Bugüne kadar neredeyse 4 bin program yapan Sulukahya, binlerce çiftin tanışmasına aracılık etmiş. Peki kendisi evliliğe ve aşka inanıyor mu?

HABERTÜRK PAZAR/ FÜSUN KARA

Tam 16 yıldır, Radyo 1 Klas'ta TV'deki evlilik programlarının bir benzerini yapıyor. Aslında Ebru Sulukahya'nın Aşk Böcüğü; milyonları ekrana bağlayan evlilik programlarının anası sayılabilir. Çünkü o bu işe radyoda başladığında şimdiki izdivaç programlarının esamisi bile okunmuyormuş. Bugüne kadar tanıştırdığı binlerce çiftin mürüvvetini gören Sulukahya'yla aşk ve evlilik üzerine konuştuk.
■ Aşk Böcüğü ne zaman başladı?
16 yıl önce Radyo Klas'ta Kadir Çöpdemir'le başladım. Beni o keşfetti, bunu hep minnetle söylerim.
■ Nasıl karar verdiniz radyocu olmaya?
O zamanlar radyoculuk diye bir meslek yoktu. Kadir Çöpdemir bana radyoculuğu önerdiği zaman güzellik uzmanıydım. Ama bazı tiplemeler yapıyordum ve beğeniliyordu. Kadir Çöpdemir bu yeteneğimi değerlendirmemi istedi. Çöpdemir'in programında onun sevgilisi aptal sarışın, Aybüke Pikebüke'yi canlandırıyordum. Çok tutmuştu skeçler. Ancak, sarışın ve saf olmak benimle çok zıttı. O nedenle Kadir Çöpdemir'e "Başka bir iş yapmak istiyorum" dedim. Yayının konusu ne olursa olsun insanlar ne kadar yalnız olduklarını, âşık olmak istediklerini anlatan fakslar gönderiyorlardı. Ben de "Faks yollayan kadınlarla erkekleri karşılaştırayım" dedim.
■ Ve program başladı...
Başlar başlamaz "Ayşe yalnız, 22 yaşında sarışın bir kız. Bir erkekle tanışmak istiyor. Neredesiniz beyler?" anonsunu yaptım. Beylerden faks geldi. Bu defa Ayşe'den tekrar faks istedim ve tanışmak istediği erkeklerin özelliklerini yazmasını söyledim. Faksları karşılaştırmaya başladım. Bu 16 yıldır böyle devam ediyor.
■ Her gün yayın yapıyor musunuz?
Evet hafta içi her gün yayın yapıyorum.

RADYODAKİ GÖRÜNMEZLİK SEVİLİYOR
■ Kaç çifti evlendirdiniz bugüne kadar?
Saymadım ama çok oldu. "Binlerce" diyebiliriz. Nikâh şahidi olduklarım da var. Bazıları ile programlara bile katıldım. Bazıları kız çocuklarının adını Ebru koydu. Ama çoğu bu program sayesinde tanıştığını saklama gereği duyuyor. O zaman da haberim olmuyor doğal olarak.
■ Sizce insanlar neden radyo programı aracılığıyla evleniyor?
Radyoda görünmezlik var. Bu durum insanlara kolaylık sağlıyor. Kendine güveni olan da olmayan da radyoda duygularını rahat ifade ediyor. Aşk ince bir konu olduğu için bazen insanlar etkilendikleri kişilerin karşısında rahat konuşamayabilir. Ama radyoda tam aksine çok rahat konuşuyorlar. Bir de kendisini istediği gibi sunabiliyor herkes. Yakışıklı, zengin, iyi niyetli, romantik gibi... Radyo bir illüzyon yaratıyor.
■ Yayında karşı karşıya gelenler birbirlerine nasıl güven duyuyor?
Ses tonu, şive çok üzerinde durulan bir konu. Memlekete önem veriyorlar. Mesleğini de dikkate alıyorlar. Kadınlar erkeklerin nerede çalıştığını soruyor. Son zamanlarda kadınlar en çok kamuda çalışan erkeklerle tanışmak ve birlikte olmak istiyor. Sanırım maaş garantisi istiyorlar.
■ Erkekler ne istiyor peki? Onların kıstası ne eş ararken?
"Hiçbir şey" diyebilirim. Erkeklerin bir kıstası yok. Bugüne kadar telefon gelmeyen kadın görmedim. 40 yaşını geçmemiş her kadın aranıyor. Erkekler direkt tanışmak istiyor.
■ Günde kaç kişiyi yayına alıyorsunuz?
4 kız ve her biri için, kendilerini anlatacak 5 erkek alıyorum yayına. 24 kişi oluyor sanırım...
■ Yayında gerçek fikrinizi söylüyor musunuz?
Hayatla dalga geçiyorum ama hissettiğim bir şey varsa mutlaka söylerim. Mesela "Bu çocuk sana uymaz, şivesi bozuk, kazancı az" gibi.

"AŞK BİTİNCE AYRILMAK LAZIM"
Benim için doğru çok önemli. Yalanı affedemem. Kötü bir özellik ama kinciyim. "Evet" demeden önce erkeği çok iyi tartarım. Seçtiğim hiç kimse benim için yanlış değildi. Sadece aşk bitince ayrılmak gerektiğini düşünüyorum, çünkü dünyaya bir kere geliniyor. Bir insanla 60 yıl birlikte olmak, zorlama bir durum bence. Ben bir kere evlendim, 8 yıl önce de boşandım. Uzun süren bir birlikteliğin ardından evlenmiştim. Bir kişiyle 5 yıl çıkarsın 6'ncı yılda evlenip hemen boşanabilirsin. İnsanları programımda evlendirmeye çalışıyorum ama bence evlilik hiç kolay değil. Evlenince bambaşka durumlarla yüz yüze kalınabiliyor. Ancak bunları söylediğim için de evliliğe karşı olduğum sanılmasın.12 ŞUBAT 2011