![]() |
(HSYK) ile Anayasa Mahkemesi yapısının değiştirilmek istendiğini belirterek, “Bu iki maddeyi biz, Anayasa’yı zehirleyen maddeler olarak nitelendiriyoruz” dedi. BU ANAYASA İLE BİRLİKTE GELEN DİKTA REJİMİ Anayasa değişikliği içerisinde bazı güzel hükümler olduğunu belirten Türker, “Biz bunu bir süt bardağına benzetiyoruz. Süt bardağına bakıldığı zaman ‘Gel beni iç’ der gibi tahrik eder. O süt bardağının içine 2 akrebin zehrini akıtırsanız, o beyazlığa rağmen içtiğiniz zaman zehirlenir ve ölürsünüz. Bu Anayasa değişikliği de aynı şekilde 2 madde ile zehirlenmiştir. Bunlardan birisi HSYK değişikliği, ikincisi ise Anayasa Mahkemesi’nin yapısının değiştirilmesidir” diye konuştu. Referandumun yasal propaganda sürecinin başlamamasına rağmen iktidar partisinin kutuplaşmayı öneren bir yöntem benimsediğini dile getiren Türker, bunun insanlarda hayal kırıklığı yaratan bir yöntem olduğunu dile getirdi. SIRA DENİZ BAYKAL’A GELDİ Buna bakıp siyasetin ciddi şekilde yargıyı kuşatma altına aldığını düşündüklerini ifade eden Türker, “Bu konuda ben de şimdi konuşuyorum. Belki benimle ilgili de bir soruşturma yapılacak. Çünkü sıra Deniz Baykal’a geldi.
“Bu iki maddeyi biz, Anayasa’yı zehirleyen maddeler olarak nitelendiriyoruz” dedi.
Partisinin il binasında basın toplantısı düzenleyen DSP Genel Başkanı Masum Türker, referandum süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Anayasa değişikliği ile ilgili parti olarak öneri hazırladıklarını, ancak iktidarın ‘Dediğim dedik’ yaklaşımı içerisinde hareket ettiğini söyleyen Türker, hükümetin kimseyle paylaşmadan bir Anayasa değişikliği hazırladığını kaydetti.
Demokratik solcular olarak 12 Eylül’deki 5 generalin yapılandırdığı 1982 Anayasası’na ‘Hayır’ dediklerini ifade eden Türker, “Kuramcımız, liderimiz Bülent Ecevit o tarihte 5 generalin demokrasiyi katlettiği gerekçesiyle karşı koymuş hatta 12 Eylül’den sonraki faaliyetlerden dolayı tutuklanmış ve hakkında çok mahkeme açılmış, tek parti lideriydi. 5 generalin Anayasası’na ‘Hayır’ diyen DSP, şimdi bir tek kişinin Recep Tayyip Erdoğan’ın Anayasası’na da ‘Hayır’ diyoruz. Bu Anayasa’nın, 5 generalin hazırladığı Anayasa’dan hiç farkı yok. Bu Anayasa’da muhalefet ile hiç uzlaşma yok. Meclis tutanakları incelendiğinde görülecektir ki hiçbir partinin değişiklik önergesi tartışılmadı, kaale alınmadı” diye konuştu.
Ergenekon Soruşturması ile Türkiye’de ciddi bir endişe ortamı oluştuğunu dile getiren Türker, bunun en tipik örneğinin Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanacağı gündeme gelen Birinci Ordu Komutanı ile ilgili yaşanan soruşturma süreci olduğunu ileri sürdü. Türker, “Yargı güçlü insanları bile belli bir ölçüde ölçüsüz bir şekilde tutuklamakta ya da şaibeli hale getirmektedir” diye konuştu.