İşte Atalay’ın açıklamasından satır başları:

Yeni açılan havalimanı terminalinden hat temin edeceği iddiasıyla çok sayıda müşteriyi dolandırdığı iddiasıyla Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı bir soruşturma.

Bunun üzerine savcılık soruşturma başlatıyor ve soruşturma başlatıldığında Hacı Ali Hamurcu’nun ili terk ettiği anlaşılıyor. 7. ayın 17’sinde Tekirdağ’da yakalanıyor ve Kayseri’ye getiriliyor.

İfadeleri alınırken Kayseri Büyükşehir Belediyesi yetkilileri hakkında bazı iddialarda bulunuyor.

7. ayın 31’inde Kayseri Cumhuriyet Savcılığı İçişleri Bakanlığı’na bir yazı yazıyor. Bazı akaryakıt istasyonlarından haksız menfaat temini gibi iddialar üzerine ilgililer hakkında inceleme başlatılarak bunun başsavcılığa gönderilmesini talep ediyor.

Yani kişinin iddiaları ile ilgili savcılık hemen işlem başlatıyor ve bize yazıyor.

İçişleri Bakanlığı da savcılığın isteği doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak vali görüşünün bildirilmesi Kayseri Valiliği’nden isteniyor.

O zaman Vali vekili İbrahim Yurdakul imzalı. Tekrar bakanlığımıza bir yazı gönderiliyor.

BU BELGEYİ CHP  AÇIKLAMADI

O zamanki vali vekili şunu diyor: Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı ve diğer görevliler hakkında isnat olunan suçların tamamının rüşvet suçunu oluşturduğu ve mal bildiriminde bulunulmasının uygun olacağını belirterek bakanlığa bir yazı yazıyor. Bunu bakanlığımız aldığında Kayseri Valiliği’nin konuyla ilgili yazısı Bakanlığımız tarafından 9.3 tarihli yazısı ile Kayseri Cumhuriyet Savcılığı’na iletiyor. Bu belge yayınlanmadı şimdi. Bu arada önemli boşluk dolduran belge. Bu defa Kayseri Cumhuriyet Savcılığı 09.19. tarih ve numaralı yazısı rüşvet iddialı evrak üzerinden soruşturmanın başladığını ve diğer iddialar için ise İçişleri Bakanlığımızdan işlem yapılmasını talep ediyor.

“BELGELERİN İŞİNE GELEN KISMINI ALIYORLAR”

‘’Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı zaten ben rüşvetle ilgili işlem başlattım. Görevi ihmal ile ilgili iddia ile ilgili siz işlem başlatın’’ diyor yani.

Koskoca bir ana muhalefet partisi belgelerin işine gelen kısmını alıyor ve iftirayı ispatlamak için böyle bir oyuna başvuruyor. Buna tenezzül ediyor. Bu çok üzücü.
Bunların açıklanmayacağını mı sanıyorlar.

Bakanlığımız 10. ayın 4’ündeki bir yazıyla Kayseri Savcılığı’nın talebi doğrultusunda şikayet konularının tamamını kapsayacak şekilde ön araştırma yapılmasını ve sonuçların bildirilmesi isteyen yazı yazıyor Kayseri Valiliği’nden. Bunun üzerine Kayseri Valiliği bir vali yardımcısını konuyu araştırsın diye muhakkik olarak görevlendirmiş.

Muhakkik yazısında iddiaları doğrulayacak belge olmadığı sonucuna varılmıştır diyor.

Bunu da Kayseri Valiliği bize gönderiyor.

Bakanlığımız da muhakkikin bize gönderdiği görüş doğrultusunda görevliler hakkında inceleme yapılmasına gerek görülmediğine karar veriyor ve ön incelemeye gerek yoktur diyor.

12.12.2007’de de işleme konulmaması onayını da vermiş oluyor.

Tamamen hukuki bir süreç içinde bakanlığımızın rutin işlerinden biri olarak işleme alındı. İtiraz edilip edilmediğinin bildirilmesi de yine Kayseri Valiliğinden talep edildi. Kayseri Savcılığı da kararın usul ve yasalara uygun olduğunu, karara karşı itiraz yoluna gerek görülmediğini de bildiriyor.
İtiraz da yapılmadı.

“RÜŞVET İDDİASI”

Rüşvet iddiasıyla yapılan soruşturma sonucunda da Kayseri Savcılığı uzun süre araştırıyor. Hacı Ali Hamurcu’nun Emniyet ve Savcılık’taki ifadelerinin çelişki içerdiği de anlaşılıyor.

İddiaların kendisi tarafından gösterilen tanıklarca yalanlandığı da belirtiliyor.

Bu gerekçelerle Belediye Başkanı ve diğer görevliler hakkında kovuşturmaya gerek olmadığına karar veriliyor.
İdari ve yargı boyutunda işlemler titizlikle yürütülüyor.

“ÜZÜCÜ BİR CEHALET”

Kayseri Cumhuriyet Savcılığı’nın verdiği kovuşturmaya yer olmadığı kararı da itiraza açıktır. O tarihte Kayseri Valisi olan Osman Güneş’in de ismi burada zikrediliyor. Burada daha büyük bir cehalet sergileniyor. Üzücü bir cehalet. O tarihte Kayseri Valisi olan Güneş, İçişleri Bakanlığı’na müsteşar olarak atanıyor.
Kararnamenin adı geçen valiye tebliğ edilmesi ve bundan sonra kullanacağı 15 günlük süresi vardır.

Adı geçen valimiz ayrılmadıkça eski görevini de devam ettirir. Kayseri valiliğinden ayrılmadıkça valilik görevi de devam eder. Gelip yeni görevine başlayana kadar oradaki görevde tam yetkiyle görevini sürdürür.

4 Aralık 2007’de Güneş Valilik’ten öğleden sonra ayrılmıştır.

İşlerimizin yoğunluğu nedeniyle mehil kullanmadı ve geldi bakanlıktaki görevine başladı. Bu da benim isteğimdir.

“İBRETLİK BİR DURUM”

Ömrünü devlet memuru olan geçiren Kılıçdaroğlu’nun bunu bilmemesi imkansızdır. Bu ibretlik bir durumdur.

ATALAY'DAN KILIÇDAROĞLU’NA: “AYMAZ”

Burada üzüldüğümüz şu. Büyük bir Türkiye… Ve hiç incelemeden, çalışmadan, aralardan bir şeyler seçerek, bundan medet umarak, büyük bir ciddiyetsizlikle bunların gündeme getirilmesi üzüyor.

Bu ülkenin bir vatandaşı olarak söylüyorum, tam bir aymazlık.

Söyleyecek hiçbir şeyi yok, getirecek hiçbir teklifi yok, bu ülkeye getireceği hiçbir katkısı yok.

Kendisinin bilebileceği bir konu. Bir vali ne zaman kararnamesi çıkar, ne zaman ayrılır. Bunu bildiği halde milleti kandırması affedilecek şey değil.

"TAM BİR ÇARESİZLİK"

Bu tam bir telaş, tam bir çaresizlik ve polemiklerden medet umma. Kılıçdaroğlu’nun açıkladıklarına bakıyorsunuz. İfadeden söz konusu şahsın kendiliğinden masum bir şekilde polise gidip ifade verdiği anlaşılıyor. Halbuki bu yanlış.

Belli kısımlarını vermek yalancılıktır. Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından Hamurcu hakkında suç duyurusunda bulunulmuş ve ili terk edip kaçmış, başka bir ilde yakalanıyor.

Tutuklanmış, ceza almış ve cezaevinde…

Bu kişi ne demiş, şimdi nerede.. Bunlarla hiç ilgilenmiyor. Sanki valilik yazdı da bakanlık üzerine gitmedi diye bir hava yaratıldı. Rüşvet iddiaları hiçbir idari izne tabi olmadan cumhuriyet başsavcılıkları tarafından araştırılır ancak görevi ihmal gibi iddialarda bakanlığa yazarlar.

İbrahim Yurdakul’un Gaziantep’e tayininin çıkarıldığını söylemek iş bilmezliktir. Birinci sınıf il olan G.antep’e tayin edilmiştir Yurdakul. 29 Eylül 2007’de seçimden sonra bu kararname çıktı. Seçim nedeniyle geç çıktı biraz. Yaz kararnamesi ile belli bir yerde sürelerini doldurmuş olan mülki amirler başka yerlere atanırlar.

Bu çerçevede yaz kararnamesinde 400-500 kişilik kararname çıkar. Sanki sırf onun için kararname çıkarılmış gibi bir yorum içinde sunuldu. İhbar ve şikayetlerin dikkate alınmaması asla söz konusu değil.

AK PARTİLİ ÇOK BAŞKANI GÖREVDEN ALDIM

 AK Parti  çetelerin korkulu rüyasıdır. Türkiye çetelerden, mafyalardan temizlendi. Seçim öncesi benim bakanlığım dönemimde görevden aldığım belediye başkanlarının çoğunluğu AK Partilidir. 35-40 belediye başkanını geçen dönem görevden aldık.

Muhalefet bazı doğruları çarpıtmakta, görevini yapanlara çamur atıyor.Bu iftirayı atanları ibretle seyrediyoruz.

17 DEĞİL 50 KİŞİ VAR DOSYADA

Yapılan konuşmada TBMM ’dekinde Kılıçdaroğlu  şöyle diyor: Sonra Savcı Beyin adı İsmail Dalan bakanlığa yazıyor, adalet Bakanlığı’ndan izin istiyor. Ön inceleme sonunda Vali vekili diyor ki: Bahse konu olan bakanlık bizim bakanlığımızdır, Adalet Bakanlığı değil.

Yapılan soruşturma çerçevesinde 17 değil 50 kişi var. Özhaseki bizzat rezaleti ortaya çıkaran kişidir.

"BÜYÜK KIRMIZI DOSYADAN UYDURMA BELGELER ÇIKTI"

Bir toplantıyı yarım bırakarak geldim. Bilim ve Teknoloji Toplantısı devam ediyor. O kadar önemli şeyleri yarım bırakıp geldim. Nelerle uğraşıyoruz. Bu muhalefet de bunlarla uğraşıyor.

Türkiye’nin  2011 yılı bütçesi görüşülüyor. Bu senede işte başladı ve 26’sında da bütçenin son oturumu yapılacak. Türkiye’nin en önemli sorunları konuşuluyor.15 aralık 2010

Ana muhalefet partisi ne yapıyor. Büyük bir kırmızı dosya ile geldi, basına da bu gösteriliyor. Biz de düşünüyoruz ki ana muhalefet lideri politikalarını anlatacak diyoruz.

Onu yapmıyor. Büyük kırmızı dosyada uydurma, eksik evraklardan oluşan belgelerle geliyor. Türkiye’nin en önemli oturumunda ana muhalefet lideri bunları konuşuyor. Bu bir acizliktir. Türkiye böyle bir ana muhalefeti hak etmiyor.

SORULAR:

Başbakanımız Meclis’teki son konuşmasında da açıklamayı yaptı. Değişik tarihlerde 3 kez ifadesi alınmış. Yazılı sayfa sayısı farklı ama hepsi dosyasında…

O zamanki Vali Osman Güneş’in bize gönderdiği vali yardımcısının başkanlığındaki heyetin inceleme raporudur.

SİLAH YASA TASLAĞI

Meclise gönderdiğimiz bakanlık olarak geçen yıl gönderdiğimiz bir tasarı vardır. Onu inceleyin.
Onun dışında elde bir astarı yoktur. Bu tasarı komisyona gider, orada bir alt komisyona havale edilir.
Henüz komisyondan alt komisyona sunulan taslak yok. Sanki her şey sonuçlanmış değil.

Ayrıca basında yer alan 18 yaşa iniyor gibi her şey yanlış. Bizim gönderdiğimiz tasarıda böyle bir şey yok. 15 aralık 2010