Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
39,4509
EURO
45,5789
IMKB
9.340,000
ALTIN
4.287,580
 
Hava Durumu ANKARA
11 / 25 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
BAYKAL:"BAŞBAKAN'IN DİLİ ARGO DEĞİL, KABA, SALDIRGAN"
BAYKAL: BAŞBAKAN IN DİLİ ARGO DEĞİL, KABA, SALDIRGAN
 
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın üslubunun altında, "kültürel kimliği, ruhsal tedirginliği ve ruhsal bunalımının yattığını" öne sürerek, "Kullanılan dil, argo da değil. Bu, kaba, saldırgan, karşısındakini küçümseyen bir dildir" dedi.
 
14.2.2006 - 17:10
     Deniz Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında, Erdoğan’ın Mersin’de bir çiftçiye söylediği sözleri eleştirdi.
      Baykal, Erdoğan’ın, "70 milyon insanın izlediğinde yüreğinin ezildiği, üzüntü duyduğu" bir yaklaşım sergilediğini savundu.
      Erdoğan’ın, sık sık toplumun değişik kesimlerine karşı kullandığı üslubu, zaman zaman "yadırgadıklarını ve ayıpladıklarını" ifade eden Baykal, Erdoğan’ın, "bu üslubunu kullanmakta kararlı olduğunu" söyledi. Baykal, "Bunun altında Başbakan’ın kültürel kimliği, ruhsal tedirginliği, ruhsal bunalımı yatıyor. Başbakan’ın iktidarı taşımakta, hazmetmekte ortaya çıkan güçlüğü; zorlanması yatıyor" diye konuştu.
      Baykal, Başbakan’a destek vermek isteyen çevrelerin, "Bu, halkın dili" şeklinde değerlendirme yapmasını eleştirerek, halkın dilinin bu olmadığını söyledi. Baykal, halkın dilinin Yunus Emre, terbiye, nezaket ve alçakgönüllülük dili olduğunu dile getirdi.
     
     "BU, ARGO DA DEĞİL"

      "Kullanılan dilin argo da olmadığını" ifade eden Baykal, "Bu, kaba bir dildir; saldırgan, karşısındakini küçümseyen bir dildir. Bizim kültürümüze, ahlakımıza, toplumumuza yakışmayan, kısmen küfre kaçan, küfür imaları içeren bir dildir. Sayın Başbakan, üç nokta ile başladı, kendisine şikayetini söyleyen bir vatandaşın anasına kadar işi uzattı" dedi.
      Baykal, Başbakan’ın bu üslubu, "garip, gurabaya karşı kullandığını; büyük işadamlarına, patronlara, Bush’a, Chirac’a karşı kullanmadığını" ifade etti.
      Baykal, Başbakan’ın, "yakışıksız üslubunu" geçiştiremeyeceğini ifade ederek, önce milletten, daha sonra o çiftçiden ve annesinden özür dilemesini istedi.
      Bugünün 14 Şubat Sevgililer Günü olduğuna işaret eden Baykal, Erdoğan’ın bugünün hatırına, "tepeden bakan, küçümseyen alışkanlığından" vazgeçip, özür dileme alicenaplığını göstermesi gerektiğini söyledi.
      Baykal, Mersin’de, çiftçinin durumunun dile getirilmek istendiğini; çiftçinin kızgın olduğunu; sorunların görmezden gelinemeyeceğini belirtti.
      Erdoğan’ın, çiftçi ile konuşmasında, "Çiftçiye ne verdik biliyor musunuz?" dediğini anımsatan Baykal, tarıma verilen desteklerin kaldırıldığını, yüzde 1’in altında tarımsal destekle 30 milyon çiftçinin idare edilmek istendiğini söyledi.
      "Ne verdin Sayın Başbakan?" diye soran Baykal, "İnşallah, Mersin’de çiftçinin çıkışı, Başbakan’ın köylüye bakışını değiştirecektir, değiştirmelidir" dedi.
      Isparta’da, yolsuzluk yapıldığına dair yayınlar yapan gazetecilerin dövüldüğünü, bunun, ilkel bir zihniyeti ortaya koyduğunu ifade eden Baykal, bu konuda basının daha etkin bir tavır koyması gerektiğini kaydetti.
      Baykal, AK Parti yöneticisi bir kişinin, Hatay’da, yerel yönetici ile ihale taksimatı yaptığını iddia ederek, Türkiye’nin her yerinde bunların olduğunu savundu.
      Baykal, siyasi yetkilerini, ilişkilerini, gücünü kendi özel çıkarı için kullandığı yönünde tek bir somut örneğin ortaya konulması durumunda, 30 yıllık siyasi yaşamına nokta koymaya hazır olduğunu söyledi.
      Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’de "tam bir vergi zulmü, dayatması yaşandığını" savundu.
      Kendisini dün İstanbul’dan telefonla arayan bir taksi şoförünün 850 milyon lira gelir gösterdiğini, 2 milyar liranın altındaki beyanların, kabul edilmediği gerekçesiyle beyannamesinin reddedildiğini anlattığını söyledi. Baykal, taksi şoförünün, "Geceleri gaspçılardan kaçıyoruz, gündüz de Unakıtan’ın gaspçılarına mı yakalanacağız?" diye yakındığını anlattı.
      Konuşmasında mal varlığı tartışmalarına değinen Baykal, bir süreden beri partisine ve kendisine yönelik "planlı ve kapsamlı saldırılarda bulunulduğunu" ifade etti.
      Bankadaki parası ve malvarlığıyla ilgili olarak gündeme getirilen bazı iddialara ilişkin gerekli açıklamaları yaptığı kaydeden Baykal, "Hükümet’in, Hükümet mensuplarının, bu konulardaki şaibeler, yolsuzluk iddialarıyla ilgili olarak konumları, durumları, kamuoyunun ilgi konusu haline dönüşmüşken, nasıl yaparız da bunu bambaşka bir konuya çekeriz anlayışı içinde CHP’nin Genel Başkanı hedef seçilmek istenmiştir" diye konuştu.
      Baykal, kişisel mal varlığıyla ilgili açıklamasının ardından Antalya Zeytinköy’de 1987 yılında aldığı 24 dönümlük hisseli araziyle ilgili "bir büyük heyecan yaratılmak istendiğini" söyledi.
      Söz konusu araziyi, siyasi yasaklı olduğu dönemde aldığını anlatan Baykal, aradan geçen 19 yıllık sürede, bu arazinin bugün iki ayrı parselden oluşan 5 dönümlük imarlı bir arsaya kısmen dönüştüğünü belirtti.
      Bu sürece kendisinin bir etkisi, katkısı olup olmadığı sorusunun haklı bir soru olduğunu ve incelenmesi, araştırılması gerektiğini belirten Baykal, kendisinin de bu konuda herkese olanak tanıdığını söyledi.
      Alındıktan 4 yıl sonra 1991’de DYP’li belediyenin araziden yol geçirme kararı aldığını, 1994 yılında yine DYP’li belediye döneminde imar planı uygulamalarının gerçekleştirildiğini anlatan Baykal, 1997 yılında da ANAP’lı belediye döneminde bazı adımlar atıldığını kaydetti.
     
     "SÖYLEDİĞİNİ KANITLA"

      DSP’li belediye döneminde, 2000 yılı Şubat ayında araziyle ilgili olarak parselasyon yapıldığını belirten Baykal, dönemin belediye başkanının, 2004 yılında CHP’den aday olup seçilmesiyle ilgili olarak bazı imalarda bulunulduğunu söyledi.
      Baykal, "Açıktan söyleseler mesele yok, söylemiyorlar da... Ama ima etme anlayışı içine giriyorlar, ’Artık siz anlayın’ demeye getiriyorlar. Yahu devlet elinde, belediye, tapu bütün soruşturma olanakları elinde. Git bir bak kardeşim, bir küçük nokta yakala, görelim" diye konuştu.
      DSP’nin 2000 yılında iktidarda olduğuna, CHP’nin parlamento dışında, kendisinin ise genel başkanlıktan istifa etmiş durumda bulunduğuna dikkati çeken Baykal, "(Şubat 2000’de o zamanki DSP’li belediye başkanı ile sen 2004 yılında belediye başkanı pazarlığı yapmış olmalısın) iddiası var. Şu gülünçlüğe, perişanlığa bakın. Hiç vicdan yok mu sizde? Hiç hak, adalet duygusu yok mu? Söylediğini kanıtla, yapılmış özel bir muamele var ise göster, kanıtla. Var mı bir şey?" dedi.
      Baykal, bu olayın, belediyecilik açısından hiçbir hukuk, yönetmelik, yasa ihlali içermeyen, pırıl pırıl tertemiz bir imar dosyası olduğunu herkesin bilmesi gerektiğini söyledi.
     
     "DÜRÜSTLÜĞE YAKIŞMAZ"

      Türkiye’de bir siyasi kirlenme yaşandığını ve bu sorunun çözümlenmesinin toplumsal bir talep olduğunu belirten Baykal, şöyle devam etti:
      "Herkes, hepimiz hesabımızı vermeliyiz. Varsa bir yanlışlık ortaya çıkmalıdır. Ama arayıp da yanlış bulamadıysanız, somut bir bulgu yoksa, o zaman sizin göreviniz, bunu dürüstçe ortaya koymaktır.
      Arayıp da bulamadığınız şeyi varmış gibi göstermek dürüstlüğe yakışmaz. Ben dürüstlük konusunda iddialı bir siyaset adamıyım.
      Hepimiz böyle olmak zorundayız.
      Bu konularda çeşitli imtihanlardan geçmişiz. 12 Eylül döneminde 7 yıl siyasi haklarımızdan yoksun kaldık. 12 Eylül yönetimi, bizim bütün maddi, mali ilişkilerimizi, varlığımızı inceledi soruşturdu.
      Arkasından Özal dönemi geldi. Özal ile çok sert tartışmalarımız oldu.
      O tartışmaların içerisinden geçerken aynı işlemin Özal’ın talimatıyla yaptırıldığını, bu talimatı almış insanlar, bana gelip ifade ettiler.
      Bizim üzerimizden 12 Eylül geçmiş, Turgut Özal dönemi geçmiş...
      Aklı eren ermeyen herkes ne biliyorsa ortaya atmış, medya bu konulara gereken ilgiyi göstermiş, göstermeye devam ediyor. Bunlardan hiç şikayetim yok. Ama 12 Eylül ve Turgut Özal döneminin yapmadığı bir şey var. 12 Eylül yönetimi de Turgut Özal da inceledi araştırdı, bulamadılar ve (bulduk) diye ortaya çıkmadılar. Şimdi bunlar aradılar, Başbakan ilan etti, ’arıyoruz’ dedi. Ben de ara, sonuna kadar ara dedim. Aradı, aradı bulamadı ama bulmuş gibi ortaya çıkmaya çalışıyor.
      Acı olan şu; boğazına kadar yolsuzluğa batmış olanlara yaltaklık yapanların, dürüstlüğü temel bir yaşam ilkesi halinde uygulamış olanlara haksız yere saldırmayı da içlerine sindirebilmiş olmalarıdır.
      Bul, söyle alnından öpeyim, ama bulamadıysan dürüst ol, namuslu ol.
      Hiç olmazsa bunu itiraf et. Hem araştıracaksın hiçbir şey bulamayacaksın, hem boğazına kadar yolsuzluğa batmış olanlara yaltaklık yapacaksın... Ondan sonra mış, muş diye imalar, yok DSP’liymiş, yok nasıl olmuş da caddeye cephe olmuş.... Dilinin altındakini çıkar." Baykal, konuşmasının sonunda siyasi yetkilerini, ilişkilerini, gücünü kendi kişisel, özel çıkarı için kullandığına yönelik bir tek somut örneğin getirilmesi durumunda, 30 yıllık siyasi yaşamını o anda noktalamaya hazır olduğunu söyledi. Baykal, "Herkesten böyle yapmasını beklemiyorum ama ben böyle yapıyorum, böyle söylüyorum ve herkesin bunu hiç unutmamasını istiyorum" dedi.

     


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


DSP'DE İSTİFA

"BAŞÖRTÜSÜ KARARINA TEPKİ, BİR ACZİN İFADESİDİR"

AKP'DA GENSORU ÖNCESİ GERGİNLİK,
»  BAŞBAKAN, GRUP'TA 'İCRAATIN İÇİNDEN' YAPTI
»  BAKANLIK DOKTOR GÖNDEREMEYİNCE İMDADA VEKİL KOŞTU
»  AKP'NİN ANKETİ, MORAL BOZDU
»  BAKAN EKER, "BAŞBAKAN İLE TARTIŞAN ÇİFTÇİ DEĞİL"DEDİ
»  CHP'DEN, ERDOĞAN VE UNAKITAN'A SUÇ DUYURUSU
»  AKP'Lİ VEKİL'DEN ŞOK ÖNERİ!
»  "DANİMARKA MALLARINI PROTESTO EDELİM"
»  ERBAKAN'DAN KARİKATÜRE KARŞI TELEKONFERANS
»  AKP'DE UNAKITAN GENSORUSU'NDA FİRE KORKUSU
»  "BAYKAL VE ERDOĞAN, GİZLİ PAZARLIKLAR İÇİNDE"
»  "BAŞBAKAN'IN AĞZINA BİRİLERİNİN BİBER SÜRMESİ GEREKİYOR"
»  CHP, ERDOĞAN'A 'LAN'I SORDU
»  "VATANDAŞA HAKARET BİR PANİĞİN İFADESİDİR"
»  MUMCU: "MİLLET ARTIK BAZI GERÇEKLERİ GÖRMELİ"
»  "POLAT ALEMDAR AKP'NİN BAŞINA GEÇSİN"
»  ERDOĞAN'A YUMURTA
»  "EDEPLİ OL, MİLLETİN EFENDİSİNE LAN DİYEMEZSİN"
»  TURHAN ÇÖMEZ, YİNE UNAKITAN'I ELEŞTİRDİ
»  "İKTİDARIN İPLİĞİ PAZARA ÇIKTI"
»  AKP'DE MECLİS KAÇAKLARINA YAKIN TAKİP
»  AKP'YE İÇERDEN BOMBARDIMAN
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.