Türkiye'de çocukların yetiştirilmesinden sorumlu olan bir bakan işlenen suçu bizi ilgilendirmez diye üzerinden attı.
Muhalefet partisi Meclis’teki olayı Anayasa Mahkemesi’ne götürdü. Umut ederiz ki Türkiye’de meşru yol ne ise Anayasa Mahkemesi o yolda karar verecektir. Hukuk devletinde Anayasa ve yasalar ne diyorsa o yapılır.
Ne zaman seçim yapılacağına ilişin açıklama kamuoyuna duyurulmuş. 4 Kasım’da seçim var. 6 aylık süreç kaldı. En erken seçim olsa dahi 3 aydan önce olmaz. Başbakan da bu süreç işlemeden önce de 25 yaş aday olabilir imkanı tanınması halinde seçimin erkene alabileceği açıkladı.
Türkiye’de ortada bir gerginlik yoktu. Türkiye’de ekonomi yürüyor. Yatırımlar var işler her zamankinden çok daha iyi şekilde. İfade edilen şeyler gerçekten Türkiye’yi germeye yeter bir olay mıdır.
Şanlıurfa’daki geceyle ilgili çocukların öğrenci olup olmadığı belli değil. Bunu düzenleyenlerin herhangi bir kurumla bağlantısı yoktur. Özel bir kurumdur. Tertiplenen gösteri gece yapıldı ise de zaten okulla alakası yoktur.
Geçmişte Danimarka’da Peygamberimize hakaret içeren karikatür sonrasında toplumda sıkıntılar doğmuştur. Peygamber efendimizin doğum günü için de Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu tür etkinliklerin yapılmasında fayda olduğu ifade edilmiştir.
Burada yapılanlar ın Milli Eğitim’le bir alakası yok. Bir eğitim kurumunda yapılsa her türlü sorumluluğu üstlenirim anacak bunun bizimle alakası yok.
Peki sen orda ne yapıyorsun demezler mi sen bir milli eğitim bakanı değilmisin? Bu ülkenin yasalarına göre görev yapmıyormusun öyleyse azmettiriçcisin dermer adama böyle sıyrılamazsınız
O coçuklara bunun böyle olmadığını doğruyu eğriyi öğretesiniz diye okullara gönderiyorlar bunca insan eğer laik eğitim vermiyorsanız ve bunu beceremiyorsanız orada da durmaya hakkınız yok,.
Milli eğitimi milli öğütüm bakanlığı haline getirenler sizler değilmisiniz. Bura da esas suçlu butür olayları görmezlikten gelen millieğitimdir ve sizlerde buna bile bile göz yumdunuz. Şimdide bizi ilgilendirmez diye o körpe çocukları ve ailelerini öne sürerek arkaya kaçıyorsunuz. Siz hiç birşeysiniz