TÜRKİYE’nin önemli doğa ve tarih cennetlerinden Bafa Gölü’nün yok olmasındaki en önemli neden olarak DSİ’nin göle akan nehir ve derelerin yönünü, son 20 yılda kanaletlerle değiştirmesi gösteriliyor.

Göl çevresinde yaşayan vatandaşlar, bu durumun 65 kilometrekareden oluşan gölü oksijensiz ve susuz bıraktığını belirtiyorlar. Kapıkırı Köyü Muhtarı Veli Çakır, "Göl yatağındaki yosunlar çürümeye başladı, etrafa çok pis bir koku yayılıyor, balıklar ölüyor. Köyde yaşayanlar ile pansiyon ve restorana gelen tatilciler kötü kokudan 5 dakika bile duramıyor" dedi.

Kanada’nın Montreal kentindeki Veni College’de öğretim görevlisi olarak çalışan ve 20 yıldır tatilini Kapıkırı Köyü’nde geçiren ekonomist Prof. Dr. Cemal Yalınpala, 5 yıl önce "Bafa Gölü Ölüyor" başlıklı rapor hazırlayıp TBMM’ye ve ilgili bakanlıklara gönderdiğini, acil önlem alınması gerektiğini belirttiğini aktardı. Kendisine hiçbir yanıt verilmediğini söyleyen Prof. Yalınpala, "Söke Ovası’nı sulamak amacı ile gölün can damarlarından biri olan Büyük Menderes ile tamamen bağlantısı kesilmiş. Yöredeki zeytinyağı fabrikalarının atıklarını ve çöplerini göle atmasına göz yumulmuş" diye konuştu.