![]() |
Taksim’de olup bitenleri seyredenler birden bire benzerlik kurmaya başladılar Farklı düşünceleri konuşarak, görüşerek hukuk içinde itirazlar olur, bu şekilde şiddetten uzak bir şekilde çözülür. KILIÇDAROĞLU’NUN ÇAĞRISI MESAJ ALINDI SÖZÜ POLİSİN ELİNDE COP YOK… HER POLİSİN MİĞFERİNDE NUMARA YOK AMA…. İNSANLAR GÖRÜŞLERİNİ YAZABİLİR, ÇİZEBİLİR GEZİ’DE İLK GÜN OLANLAR YANLIŞTI, BUNU POLİS DE GÖRDÜ
İşte Gül'ün açıklamalarından satır başları:
O ülkelerde insanlar demokrasiye geçelim diye ayaklandılar
Türkiye’de böyle talepler yok. Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi insanlar sokakları doldurup iş bulun diyorlar
Türkiye’de böyle şeyler yok
Olup bitenleri ve Türkiye’yi farklı bir noktaya koymak gerekir.
Türkiye’nin açık bir toplum olduğunu herkesin bilmesi gerekir
Barışçı bir şekilde şiddetin içinde olmayan her türlü gösteri, ifade, düşüncelerin açıklanması demokratik haktır
Bunu söylemekle de onur duyuyoruz
Şiddet vatandaşların hayatını rahatsız edici kuralları tanımayan, kilit noktaları rahatsız bir şekilde buralar sürekli bir şekilde şiddetle tutulmaya çalışılırsa buna da demokratik hak olarak bakılamaz,
Taksim’deki parkta insanların ne diyor diye kulak vermek de hepimizin görevidir
Bunun bu şekilde olacağına inanıyorum
Şiddetten uzak durmak gerekir. New York’ta da Berlin’de de şiddete müsaade etmezler
Uluslararası basına duyurmak isterim: Türkiye’de olup bitenler farklıdır. Temel hak ve özgürlükler talebiyle değil başka talebi olan insanların sesini duyurmak için Gezi’de eylemi vardır
Dün olduğu gibi şiddete başvuranlar da ayrı bir şeydir
Bunları ayırmamız gerekir
Kurallara herkesin uyması gerekir
Bunları dikkate almak ve dinlemek demokratik olgunluğun gereğidir
Parti liderlerinin görüşleri var. Ana muhalefet lideri ile görüştüm. Fikirlerini söyledi
Bütün siyasi partilerin başkanlarını bir araya toplamak zaman zaman olabilir
Ben bu noktada neticeye ne yardımcı oluyor buna bakarım
Bugünkü siyasi ortam içinde çok katkı sağlayacağı kanaatinde değilim
Bunun yerine liderlerle tek tek görüşüp fikirlerini alıp, neticede bunu görüştüğüm diğer liderlere de anlatarak daha faydalı olacağını düşünüyorum
Başbakan’la görüşmemde ana muhalefet partisinin düşüncelerini paylaşma ve aktarma fırsatı buldum
İlk günün bir karmaşası vardı. Başbakan yurtdışındaydı
Bugün niçin görüşüyor. Demek ki onların da görüşlerini öğrenmek için. Birinci elden öğrenmek için.
Bunlar güzel şeyler
Bunları hep demokratik olgunlukla aşacağız dedik. Bunlar zafiyet değil demokratik olgunluk
Herkes her şeyi söyleyebilir. Türkiye açık bir toplum. Türkiye’de olup bitenleri başkasının seyretmesi de normaldir. Kimi vardır ki iyi yayıncılık yapar kimi vardır ki yapmaz
Ortadoğu ülkelerinde bu tip olaylar olurken ne tip maliyetleri oldu değil mi?
Burada polisin elinde cop yok. Her polisin miğferinde numaraları yazılı. Gerçi bazısının yok o da soruşturuluyor
Türkiye’de farklı gazeteler de farklı farklı yansıtıyorlar değil mi?
Ben bir konuşma yaparım. Konuşmanın içinden öyle bir cümle alırsınız ki başka yere gider. Başbakan konuşur bir cümle alırsınız başka bir yere gider. Konuşmaların tamamına bakmak lazım
Bir ülkeyi kim yönetecek? Yolu da seçimdir. Millet iradesiyle sandıktan çıkar. Ama gelişmiş demokrasilerde ki biz de öyleyiz bunun ötesinde yapılacak şeyler var.
Barışçı bir şekilde insanlar görüşlerini ifade edebilir, yazabilir, çizebilir
Başbakan da ileri demokrasi derken o da bunları kastediyor
Buralarda niyetlerin en iyi şekilde görülmesi gerekir
Maalesef tabii ki yanlışları görmemiz lazım. Yanlışları biz yanlış olduk demezsek olgunluğumuza yakışmaz
İlk gün Gezi’de olup bitenler yanlıştı maalesef. Bunu İstanbul polisi de gördü.
Dün evvel gün davranışları nasıl farklı
Yanlışa da doğru diye ısrar ederseniz inandırıcılığınız gider
Bunu kendileri de gördü
O yüzden kendileri de şiddet olmayan bir gösteriyi ayırt ediyoruz dediler
İlk gün böyle olsaydı belki bu noktalara gelmezdi