'ın cenazesi Kozlu ilçesine bağlı Bozca köyünde toprağa verildi. Soma'da ölen Zonguldaklı madencilerden Ramazan Ünal'ın cenazesinin ise Çaycuma ilçesine bağlı Basat köyünde ikindi namazını müteakiben defnedileceği öğrenildi