CHP’nin eski Genel Sekreteri Tarhan Erdem, partiye nasıl üye oldukları belli olmayan Parti Meclisi üyeleri Süheyl Batum, Nihat Matkap, Sencer Ayata ve Enver Aysever’in üyeliklerinin düşebileceğini kaydetti.

Taraf'ın dün “CHP yönetiminde sahte üye skandalı” başlığıyla yayımlanan haberinin ardından konuşan Erdem şunları söyledi: “CHP son MYK toplantısını Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıkladığı gün yaptı. Mustafa Özyürek de toplantı sonunda basının karşısına çıkıp, Baykal’ın geri dönmesi için imza topladıklarını, Önder Sav dışındaki herkesin bu çağrıya imza attığını söyleyip, kendisini istifaya davet etti. Son cümlesi ise şöyleydi: ‘Bundan sonra toplanmayacağız. Kurultayla ilgili çalışmaları daha önce tespit edilen komisyon yapacak.’ Bu açıklamadan da açıkça görülüyor ki Kurultay öncesi MYK’da yeni üyelikler ele alınmamış.

İmzalı tebligat gerekiyordu

Eğer o toplantıdan sonra MYK biraraya gelecekse, özel olarak ilan edilmesi gerekir. Tüm üyelere çağrı gerekir. Üyelik işlemi için toplanılıyorsa imzalı tebligat gerekir. Bunlar yapılmamış ve üyelik işlemin yapıldığı söyleniyor. Bu mümkün değil. Üyelik işlemine, Genel Başkan katılmamış, Algan Hacaloğlu katılmamış, Mustafa Özyürek katılmamış, Sayman yok. Bunlar kiminle toplantı yapıp karar aldılar. Kaldı ki ortada toplantı da yok.

Üyelik formu şart

Anlaşıldığı kadarıyla üyelikle ilgili işlem de yapılmamış. Haberinizde bazı isimler üyelik başvurusunda bulunmadıklarını söylüyor. Bir kişinin talep etmesi yeterli değildir. Talepten sonra üyelik formu doldurulur. Belirli prosedürler vardır. Bunların yerine getirilmesi ve MYK’da karara bağlanması gerekir. Bunlar yapılmamış. Ben yaptım olmaz. Bu kadar da hukuksuz iş yapılmaz.”

Bundan sonra ne olur

Tarhan Erdem, bundan sonra yaşanabilecek süreci ise şöyle anlattı: “Benim görüşüm eğer listede 30’un üzerinde isim varsa kongrenin iptal edilmesi gerekir. 20 üyede bile bu tartışılabilir. Daha az ise bu üyelerin üyelikleri iptal olur. Bu iyi niyetli bir yaklaşımdır. İtiraz süresi bittiği için yeni yönetimin bu kişilerin üyeliklerini düşürüp, re’sen karar vermeleri gerekir. Vermezlerse ortaya hukuksuz bir işlem çıkar. Hayat boyu da bu böyle devam eder ki hukuk devletinde bu olmaz.

Başsavcı inceleme yapar

İkinci yapılması gereken ise Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihbar ya da suç duyurusudur. Gazetenizdeki haber bir suç duyurusu niteliğindedir ve Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya’nın harekete geçmesi gerekir. Kendi listesine bakıp, üye olmayanları çıkartarak, partiden savunma ister. Parti de ‘bu kişiler yeni üye oldu sizin listenizde yok’ derse, haberinizdeki iddialarla ilgili belge ve açıklama ister. Sonrasında da karar verir. Kararın, düzeltme yönünde olacağını düşünüyorum. Üyelikleri yok sayar ve bu kişilerin üyeliği düşer. Yedek üyeler PM’ye alınır.” (Taraf)