Erdemli, “Sayın Evren'in ‘Cumhuriyet'in temsili diye Fethullah Gülen kravat takmaz.' sözü büyük bir talihsizliktir. Müvekkilim hiçbir zaman Cumhuriyet'in karşısında olmamış, bilakis destekçisi olmuştur.” dedi.
Orhan Erdemli, Evren'in Kanal D televizyonunda canlı olarak yayınlanan ‘Genç Bakış’ programındaki sözlerine ilişkin yazılı açıklamada bulundu. Evren'in iddialarının asılsız ve mesnetsiz olduğunu vurgulayan Erdemli, açıklamasında Evren'in “İki profesörün Fethullah Gülen adına kendisini ziyarete geldiğini, rüşvet olarak yanlarında bir saat getirdiklerini” söylediğini hatırlatarak, “Müvekkilimi rüşvet gönderen bir kişi durumuna düşürmüş; ancak bu iki kişinin adını açıklamayacağını söylemiştir. Müvekkilim hayatı boyunca ne bir kişiye rüşvet vermiş ne de göndermiştir. Bilindiği üzere, her müddeinin iddiasını ispat yükümü altında olduğu evrensel bir hukuk kuralıdır. Sayın Evren, bu kişilerin kim olduğunu, Gülen'le ne gibi bir ilgisi olduğunu açıklamak ve ispatlamak zorundadır. Aksi takdirde, mesnetsiz beyanlarla kişileri töhmet altında bıraktığı şeklindeki kamuoyu yargısından kurtulamayacaktır.” ifadelerine yer verdi.
Evren'in, müvekkili Gülen'in ‘Cumhuriyet'in temsili diye kravat takmadığı, kravat takma şartı koyduğu için Kenan Evren'le görüşmeye gitmediği' şeklindeki beyanlarının her yönüyle gerçeklere aykırı olduğunu ifade eden Avukat Erdemli, şunları söyledi: “Bir kere, kravatın Cumhuriyet'in simgesi olduğu iddiası, hiçbir mesnedi olmayan bir varsayımdır. Eğer öyle olsa, bugün sokaklarda kravatsız gezen milyonları Cumhuriyet düşmanı ilan etmekten başka çare kalmazdı. Sayın Evren, ‘Fethullah Gülen'in İzmir'de müftü iken, devlet memuru iken dahi kravat takmadığı' yönündeki yönlendirme soru üzerine, hiçbir zaman takmadığını söylemiştir. Oysa müvekkilim, hiçbir zaman müftülük yapmadığı gibi, kravatlı fotoğrafları bugüne değin onlarca belki yüzlerce defa medyada yer almıştır. Müvekkilimin arkadaşları ile çekilen fotoğraflarına bakıldığında, yanındaki kişilerin de hep kravatlı olduğu görülecektir. Bu durum, Sayın Evren'in beyanlarının asılsız ve mesnetsiz olduğunu ortaya koymaktadır.”
Asıl cumhuriyet karşıtlığı; darbeleri övmektir
Kenan Evren'in ‘Biz onu 12 Eylül döneminde mahkemeye verdik. İzmir'de Sıkıyönetim Mahkemesi'ne gitti ve orada beraat etti. Ne yapalım, hakimler beraat ettirdi.' şeklindeki sözlerinin de gerçeği yansıtmadığına dikkat çeken Erdemli, “Üzülerek belirtmeliyiz ki, Sayın Evren'i artık hafızasının yanılttığı anlaşılmaktadır. 12 Eylül döneminde müvekkilim İzmir Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargılanmamıştır.” dedi. Erdemli, Gülen hakkında 1986 yılında soruşturma yürütüldüğü ve mahkemenin takipsizlik kararı verdiğini hatırlattı. Kenan Evren'in “Fethullah Gülen'in okullarında Atatürk resimleri olduğu, her şeyin bulunduğu bu okulların güzel olduğu; ancak asıl ‘melanetin’ dışarıda yapıldığı” sözlerine de sert tepki gösteren avukat Erdemli, şöyle devam etti: “Gerçekte müvekkilimin hiçbir okulu olmadığı kamuoyu tarafından bilinmektedir. Hal böyle iken, müvekkilime nispet edilen özel okullarda bugüne değin hiçbir şekilde böyle bir suçla karşılaşılmamış olması takdire şayan değil midir? Evren'in her zaman başarıları ile anılan bu okullar için sarf ettiği sözlerin hiçbir dayanağı bulunmamaktadır. ‘Melanet' kelimesini sokakta duyduğumuzda haya etmekte ve yüzümüz kızarmaktadır. Acaba, ülkemizde en yüksek makamlarda bulunmuş bir kişi, bu ifadeyi nasıl sarf edebilmiştir?”
Avukan Erdemli’nin açıklamasında ayrıca, Kenan Evren'in konuşmasında darbeleri övdüğü gerekçesi ile İzmir Barosu'ndan bir grup avukatın Muğla Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduğu hatırlatıldı. Açıklamada şunlar kaydedildi: “Suç duyurusu haberi basında yer almıştır. Esasen bu suç duyurusu, Sayın Evren'in büyük çelişkisini kamuoyunun gözleri önüne sermiştir. O da şudur: İddia gerçeğe aykırı olduğu halde kravat takmamak mı Cumhuriyet karşıtlığıdır, Cumhuriyetimizin istikrarı önünde engeldir? Yoksa darbeleri övmek, desteklemek, tekrarını arzulamak mı?”(ZAMAN)