Bu olay, ne ilk ne de maalesef son olmayacak…Bunu biz değil, DEV MADEN-SEN (Türkiye Devrimci Maden Arama ve İşletme İşçileri Sendikası) Genel Başkanı Çetin Uygur söylüyor.

Odatv, yılların sendikacısı ve madencilerin sorunlarını en iyi bilen isimlerden biri olan Çetin Uygur’u aradı.

Bakın; Çetin Uygur neler söyledi:

“Çok açık ve net söylemek gerekirse bu yaşananlara bir maden kazası demek mümkün değildir. Bunlar gerçek anlamıyla bir iş cinayetidir.

Özellikle 12 Eylül ile birlikte başlayan Türkiye’deki yeni politikaların, AKP’nin iktidar olmasıyla ciddi bir biçimde hızlandırdığı politikaların sonrasında özellikle madencilik sektöründe bu iş cinayeti diye tanımladığımız cinayetlerin önünü almak mümkün değildir.

Çünkü MÜSİAD başkanının söylediği sözü hatırlarsak; “bizim zamanımızda gerçek kapitalist, gerçek burjuva var oldu” dedi. AKP’nin arkasında 8 yılın içinde yeni bir sınıfın var olduğu, özellikle Türkiye’de zengin olan madensel yatakların tam bir talan halinde kullanıldığı, madenlerin üretiminde de ne bilimsel yöntemlerle üretme, ne de üretim sürecinde işçilerin sağlığı ve işçilerin güvenliği doğrultusunda kurallara uyulmadığını söylemek mümkündür.

TAŞERON UYGULAMASI CİNAYETLERE ÇAĞRIDIR

Zonguldak’ta yaşanan son olay, çok açık ve net bir şekilde, bundan önce Bursa ve Balıkesir’deki yaşananlarda olduğu gibi kömür işletmeleri denilen en büyük maden işletmesinde taşeron uygulamasına inildiği görülüyor. Taşeron uygulaması aynı zamanda alt taşeronlarda yükselen bir uygulama olarak başlatılması, bu ve benzeri iş cinayetlerine bir çağrı niteliğindedir.

İşin bir de ikinci boyutu vardır; bir yanda emeğin yoğun sömürüsü içinde işçiler, eğitimsiz olarak ocaklara sevk edilirken, bir diğer yanıyla da aynı anda çok farklı alanlarda çalışan taşeron işçilerinin çalışma süresi içindeki koordinasyonunun sağlanamaması kaçınılmaz olarak ölümlere, yaralanmalara ve kazalara neden olmaktadır.

Tek çözüm kamunun işçileri olarak çalışmalarını sağlamak ve taşeron uygulamasına son vermektir. Ama ne var ki AKP’nin üstlendiği politikalar gereği, tıpkı Bursa ve Balıkesir’de olduğu gibi işçilerin ölümleri ile birlikte, bu kararları hayata geçirme konusunda yetkilendirilmiş olan bakanlar hemen alana koşup kitlelerin tepkisini durdurmaya, önlemeye çalışma görevlerini yerine getirmektedirler. Bu yaşanan ilk değildir, son da olmayacak.

ZONGULDAK’TAKİ FACİA NASIL YAŞANDI

Yapılması gereken tek şey, işçilerin kendi örgütlükleri ile bu işletmelerdeki çalışma düzenlerini kendilerinin kontrolü altına almalarını sağlayabilecek bir mücadele içine girmeleri gerekmektedir. Bu sadece bir sendikal mücadele değil, aynı zamanda bir politik mücadele olarak da sürmek zorundadır. Tekel işçilerinin eylemi bunun yol göstericisi görevini taşıyordu. Bu yapılması gerekli olan tek çıkıştır. Bunun adımlarını atmadığımız sürece olaylar devam edecek.

Öğrendiğim kadarıyla son yaşanan olayda sürdürülen çalışmalarda, galerinin açılması sırasında dinamit kullanılmasının 20 dakika sonrasında grizu patlıyor. Bu demektir ki; galerinin açılmasında dinamitin atıldığı kayaçlar kopuyor, kayaçların arkasındaki kömür damarında daha önceden birikmiş olan metan gazı yayılmaya başlıyor ve bu yayılma 20 dakikayı bulunca muhtemeldir ki onu ateşleyecek olan elektrik veya benzeri bir şey ateşlemeyi sağlamış oluyor.

Bir işçi televizyon kanallarında şunu söylüyordu “Ben susuz çalışmam dedim beni işten attılar” ‘Susuz’dan kasıt şudur. O galerinin açılmasında kullanılan delici makineler taşı delerken toz çıkarır. Tozun çıkmaması için su verilir. Su havada toz oluşumunu engeller ve tozun işçilerin ciğerlerine gitmesi engellenmiş olur. Fakat su kullanıldığında ilerleme zayıflar. İlerleme zayıflayınca da taşeron firmanın geliri düşmüş olur. Bunun için işçiye susuz çalışmayı dayatmış. İşçi bunun kendisi için bir ölüm olduğunu bildiği için “susuz çalışmam” diyor ve işten atılıyor.

Genel olarak söylenecek tek şey, taşeron uygulamasına son vermek. Bu yapılmazsa bu olaylar devam edecektir. Taşeron uygulamasıyla çalışmakta olan farklı taşeronların farklı alanlarındaki işçilerinin aynı alanda çalışması her an ölümlü olayların ve yaralanmaların gündeme gelmesine sebep olur.”

Odatv.com