Tatil, eğer tatil gibiyse, insan gerçekten dinlenir ve enerji depolar. Bu yıl tatil için yerli yabancı turistlerin gözde yöresi Bodrum'un Bitez Yalısı'nı seçtik. Eşim Nuray ile birlikte Bitez Yalısı'ndaki Bora Bora Apart'a geldik. Bu aile işletmesi niteliğindeki turistik tesis insana gerçekten bir aile ortamı sunuyor. Tesisin yöneticisi konumunda olan Sultan hanımı uzun yıllardır tanıyorum. Daha doğrusu tanıdığımı sanıyormuşum. Meğer, benim bilmediğim ne çok yeteneği varmış! Güleç yüzüyle, gevrek kahkahasıyla, "hizmette sınır yoktur" söylemiyle gerçekten "Gönüllerimizin Sultanı" oldu.Sultan hanımın pişirdiği barbunyaya, zeytinyağlı kabağına, domates çorbasına doyamazsınız. Bir tavukçuluk şirketinin açtığı yarışmada "tavuklu bamya" çorbasıyla ödül kazandığını ise daha sonra öğrendim. Sultan hanım, yöneticilik yaptığı Bora Bora'da kendisimi "mevsimlik işçi" diye tanımlayacak kadar da hoşgörülü ve espritüel bir kişi.
 
Sultan hanımın kız kardeşi Bersun hanım'ın özgüvenine ise diyecek yok. Onun en iyi hazırladığı yemekler göçmen dolması ve patlıcan kebabı. Akşam yapılan bir konken partisinden sonra eğer dondurma alınacaksa, kaskını takıp motoruyla Bitez dondurması getirecek kadar da hızlı bir bayan.
 
Sultan ve Bersun hanımın annesi Satı Ana ise az ve öz konuşmayı seven bir kişi. Satı Ana, pek ön plana çıkmak istemese de, Bora Bora'nın genel koordinatörü gibi çalışıyor. Salçaya ihtiyaç varsa Satı Ana oturup kendi ellleriyle salça yapıyor. Bora Bora'da yemeklerde kullanılan tereyağ da onun ellerinden çıkıyor. Onun elinden çıkan köftenin lezzetinin kaynağı ise tam bir sır. Satı Ana'nın bir gözleme ve mantı ustası olduğunu da bilen biliyor.
 
Bora Bora Apart'ın bakım, onarım, bahçe ve benzeri işlerinin sorumlusu ise Satı Ana'nın oğlu Bora Bey. Tayland'ı adeta ikinci vatanı gibi seven ve o ülke insanlarının rahat elbiselerini tercih eden Bora Bey tesisin "isimsiz kahramanı" olarak biliniyormuş. Konuyu bana aktardıklarında "Nasıl isimsiz kahraman? Bora Bey tesise adını bile vermiş" karşılığını verdim.
 
Bora Bora'nın sakinleri arasında Çakal isimli biraz yaşı ilerlemiş bir köpek de var. Çakal, kendisini sevenlere yakın ilgi gösteriyor. Onun efeliği ve apartın yakınından geçenlere havlaması ise bahçenin dışına taşmıyor. Apartın kadrolusu gibi olan Çakal, sevdiği kişilere anında patisini uzatıveriyor. Bora Bora'nın kedileri ve var. Şaduman bunların içinde en çok ilgi ve dikkat çekmeyi başaranı. Kanatsız melek örneği siyah renkli Kadife, henüz sekiz aylık olan Sıtkı ve sevimli yaratık Benekli ile bahçenin her köşesinde karşılaşmak mümkün.
 
Bora Bora'nın bahçesinde muz, İzmir üzümü, şeftali, kırmızı dut, zeytin ve erik ağaçları var. Japon gülleri ve begonviller ise bahçeye ayrı bir güzellik veriyor. Bahçede Satı Ana'nın bir türlü vazgeçemediği eskinin dönmeli koltuğu ise yorgun gelen her tatilci için kısa şekerlemelerin uğrak yeri oluyor.
 
Bitez'de sahilde denize girerken şezlong ve güneş şemsiyesi aramanıza, bunlar için para ödemeniz gerekmiyor. Ancak "hemen geleceğim" mesajı bırakır gibi, şezlongların üzerine, plaja erkenden gelip havlu bırakmak ise yasak. Gecenin ilerleyen saatllerinde, sahildeki restoranlardan gelen kaliteli müzik sesi ise kulakları hiç rahatsız etmiyor.
 
Lafı daha fazla uzatmayayım.İyi bir yaz tatili geçirip dinlenmek mi istiyorsunuz, zihinlerde yer etmiş şarkıya konu olmuş Bitez Yalısı iyi bir tercih olabilir.
 
Not: Bu bir reklam yazısı değil, sadece hissettiklerimdir.