Karayolu Trafik Ve Yol Güvenliği Araştırma Enstitüsü Başkanı İhsan Memiş, devletin Trafiğe ceza ve vergi gözüyle bakmakta olduğunu oysa iyileştirici ve eğitici yanına hiç bakmakta olduğunu belirterek acı tabloyu gözler önüne serdi.

Memiş, Enstitü'nün resmi setisinde yaptığı açıklamada çok çarpıcı rakamlara ve görüşlere yer verdi işte od görüş ve tüyler ürperten rakkamlar "                     
   "Son 27 yılda (1980-2006) Türkiye deki trafik kazalarında resmi raporlara göre 137.409 kişi ölmüş ve 6.886.118 kişide yaralanmıştır. Yaralananlarında daha sonra ortalama % 5'i yollarda, hastanelerde, evlerinde ölmektedir. Türkiye de olay sonrası yaralananların 30 gün takibi yapılmadığından, daha sonra ölenler resmi istatistiklere yansımamaktadır. Ayrıca trafikte yılda 100 lerce vurup kaçanlar olmaktadır. Bunlarında çoğu faili meçhul olmaktadır..Bunları da dahil edersek can kayıplarımız 274.000 kişiyi çok geçmektedir..  Ölen ve yaralanan bu kitlelerin 2/5' i, (0-14) yaş gurubu çocuklardır. Dünya Sağlık Örgütünce trafikteki insanlara yönelik tehdit-risk sıralama ortalaması 9.sırada olup, geri kalmış ülkelerde bu tehdidin 3.sıraya kadar yükselebileceği vurgulanmaktadır. Ancak, Türkiye'de bu cana ve mala yönelik tehdit 1. sıraya yükselmiştir. Yani Türkiye de ortalama her 7 kişiden bir kişi trafik kazasında ya ölmüş veya yaralanmıştır. Yaralılarında en az % 5'i daimi sakatlık ve % 15 İ de geçici sakatlık yaşamakta ve aileler yıllarca hukuki, ekonomik ve psikolojik mağduriyet yaşamaktadır.
      Trafik, canlı bir hayat olup, yaya, yolcu ve sürücü olarak herkesin tüm hayatını 24 saat düzenlemektedir. Bu düzenlemenin ve bilinçlenmenin birinci derecede yapılmaması  halinde de insan hayatına aşırı bir tehdit oluşturmaktadır. Trafik bu derinliği ile teorik değil, daha çok uygulamadır. Resmi değil,  daha çok  sivildir. Ancak, Türkiye de trafik 84 yıldan beri DEVLETLEŞTİRİLMİŞ , sivil hayata ve onun örgütlenmesine  destek ve imkan  verilmemiş, bilinçlendirme yapılmamıştır. Enstitümüzün 4806 araç sürücüsü üzerinde yapmış olduğu 8 aylık anket sonucunda %36 sının trafik hukuku, trafik bilgisi ve kültüründen  tamamen yoksun oldukları ortaya çıkmıştır. Bunların olabilmemesi için yıllık bütçesine (1 YTL) dahi konulmamıştır. Hep vergi-ceza mantığından bakılmıştır. Trafikte kamuda bilhassa İçişleri Bakanlığında  meslekte daimi  ihtisaslaşmaya-uzmanlaşmaya ve  kadroya gidilmemiş, sürekli başka branşlarla değiştirilmektedir. Trafik ve yol güvenliğinde yetkiler birçok kamu ve üniversite  kuruluşuna gereksiz yere  bölünmüştür. Yani icraat yapanlardan çok yapmayanların zaman israfı ile mevcut kurul devam  etmektedir. Çözüm üretmekten çok bürokrasi ve yetersizlik üretir hale gelmişlerdir.   Temelden  (0-14) yaş gurubuna  trafik bilinçlenmesini verecek kadrolu öğretmenlerimiz dahi yoktur. Karayollarında çok şeritli bölünmüş yolların yapımı 50 yıl gecikirken, ortalama yaz ve kış şartlarında yol hataları %5-%10 arasında olması gerekmektedir. Ancak, resmi raporlarda %1 ila  0,5 olarak gösterilmeye devam edilmektedir. Kaza yerine ambulans gönderme  Türkiye  ortalaması en iyimser yaklaşımla (köy+kent ortalaması)  30-60 dakika olduğundan ölü sayıları da katlayarak yükselmektedir.. Yani yılda yaklaşık 10 bin kişinin öldüğü bu ülkede çok yetkili var, ancak sorumlu hiç yoktur. Bu terörden hep sürücüler ve yayalar sorumlu tutulurken, kanunda yetki verilenler sorumlu tutulmamaktadır.  İşte bu bağlamda kurmuş olduğumuz " Karayolu Trafik ve Yol Güvenliği Araştırma Enstitüsü" nün yayın organı olan web sitesi,  trafikte kamu ve özel kuruluşların teori ve uygulamada  eksiklerini vurgulayacak ve yanlışlarını da yapıcı yönde eleştirecek ve bu çerçevede çözüm yollarını da araştırıp söyleyecektir.  Trafikte, üç ana unsur'un (insan, araç, yol) açılımı olan mühendislik (yol), trafik hukuku, trafik eğitimi, denetimi, ilk ve acil yardım, insan hakları ve trafik istatistikleri konularında  araştırmaları yayımlayacak ve projelerde üretecektir.
     Enstitümüz'ün  Web sitesi, tamamen bağımsız ve tarafsız objektif kriterleri esas alacak, siyasi veya ticari duruşu kesinlikle olmayan bir yayın  kuruluşudur. Yayımladığı  bilgi, belge ve raporları ile kamu, özel, üniversiteler, STK ile TV ve gazetelere de toplumsal bilinçlenme için yardımcı olacaktır. Ayrıca topluma danışmanlık hizmeti de verecektir.Çünkü, günde yaz mevsimi hariç ortalama 20 kişinin trafik kazalarında ölmesi başta TBMM, hükümetler ,  yargı organları, kamu otoritesi olmak üzere hepimizi sorumlu tutmaktadır.
Sitemizin ve çalışmalarımızın  trafikte  kamu , özel sektör, üniversiteler, siyasi partiler, STK ve gerçek kişiler tarafından başyazı, yerli ve yabancı çeviriler, makaleler, raporlar ve çarpıcı istatistiki bilgilerle yalnızca protokollerde ve sözde değil, özde desteklenerek kamu oyunun aydınlatılması, bilinçlendirilmesi ,böylece bilginin paylaşılmasına, trafik kültürünün tabana yayılmasına,kamu otoritesinin yanlış ve eksikliklerinin düzeltilmesi daha etkili çözümlerin hızla hayata geçirilmesine destek vermelerini  dileriz."