Beşir Atalay " Tabutlarının üzerine zorla örgüt bayrakları örtenlerin, cenazeleri propaganda vesilesine dönüştürmeye çalışanların ailelerden aldığı ’Cenazelerimize, acılarımıza artık karışmayın’ cevabı bizim vicdanımızı rahatlatan önemli bir noktadır" dedi.

Olayın ivedilikle aydınlatılması ve hukukun gereğinin eksiksiz olarak yerine getirilmesi konusundaki hassasiyetini vurgulayan Beşir Atalay, "Olayın hemen ardından gerekli idari ve adli tahkikata başlandı. Buradan bir kez daha altını çizmek istiyorum; Hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde hareket edilecek, olayla ilgili tüm soru işaretleri aydınlığa kavuşturulacaktır. Adli ve idari soruşturmalarda bu çerçevede sürdürülmektedir.

Genelkurmay Başkanlığı’nın da oldukça şeffaf bir tutum izlediğini ve dürüstçe olup bitenleri anlattığını görüyoruz. Bu Türkiye için önemlidir. Devletin vatandaşı bilerek bombaladığı yönündeki suçlayıcı beyanları bir kez daha reddediyor, bu yönde yorum ve beyanlarda bulunanları aklıselime davet ediyorum. Olayın hemen ardından yapılan haksız benzetmeler, ithamlar ve yanlış haberler olayın açığa çıkmasına hizmet etmemektedir. Bugün kendisiyle hesaplaşan bir Türkiye var. Biz terörle mücadele ediyoruz. Ama bunu yaparken bile öldüren değil yaşatan olmak istiyoruz" dedi.

'TERÖRLE MÜCADELE İLKEMİZ ÖLDÜREN DEĞİL YAŞATAN'

"Size tabi bu operasyonlarla alakalı bir takım bilgiler vereceğim. 12 Temmuz'dan itibaren hava harekatından gelen istihbaratlar süzgeçten geçirilmekte daha sonra operasyonlar yapılmaktadır. Genelkurmay'dan yapılan açıklamada, ayrıntılı izahata yer verilmiştir. Bu açıklamada yer alan değerlendirmeler bugünde geçerliliğini sürdürmektedir. Genelkurmay'ın tamamen şeffaf bir tutum izlediğini ve dürüstçe olanları anlattığını görüyoruz, Genelkurmay Başkanlığının açıklamalarından aldığım bilgiler çerçevesinde, İHA istihbarat kaynaklarımızdan biridir. Tespit edilen görüntülerin ilgili birimlerce analizi yapılmakta ve uygun vasıtalar ile ateş altına alınmaktadır."

"28 Aralık gecesi 4 defa aydınlatma yol güzergahına atılmış. Ancak grubun yoluna aynı şekilde devam etmesi nedeniyle ateş altına alınmışlardır. Terörist olmayan kişilerin Sinat Haftanin bölgesine girmesi güç olması nedeniyle, ayrıca alınan istihbarat raporları doğrultusunda teröristlerin toplanmakta olduğu bilgisi, ayrıca telsiz konuşmalarındaki artış, daha önce bu kadar kalabalık grup kaçakçının olmaması, geçmişte Aktepe, Hantepe ve Çukurca'da alınan acı tecrübeler neticesiyle topçuyla ateş açılmasına ve sonuç alınmazsa savaş uçaklarıyla vurulmasına karar verilmiştir."

"Burada Başbakanımızın da belirttiği üzere, devletin vatandaşlarını öldürdüğü ithamlarını reddediyoruz. Bugün Türkiye farklı bir Türkiye. Bugün şeffaflık var. Bugün kendisiyle hesaplaşan, kendisi adına işlenen faili meçhulleri araştıran bir Türkiye var. Terörle mücadele ilkemiz bile öldüren değil yaşatandır. Devlet eski kodlarını değiştirdi. Devlet terör olmasın diye çabalıyor."

ULUDERE KAYMAKAMINA YAPILAN SALDIRI

Bölgeye yaptıkları ziyaret sırasında köylülere misafirperverliklerinden dolayı teşekkür eden Beşir Atalay, "Kaymakamımıza gösterilen o tepkide Uludereli ve o köylü vatandaşlarımızın hiçbiri yoktur. Cizre’den Şırnak’tan getirilen organize edilen militanlar bunu yapmıştır. Ve o olaydan sonra da köylü o alanı terk etmiştir.

Biz onlara teselli ve taziyeye gittik, o köylüler bize kaymakam ile ilgili üzüntülerini iletip durdular. Bu Meclis’in içinde bugün üye olarak bulunan birisi bize oradan tehdit savuruyor. "Bakan gelmesin, burada halk silahlı sakın buralara gelmesin" diyor. Bu bir şanssızlıktır. Devlet her yere gider. Ve hepsine gittik, o köylerin, kasabaların hepsine ben gittim. Kimse böyle haddini bilmeden böyle sözleri de bir milletvekili söylemesin" dedi.

"Dün yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında Uludere’de yaşananlar geniş bir biçimde ele alındığını ifade eden Atalay sözlerine şöyle devam etti ; "Hükümetimiz hayatını kaybeden vatandaşlarımızın aileleri geride kalan yakınları için elinden geleni yapacaktır.

Gelecek hafta bölgeye tekrar arkadaşlarımla beraber gideceğim. Bu yöndeki çalışmaların süratle tamamlanmasını bizzat ben takip edeceğim. Bu kapsamda tazminat dahil diğer konularda çalışıyoruz. O aileler o evlatlar bizim evlatlarımızdır. Bir yandan yaralarımızı sararken diğer yandan gerekli soruşturmayı neticelendireceğiz. Bu bizim en büyük vicdani sorumluluğumuzdur. Yitirilen evlatlarımızın tabutlarının üzerine zorla örgüt bayrakları örtenlerin, cenazeleri propaganda vesilesine dönüştürmeye çalışanların ailelerden aldığı ’Cenazelerimize, acılarımıza artık karışmayın’ cevabı bizim vicdanımızı rahatlatan önemli bir noktadır. Ve o noktada valimiz onların istediği kargaşa ortamı oluşmaması için elinden geleni yapmıştır" dedi.

"HİÇBİR YER TERÖR ÖRGÜTÜ İÇİN GÜVENLİ DEĞİLDİR"

Aralıksız yapılan operasyonlarla terör örgütüne ağır bir zarar verildiğini söyleyen Beşir Atalay, "Şuan hiçbir yer terör örgütü için güvenli değildir. Operasyonlar devam edecektir. Ama demokratikleşme adımlarımızda devam edecek. Vatandaşımızın haklarını genişletme çalışmalarımız da devam edecek. Bu çerçevede yeni anayasa çalışmaları birinci önceliğimizdir" dedi.