20 Ağustos 2011 Cumartesi 10:31
Çelik, şöyle konuştu: “MGK’daki oturma düzeni heyetler arası görüşme gibi bir görüntü veriyordu. Herkes nefesini tutuyordu buradan ne çıkacak diye. Yabancı ülkelerle konuştuğunuz zaman heyetler arası görüşmelerde karşı karşıya oturuyorsunuz. Biz aynı ülkenin insanlarıyız. Ben yanımdaki komutanla şakalaşmalıyım, onunla bir şeyler paylaşmalıyım, bu kaynaşmanın olması lazım, bu doğru bir şey. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızı tebrik ediyorum bunun için. ‘TSK’nın teamülleri ortadan kaldırıldı’ deniyor. Tekrarlana tekrarlana alışkanlık haline gelen davranışlara teamül denir. TSK’nın teamülleri arasında darbe yapmak, bildiri yayınlamak, üzerine vazife olsun olmasın, görevi olsun olmasın her konuda fikir beyan etmek de var. Teamül sözünün kökü ‘amel’dir, biz bunlara amel edelim mi? Anayasa ve yasaların olduğu yerde teamül olmaz. Bir kere bugüne kadar fiili bir durum oluşturulmuştu. Millete garip geliyor. İlk Milli Eğitim Bakanı olduğumda, 23 Nisan ile ilgili bazı uygulamalarım garip gelmiş ki bana sordular, ‘Siz aykırı bir bakan görüntüsü çiziyorsunuz, bu bilinçli bir tercih mi?’ diye. Ben de ‘Evet, bilinçli bir tercih’ dedim. Çünkü, deliliğin standart olduğu yerde akıllılık sapmadır. Şimdi bu memlekette bir deli standardı oturtmuşsunuz, ha şimdi yeni yeni akıllanıyoruz. Şimdi olması gereken oluyor.
Bu milletin ordusu
Ordu bu milletin ordusudur. Bu, TSK’nın gücünü azaltmaz, itibardan düşürmez. Aksine, Sayın Başbakanın şahsı önemli değil, halk tarafından yüzde 50 oyla seçilmiş Başbakandır, halkın iradesini temsil eden birisidir, dolayısıyla kendi milletinin emrinde olan, kendi halkının arzu ve istikametlerine kulaklarını tıkamayan, onun güvenliğini sağlayan, ondan güç alan bir ordu daha saygın bir ordudur.” TURAN YILMAZ/HÜRRİYET