Hiç bir sınır tanımayan düşmanca tahriklerin artık Türk milletinin sabrını taşırma noktasına dayandığını kaydeden Bahçeli, bu tahriklerin sürmesi ve devletin gidişatını durduracak etkili tedbirler almakta zaaf göstermesinin Türkiye'ye faturasının çok ağır olacağını, bunun bir bölünme sürecini ortaya çıkaracağını diye getirdi. Türkiye'nin bir oyunla karşı karşıya olduğunu söyleyen Bahçeli, bu oyunun ancak milletin topyekün gayretiyle boşa çıkacağına işaret etti. Bugün yaşanan ağır bunalımın birinci derece sorumlusunun siyasi iktidarı elinde bulunduran AK Parti Hükümeti olduğunu savunun Bahçeli, "Başbakan Erdoğan ve AK Parti yönetimi tarih ve millet önünde çok ağır bir vebal altındadır. Ancak hükümet, ne acıdır ki hala gaflet uykusundadır. Türkiye yangın yerine çevrilirken, hükümet sessiz ve tepkisiz kalmakta, acz içinde kıvranmaktadır" dedi.

Bahçeli, hükümet üyelerinin "AB'den başka bir şart gelirse döner gideriz" açıklamasını da eleştirdi. Bahçeli, "Bu beyan, kuru gürültü ve ucuz kahramanlıktan başka hiçbir anlam ifade etmemektedir. Başbakan bu konuda da tribünlere oynamaktadır. AK Parti'nin AB boyunduruğundan kurtulması, bunun için ilkeli bir duruş sergilemesi esasen eşyanın tabiatına aykırıdır" şeklinde konuştu. Türkiye'nin çok ağır bir bunalımdan geçtiğini ve kan kaybettiğini söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:

"Milli birliğimiz ve kardeşliğimiz bugün çok ciddi bir tehdit altındadır. Türkiye'nin etnik kutuplaşmalara ve kanlı bir kardeş kavgasına sürüklenmesini amaçlayan hain tahrikler karşısında Türk milleti bir bütün olarak ayağa kalkmak zorundadır. Gün milli birlik ve dayanışma ruhuyla bir gönül seferberliği başlatmak günüdür. Türk milleti ortak akıl ve sağduyuyla bu badireyi de atlatacaktır. Etnik farklılıkları bir ilah gibi kullanarak, Türkiye'yi bölmeye çalışanlar mutlaka hüsrana uğrayacaktır."

HALKA VE ÜLCÜLERE SAĞDUYU ÇAĞRISI

Yaşanan olaylar karşısında halkın galeyana gelmemesinin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Bahçeli, "Ancak, Türkiye üzerinden oynana oyunun amacı çok iyi anlaşılmalıdır. Kan ve nefretten beslenen gözü dönmüş hainler, Türk milletini kanlı bir hesaplaşmaya, bir kardeş kavgasına çekmeye çalışmaktadır. Bu bakımdan bu hainlerin iç savaş kışkırtmalarına alet olmamak vatanseverliğin bir gereği olarak görülmelidir. Bu tahrikler karşısında aziz milletimiz sağduyu ile hareket ederek soğukkanlığını korumalı ve bu tuzağa düşmemelidir. Bu hainlerle mücadele güvenlik güçlerimizce yapılacaktır. Devlet buna muktedirdir. Dün de böyleydi, bugün de böyle, yarın da böyle olacak. Özellikle ülkücü kardeşlerimiz bu konuda her zamandan daha fazla dikkatli olmak zorundadır. MHP'ye yönelik saldırılar tahammül sınırlarını zorlayan çok tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Bütün bunlara rağmen bu nazik dönemde ülkücü camianın en önemli görevi, Türk milliyetçilerini sokağa çekmek için yapılan tahrikleri boşa çıkartmaktır. Yolu sadece iktidar yolu olacaktır. Türk milliyetçilerine kanlı bir kardeş kavgasının tarafı ve kurbanı haline getirmeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir."

Bahçeli, teröristlere ise şu uyarıda bulundu:

"Bizler Türkiye'de bir kardeş kavgasına geçit vermemeye, öfkemizi sokağa taşımamaya sonuna kadar kararlıyız. Ancak, şunu biran için bile unutmayın ki, Türk milliyetçileri ve ülkücü gençlik buradadır ve Türk Devleti'nin ve büyüt Türk milletinin geleceğini kurtarmak için bir bedel ödenmesi zaruri ve kaçınılmaz kılacak bir noktaya gelinirse, bunun gereğini yapmaya da hazır ve kararlıdır. Türkiye Irak değildir, Irak'taki Peşmergeler'e özenen bedbahtlar, bu aziz vatanın sokakta bulunmadığını ve sokağa teslim edilmeyeceğini vakit çok geçmeden artık anlamalıdır."

Bahçeli, bir soru üzerine de Hizb-ut Tahrir eylemlerinin iyi anlaşılması gerektiğini belirterek, bunun bir oyun olduğunu söyledi.