ÖZKÖK VE BÜYÜKANIT'TAN HESAP SORULMALI

28 Ağustos 2010 Cumartesi  23:28

DSP Genel Başkanı Masum Türker 12 Eylül’de yapılacak olan Anayasa değişikliği için geldiği Adapazarı’nda partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Türker, “Bu anayasa demokratik olarak hazırlanmış bir anayasa teklifi değildir. Bunun 5 generalin hazırladığı anayasanın yönteminden ve dayatmasından farkı yoktur” dedi. Genelkurmay Başkanlığı görevini devreden İlker Başbuğ’a madalya verilmemesiyle ilgili olarak “Demek ki diğer iki Genelkurmay Başkanı AKP’nin yönetimindeki devlete iyi hizmet etmişlerdir. Böyle bir ayrımı getirmiş ama biz üçünün farkını bilmiyoruz” dedi. Türker şöyle devam etti:

SINIRÖTESİ HAREKAT CHP VE MHP'NİN OYLARINI DÜŞÜRDÜ

“DSP olarak Hilmi Özkök’ten hesap sorulmasından yanayız. Çünkü Hilmi Özkök 3 Kasım seçimlerinin ertesi günü, 4 Kasım sabahı bu ülkede kimin Başbakan olacağı, hükümetin nasıl kurulacağını bilmeden Pentagon’a, Amerika’ya gitmiştir. Ardından bizim sınır ötesi askerlerimizin çekilme işlemi AKP ile müşterek kararlaştırılarak yapılmış, son zamanlarda terörün artmasının ve sıfıra inmiş olan terörün tekrar hortlamasının nedenidir. Büyükanıt’a ben biraz farklı bakıyorum. 27 Nisan mektubundan çok, seçim sürecine girildikten sonra 2007 yılında Meclis sürekli sınır ötesi karar çıksın istedi. Bu karar çıksın diye de ‘bakın ordu istiyor’ diye MHP ve CHP’nin tuzağa düşmesine neden olmuştur. Onlar öyle dedikçe o bölge insanları ne CHP’ye, ne de MHP’ye o tarihte oy vermediler. Bu da nereden ortaya çıkıyor? Seçim bitti, Cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısıyla yaklaşık olarak iki ay hükümet değişmedi. O süre zarfında Büyükanıt sınır ötesi harekatı bir daha ağzına almadı. Demek ki bu iki paşanın iki işlemi AKP politikalarına ve iktidarına yakındı. Başbuğ nasıl değerlendirilecek bilmiyorum ama, asıl manidar kısmı Başbuğ’un görevi devrettiğinin ertesi günü Zekeriya Öz’ün Başbuğ’u da ifade vermeye davet etmesidir.”

AFFIN NE ZAMANI NE YERİ

DSP Genel Başkanı Masum Türker, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği genel af ile ilgili olarak da eski Başbakan Bülent Ecevit’i kastederek “Rahmetli ölmeden önce ona af konusu hatırlatıldığı zaman “Bizim ağzımız yandı” dediğini söyleyerek şöyle devam etti:

“Uzun bir süre bizim üstümüze Rahşan affı diye bir affı yapıştırdılar. Aslında referandumun yapıldığı bir dönemde ve terörün sona ermediği, devam ettiği bir dönemde af konusunu gündeme getirmenin ne zamanı, ne de yeridir. Zaman ve yer yanlıştır.”

ONUN KAYGISI CHP'DE BİRLİK SAĞLAMAK

Kılıçdaroğlu'nun solda birlik diye bir kaygısının olmadığını, onun kaygısının CHP’de birlik sağlamak olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadar kendisine ilhak olanlar, daha evvel CHP’de siyaset yapıp iç çatışmalar dolayısıyla siyasetin dışına çıkmış olanların geri dönüşüdür. Orada yaşanan rüzgar da CHPlileri toparlama rüzgarıdır” dedi. Kılıçdaroğlu’nun da 30 yıl sonra Ecevit’i hatırlayıp ‘liderimiz’ demesinden de memnun olduklarını ifade eden Türker, “30 yıl Ecevit’i suçladılar ve horladırlar. Söylemedikleri laf kalmadı şimdi Ecevit'e sahip olmaya çalışması kasketeni giymeye çalışması sevindiricidir” diye konuştu.



Sayfa Adresi: http://www.medyaspot.com/haber/ÖZKÖK-VE-BÜYÜKANIT-TAN-HESAP-SORULMALI/132136