Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
32,2821
EURO
34,7787
IMKB
10.269,000
ALTIN
2.437,100
 
Hava Durumu ANKARA
14 / 24 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
Canan Karatay: Biz Ölürüz Virüsler Ölmez
Canan Karatay: Biz Ölürüz Virüsler Ölmez
 
Virüslerin hiçbir zaman yok olmayacağını belirten Prof. Dr. Karatay, “Ancak kimse korkmasın. Çünkü gökyüzünden yağmur gibi yağmazlar. Bağışıklık zırhının sağlam olması ve doğal bir şekilde yaşamak, bizi her türlü virüs ve bakteriden korur” dedi.
 
27.4.2022 - 08:52

Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, 2 yıllık aradan sonra ‘Karatay Sözü-Her Yaşta, Her Zamanda, Her Koşulda Bağışıklık Zırhımız' adlı yeni kitabıyla sessizliğini bozdu. Kitabında vücut direncini arttırmanın kolay ve etkili yollarını anlatan Karatay, virüs ve bakterilerle yaşamaya alışmamız gerektiğini vurgularken, onlardan korkmadan sağlıklı bir yaşam sürmenin mümkün olduğunu belirtiyor.

Sözcü'den Nazan Doğaner Halıcı'ya konuşan Karatay'ın açıklamaları şöyle:

 ‘Karatay Sözü'nü yazmaya nasıl karar verdiniz?

Mart 2022'de 80 yaşıma girdim. 60 yıllık bir hekim olarak, son iki yılda okyanuslar kıtalar ötesinden insanlığa enjekte edilen korku ve panik, ardından da tüm dünyada uygulanan uzaktan kumandalı tedavi protokolleri yüreğimi çok sızlattı! Biz Hipokrat'ın “Hastalık yoktur, hasta vardır” sözünü ilke alarak hekim olduk ve yarım asırdan fazla bu anlayışla hekimlik yaptık! Ancak Hipokrat yemini edip sonra da “modern” adını verdikleri anlayışla bunu yıkmaya, tıbbın insancıl özünü yok etmeye çalışıyorlar. Adeta “hasta yoktur, hastalık vardır” diyerek, hastayı değil hastalığı tedavi etmeye çalışıyorlar. 17. Yüzyıl'da yaşamış Fransız Filozof Voltaire diyor ki: “Tıp bir sanattır, insanı oyalar, bu sırada da vücut kendini iyileştirir!” Evet, tıp bir sanattır, objesi ise canlı insandır… Hayatımızın temeli olan trilyonlarca canlı hücremizin sağlıklı kalması kadar önemli bir konu yoktur. Gerisi lafügüzaftır. Son iki sene içinde bunu yaşadık, gördük, halen yaşamaktayız ve maalesef ileriki yıllarda da yaşayabiliriz.

Sağlıklı yaşamın temel kuralı nedir?

Vücudumuzdaki tüm hücreler bütünüyle sağlıklı değilse, hayattan nasıl bir beklentimiz olabilir ki? Önceliğimiz; tüm hücrelerimize, mevsiminde yetişmiş, sağlıklı ve doğal besinler sağlamak olmalı ki, sıhhatli ve güçlü olsunlar, görevlerini doğru dürüst yerine getirebilsinler… Beyin, kalp, damar, karaciğer, böbrek, solunum-sindirim-sinir sistemi, tüm guddelerimiz, diğer organlarımızı ve hücresel bağışıklık sistemimizi oluşturan bütün hücreler, doğaları gereği 3-4 ayda bir eskiyerek ölür, vücudumuzdan atılır. Ölen hücrelerimizin yerini de yeni, hiçbir şekilde bozulmamış, dinç ve genç, sağlıklı hücreler alır. Hasta hücreler dahil, vücudumuzda işi bitmiş hücrelerin yerine gelecek yeni hücrelerin sağlıklı olmasını ancak bizler sağlayabiliriz. Yani beden sağlığımızın sorumluluğu yalnız kendi elimizdedir, başkasının elinde değildir! Bağışıklık zırhı sağlam, sıhhatli yaşamamızın temel kuralı da işte budur. Dolayısıyla okumamız, okumamız, okumamız ve de okuyarak kendimizi geliştirmemiz şarttır. Rahmetli babam Ömer Naimi Efendigil, bize sürekli şu öğüdü verirdi, Ziya Paşa'dan… Hep kulaklarımda çınlar: “Nur aynım, çalışıp kespi kemal et yoksa, pederin ilmi kemali sana kalmaz miras…” Nur yüzlüm, çalışıp öğrenip bilimi özellikle kendin edinmelisin. Babanın, ailenin ilimi, bilimi sana miras kalmaz anlamına gelen bu öğüdünü bu yaşımda bile halen uyguluyorum. Okumanın, öğrenmenin yaşı başı olmaz, daha öğrenecek o kadar çok şey var ki… Kendimi bir öğrenci olarak kabul ediyor, okuyor, öğreniyor, yazıyor ve daima yazıyor olacağım. Öğrendiklerimi de mümkün olduğu kadar çocuklar, gençler ve insanlarla paylaşmaya devam edeceğim. İşte bu nedenle, bağışıklık zırhını kuşanmanın önemini anlatmak, halk sağlığına koruyucu bir kalkan oluşturmak, gelecek nesillere güzel bir miras bırakmak için yazıldı Karatay Sözü…

 
‘Vücudumuzun alkali olması bizi virüslerden korur' diyorsunuz. Bunun için ne yapmalıyız?

Vücudun asidik olması, organizmanın tüm hücrelerinde ve sıvılarında hidrojen iyonlarının (H+) sayısının artmış olduğunun göstergesidir. Yeni kitabımda yer alan pH skalasında görüldüğü gibi, pH değeri düşük demektir. Basit bir idrar tetkiki ile vücudun pH değerini saptamak çok kolaydır. Nötral olan pH değeri 7'dir. pH değerinin 6 ya da 5-5.5 olması bedenin tümünün zayıflamış olduğunu ve her türlü hastalığa ortam sağlanmış olduğunu gösterir. Özellikle virüs ve bakterilerin yaşamasına, çoğalmasına ortam hazırlanmış olur. Hidrojen iyonu artmış olan ortamda oksijen bulunmaz ya da çok az miktarda bulunur. Tüm vücut hücrelerimizde, bizler henüz fark etmeden, aşırı bozuk ve çarpık üremeler başlayabilir. Özellikle virüsler oksijeni bol olan ortamda yaşayamaz, ölürler. Alkali olan vücutta ise oksijen oranı yüksektir, virüs ve de bakteriler oksijenli ortamda yaşayamaz. Eskiden bu nedenle, oksijenli su ile cilt yaraları temizlenir, yıkanırdı. Oksijenli su, oksijen sağladığı için doğal bir antiseptik olarak senelerce kullanılmıştır. Kristal kaya tuzu, sodyum bikarbonat, doğal sirke, limon vücutta alkali etki yapar.  Her türlü virüs ve bakteriden vücudu korur.

Virüs bitmez ama korkmayın. Çünkü bakterilerden ve virüslerden korunmak kolay' diyorsunuz. Bunu nasıl başaracağız?

Virüsler asırlardan beri yeryüzünde yaşıyor. Virüsler hiçbir zaman yok olmaz. Güçlerini kaybederler, zayıflayıp kılıf değiştirerek, yani moda olmuş ifadeyle mutasyona uğrayarak güçlenirler ve hayatta kalırlar ve de hastalıklara neden olurlar. Biz ölürüz, virüsler ölmez, bunu açıklamaya çalışıyorum. Bir İngiliz atasözü vardır: “Hayat, fırtınanın geçmesini beklemek değildir, hayat yağmurda dans etmesini öğrenmektir” diye… Bizler de, virüslerle birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Yani, bağışıklık zırhımızı güçlü kılmalıyız. Herkes kendi kendisinin doktoru olmayı da öğrenmek zorunda! 7'den 70'e her yaşta her insan için, en ucuz, en kolay, yan etkisiz ve uygulanabilir yaşam biçimi budur. Korkutulduğu gibi, virüsler gökyüzünden yağmur gibi yağmaz, yağmıyor ve de öldürmüyor. Sıhhatli bir organizmaya sahip olmak, vücudun sıhhatli ve güçlü olması, bağışıklık zırhının sağlam olması ve doğal bir şekilde yaşamak, her türlü virüse ve bakteriye karşı korunmanın en önemli mihenk taşlarıdır. Olmazsa olmazıdır.

 
Bağışıklık sistemi nasıl çalışır?

İnsan vücudunda oldukça kompleks bir “bağışıklık sistemi ağı”, yani moda bir ifade ile “bağışıklık net work”ü bulunmaktadır. Vücudumuz, her hücresinde, her organında bulunan ve görev yapan koruyucu bir ağ sistemi ile yaratılmış, programlanmıştır. Bağışıklık sistemi ağının asıl ve tek bir görevi vardır, o da sıhhatimizi korumaktır. Bağışıklık sisteminde bulunan hücreler, ilk etapta organizmayı işgal eden yabancı düşman kuvvetlerini karşılayan kolluk kuvvetleri gibidir, “zırh” görevini yürütürler. Genel olarak tüm vücutta bulunan diğer hücreler ise, bir orduda bulunan bütün askeri kuvvetler gibi yabancı işgal kuvvetlerine karşı bir arada, sırt sırta, tüm olarak savaşa girerler. Başkumandan Mustafa Kemal Atatürk'ün açıklamış olduğu gibi, “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh da vatandır!” Bizim açımızdan da o satıh tüm insan vücududur. Zırhı sağlam olan vücutta güçlü bir bağışıklık sisteminin, yani savunma ordusunun bulunması, hastalık yapan virüslerle, mikroplarla, bakterilerle, toksinlerle, mantarlarla mücadelenin etkili bir şekilde yapılabilmesi demektir.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


Survivor'da Sürpriz Veda

Maske Kararı Sonrası İlk Uyarı

18 Bin Ton Ayçiçek Yağı İthal Edilecek
»  Devlet Otoyol ve Köprüeri Ücretsiz
»  Rize'de Arıcılar Kovan Yaktı
»  Bakan Koca: Eski Günlerimize Döneceğiz
»  "Sanayici Karne ile Şeker Alıyor.”
»  İstanbul Fatih'te Kahreden Olay
»  Kadir Doğulu O İddiaları Yalanladı
»  Survivor'da Yeni Takımlar Belli Oldu
»  Trabzon'da Kadın Cinayeti
»  Onar Akay'dan Flaş Aşk İddiası
»  Çftçinin Traktörü İcradan Satışta
»  Otobüs Bilet Fiyatları Uçakla Yarışıyor
»  Simit de Artık Lüks Oldu
»  İstanbul'da Taksici Dehşeti
»  Flaş...İnfaz Koruma Otobüsünde Patlama
»  'Pençe-Kilit Operasyonundan Acı Haber
»  Cep Telefonunda ÖTV Düzenlemesi
»  Alaattin Çakıcı Amerika'ya Gitti
»  Kiralık Konut Fiyatları Uçuyor
»  Ankara'da 'Erzurum Günleri' Heyecanı
»  Prof.Mehmet Ceyhan :Salgın Bitmedi
»  Almanya'da Kebap Depremi
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.