MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bir taraftan kışkırtıcılık yaparken öbür taraftan masum rolü oynayarak toplumun değerlerini istismar etmeye çalışan Başbakanın, Cumhurbaşkanlığı makamına kaçması, kendisini vereceği hesaptan kurtaramayacaktır'' dedi. Devlet Bahçeli, MHP Ege Bölgesi Genişletilmiş Divan Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ilk genişletilmiş divan toplantısını İzmir'de yaptıklarını, bu toplantıyla iktidar yoluna emin adımlarla ilerlediklerini söyledi.
Türkiye'nin önündeki iki büyük seçimden ilkinin Cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu ve bu sürecin yakından takip edildiğini belirten Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Türk devletinde çok önemli ve kutsal bir görevi temsil edecek şahsiyetin belirleneceğini ifade etti. Cumhurbaşkanlığı seçiminin siyasi ve tarihi önemi olduğunu, MHP'nin bu seçimler öncesinde 11 Martta genel seçim yapılmasını teklif ettiğini hatırlatan Bahçeli, TBMM'deki siyasi partilerin tavır geliştiremediğini ve erken seçimin gerçekleşemediğini belirtti.
Çankaya'nın devletin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Atatürk'ün yeri olduğunu belirten Bahçeli, şunları söyledi: ''Atatürk'ün Çankayasına kendilerini layık görenler ve bu makama uygun şahsiyetleri seçecek olanlar, gerçekleri ve liyakati dikkate almak zorundadır. Başörtüsü konusunu istismar aracı olarak siyasete taşıyan, eşinin kıyafetini Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin malzemesi olarak kullanmaya çalışan, kendi vatandaşlarını ağır bir üslupla ve argo harflerle eleştiren, Cumhuriyetin temel kurumlarıyla çatışma içinde olan, bürokrasiyi sürekli aşağılayan, hakkında ciddi dosyalar olan, geçmişinin hesabını veremeyen, aklayamayan, Türkiye'nin milli değerleriyle sorunlar yaşayan, Türk milletini ağzına almamak için Türkiyeliliği dayatanların savunucusu olan, anayasanın değişmez ilkelerini sorgulayan siyasi fikre sahip bir şahsiyetin bu yüksek makama ahlaken ve vicdanen yükselmesi mümkün değildir. Bu liyakatsizliğine rağmen elindeki sayısal gücü kullanarak bu makama yükselmeye çalışırsa, oradan indirmenin yolu vatana ihanetten Yüce Divan'a yollamak olacaktır. Bir taraftan kışkırtıcılık yaparken öbür taraftan masum rolü oynayarak toplumun değerlerinin istismar etmeye çalışan Başbakanın, Cumhurbaşkanlığı makamına kaçması, kendisini vereceği hesaptan kurtaramayacaktır.''
''MİLLİYETÇİLER SON SÖZLERİNİ SÖYLEMEDİ''
Bu yıl yapılacak diğer seçimin 23. dönem TBMM seçimleri olduğunu hatırlatan Bahçeli, MHP'nin tek başına iktidara ulaşacağını savundu. 58. ve 59. AK Parti Hükümetlerinin 1560 gündür iktidarda bulunduğunu belirten Bahçeli, şöyle devam etti: ''AK Parti Hükümetine bu ülke 4 yıl, 3 ay, 7 gündür sabrediyor. Türkiye'nin temel değerleriyle çatışmayı hedef olarak seçen AK Parti, ülkenin uluslararası alandaki 80 yıllık kazanımlarını temelinden sarsmış ve işgal gücünün vereceği tahribatlar yaratmıştır. Sosyal şiddet artmakta, aşiret, töre ve ağa dizilerinin, aile mahrumiyetinin ortalarda gezdiği programlar milli ahlakımızı hızla tahrip etmektedir. Milliyetçi hareket, bunların hesabını sormak için iktidara gelmek zorundadır. MHP'liler bu akıbeti kabul edemezler, milliyetçiler henüz son sözlerini söylememişlerdir.''
''İHANET MİHRAKLARININ SORUMLUSU AK PARTİ''
''AK Parti'nin aciz siyasetiyle Türkmenler Irak'tan tasfiye edilirken Hükümetin foyası ortaya çıkmaya başlamıştır'' diyen Bahçeli, şöyle devam etti: ''AK Parti, Iraklı aşiret reislerini siyasi muhatap kabul ederek meşruiyetlerini kabullenmek üzeredir. Bu girişimin sonu, yalnızca aşiret reisleriyle değil PKK ile masaya oturmak ve maiyetine af çıkarmak olacaktır. Bu, Türk milleti için bu asla kabul edilemez. AK Parti'nin müsaadesi ve planlaması altında, vatan toprağımız Diyarbakır'da Kürkük'ün tartışılacağı bir toplantının duyuruları aleni dağıtılmaktadır.''
''Suç ve cinayetleri seyredenlerin'', bu ihanete sessiz kaldığını savunan Bahçeli, ''Bir başka kişi de Türkiye'nin muhtemel Irak müdahalesine karşı tehditlerde bulunarak Kerkük'e müdahaleyi zırvalarla sorguluyor. Bu, hükümetin aczini ortaya koymuştur. Bu ihanet mihraklarının sorumlusu AK Parti hükümetidir. Kapıyı açan Başbakan'dır, PKK'yı düz ovada siyasete çağıran, çağrı yapan gafillerdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin sözde cumhurbaşkanı adaylarının PKK karşısında nasıl teslim olacaklarını, en ağır ağır hakaret ve tehditleri savuran aşiret reisleriyle kol kola gireceklerini maalesef hep beraber göreceğiz'' diye konuştu.
''AK Parti zihniyeti ve küresel işbirlikçilerinin milliyetçiliği önlerindeki en büyük engel gördükleri için oyunlar oynadıklarını'' öne süren Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı: ''Bunların müdahalesi televizyon dizilerine ve televizyon kuruluşlarına kadar ulaşmıştır. AK Parti iktidarı döneminde MHP'ye karşı basın sansürüne varacak derecede uygulanan ambargoya rağmen ortaya koyduğumuz siyasi vizyon hedefine ulaşmıştır. MHP tek başına iktidar sürecinde hiçbir dayatma senaryoya aldırmadan büyük Türk milleti için yürümeye kararlıdır. Milliyetçi hareket kimseye diyet borcu olmadan, vatandaşların desteğiyle başka başkentlere gitmeden, Ankara'da iktidar olacaktır.''