Baro Başkanı’nın Van ile ilgili söylediklerinde eleştiri bile yoktu. Selam getirdiğini, Türkiye’nin konteyner kentlerde kalan kiracıların sorununu çözecek kadar büyük bir ülke olduğunu söyledi. Belki konuşmanın uzun sürmesine sinirlenmiş olabilir. Ama öyle sert bir tavır takındı ki daha önce hiçbir toplantıda olmayan bir gelişme yaşandı. Devlet protokolü var, yargı mensupları var. Böyle bir tabloyu hayatımda düşünemezdim ama yaşandı. Birdenbire parladı. Cumhurbaşkanı kolundan tutuyor, ‘Sakin ol’ diyor. Başbakan sakin olamıyor. ‘Yalan söylüyorsun’ diye bağırıyor. ‘Ben gidiyorum’ diye ayaklanıyor. Akıl alacak şey değil. Başbakan’ın sağlıklı bir ruh hali yok. Eleştiriye tahammülü yok. Artık bu ülkeyi yönetemez. Ortaya çıkan tablo, devlet yönetme ehliyetini kaybetmiş birinin davranışının topluma yansımasıdır. Başbakan’ın yaptığı aynı zamanda Cumhurbaşkanı’na saygısızlıktır. Çünkü Cumhurbaşkanı’nın bulunduğu bir ortamda yaşandı. Metin Bey de konuşmasına ‘Sayın Cumhurbaşkanım’ diyerek başladı ve Cumhurbaşkanı’na hitaben konuştu. Cumhurbaşkanı’nın bulunduğu bir ortamda, böyle bir tepki gösterilmesi devlet adabına da aykırı.”