|
 |
 |
|
DOLAR |
38,9344 |
 |
|
 |
EURO |
44,2717 |
 |
|
 |
IMKB |
9.356,000 |
 |
|
 |
ALTIN |
4.203,630 |
 |
|
|
|
Şehir Seçimi

|
|
|
|
|
 |
|
|
|
 |
|
ERDOĞAN, ULUSA SESLENDİ
|
 |
 |
 |
|
|
Aylık 'Ulusa Sesleniş' programında hükümetin icraatlarını anlatan Başbakan Erdoğan, AK Parti iktidarı döneminde ekonomide gelinen noktayı tablolarla ortaya koydu. |
|
|
 |
|
|
|
|
 |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sağlam bir zeminde oturarak kırılganlıktan kurtulan ekonominin, artık iç ve dış şoklara fazlasıyla dayanıklı hale geldiğini bildirdi. Başbakan Erdoğan, bu akşam televizyonlardan ulusa seslendi.
Bu ayki 'Ulusa Sesleniş' konuşmasına, 'Üzerinden 5 yıl geçtikten sonra 24 Şubat 2001'de yaşadığımız o büyük ekonomik buhranın nasıl aşıldığını, tekrarlarının yaşanmaması için hep birlikte neler yapmamız gerektiğini konuşalım istiyorum' diyerek başlayan Erdoğan, 'O kötü günleri, acı hatıraları tekrar tazelemek niyetinde değilim. Onun için de o günleri teferruatıyla tasvir etmeyeceğim. Sadece genel fotoğrafı şöyle bir hatırlayalım istiyorum' dedi.
Türkiye'nin en ağır ekonomik krizlerden birini, bundan 5 yıl önce 24 Şubat 2001 tarihinde yaşadığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, bugün hala herkesin bu acı tecrübenin izlerini taşıdığını söyledi. Söz konusu dönemde ekonominin çökme noktasına geldiğini, paranın pul olduğunu, siyasetin çözümün adresi olmaktan çıktığını, suiistimallerin başını alıp gittiğini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: 'Dönemin hükümeti borç para bulmak için kapı kapı dolaşırken içeride memur maaşlarını dahi nasıl ödeyeceğini düşünür hale gelmişti. Bu ülkenin çocukları geleceğinden umudunu kesmiş, yabancı sefaretlerin önünde vize kuyrukları uzayıp gitmişti.
Devlet hizmet üretemeyecek kadar hantallaşmış, özel sektör yaşanan ağır ekonomik şartlar nedeniyle can derdine düşmüştü. Her gün fabrikalar kapanıyor, kepenkler indiriliyor, yüzlerce binlerce insanımızın işine son veriliyordu. İşte 3 Kasım 2002'de yapılan genel seçimler, millet iradesinin bu kötü gidişe dur dediği tarih oldu. Bu aynı zamanda milletimizin her alanda değişim kararıydı.
Bu yeni Türkiye, insanlarının yüzlerinin yeniden gülmeye başladığı, gençlerinin ülkelerine yeniden umut bağladığı aydınlık bir Türkiye'dir. Şunu tekrar tekrar vurgulamakta yarar görüyorum. Millet olarak dün krizlerin pençesinde fakru zaruret içinde hayat-memat mücadelesi veriyorduk. Allah'a şükür bugün dünden çok daha iyi durumdayız. Yarın ise inşallah daha iyi yerlerde olacağız. Son üç yılda Türkiye ekonomisi tahminlerin çok üzerinde bir başarı öyküsü ortaya çıkarmıştır.'

-'KRİZLERDEN YORGUN DÜŞEN TÜRKİYE'-
rizlerin pençesinde yorgun düşen Türkiye'nin', bu kısa zaman diliminde yaralarını sarmakla kalmadığını, hayallerini gerçeğe dönüştüren tarihi rekorların heyecanını da yaşadığını belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin, altın kıymetinde denilebilecek bu 3 yılda 'günü kurtarma' telaşından, dipsiz bir kuyu gibi ekonomiyi aşağı çeken o kısır döngüden çıkarak geleceğini şekillendirme, önünü görerek yarınlarını planlama imkan ve kabiliyetine kavuştuğunu kaydetti.
Temel göstergelere bakıldığında, ekonominin yeni vizyonunun çok daha somut olarak anlaşılabileceğine işaret eden Başbakan Erdoğan, 'Eğer sadece krizlerin etkilerini silmekle, yaralarını kapatmakla yetinseydik, bugün göstergeler en iyi ihtimalle kriz öncesi seviyelere gelmiş olurdu' dedi.
-'İSTİKRAR VE GÜVEN'-
Erdoğan, şöyle devam etti. 'Halbuki, üç yıllık dönemde göstergelerin tarihi seviyelere ulaştığını, kimi zaman son on yılların, kimi zaman da Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdığını görüyoruz. Bu başarı demokrasiden, Türkiye'nin artan dış itibarından, her alanda güven zemininin sağlamlaşmasından asla bağımsız değildir.
Ekonomide elde edilen başarıda en önemli etken, hükümetimizin sorunları çözme yolunda gösterdiği cesaret ve kararlılığın ülke genelinde sağladığı istikrar ve güven ortamı olmuştur. Altını çiziyorum, istikrar ve güven. Bu iki kelime işte adeta sır kelimelerdir. Milletiyle barışık, şeffaf, demokratik, temiz siyaset anlayışı; iç ve dış politikada oluşturulan güven; yolsuzlukla, israfla tavizsiz mücadele, Türkiye'nin gerçek kaynak ve potansiyelinin ortaya çıkmasını sağlamıştır.'
-'ETKİN VE YAPICI DIŞ POLİTİKA'-
ve yapıcı dış politika sonucu olarak AB sürecinde gelinen tarihi noktanın da ekonomide elde edilen başarıyı perçinlediğine işaret eden Başbakan Erdoğan, bu dönemde sadece makroekonomik rakamlarda değil, çiftçinin, işçinin, esnafın durumunda da gözle görünür iyileşmeler olduğunu belirtti.
Şubat 2001 krizinde, 1 milyona yakın insanın işini kaybettiğini, işsizlik rakamının toplam olarak 2 milyon 467 bine yükseldiğini anlatan Erdoğan, bu yaranın henüz kapatılamadığını, ancak Eylül 2005 itibariyle bu rakamın her yıl işgücüne katılan yaklaşık 500 bin civarında insana yeni istihdam oluşturulmasına rağmen 2 milyon 423 bine geriletilmiş olmasını önemli bir iyileşme olarak değerlendirmek gerektiğini söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:
'2002 yılında 6.300 olan traktör satışları da, 2005 yılında 5,5 katlık artışla 36.000'e ulaşmıştır. Çiftçilerimizin ekonomimizdeki iyileşmeden aldıkları payı ve üretkenliklerindeki gelişmeyi ortaya koyması bakımından bu rakamları da son derece önemli buluyorum. Daha önce hacizli traktörler şimdi ise bu traktörlerin sürekli olarak yenilenmesi ve 5.5 kat yıllık traktör satışındaki artış. Bu çok önemli.'
-'DÜNYANIN EN BÜYÜK 17'NCİ EKONOMİSİ'-
Türkiye'nin büyüme başarısı göstererek, dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi haline geldiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Biliyoruz ki 17'nci basamak çıkabileceğimiz basamakların sonuncusu değildir, gözümüz daima daha yukarılardadır, yukarılarda olacaktır. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bugün geldiğimiz noktada sağlam bir zeminde oturarak kırılganlıktan kurtulan ekonomimiz, artık iç ve dış şoklara fazlasıyla dayanıklı hale gelmiştir.
Ekonomimizin son üç yılda nereden nereye geldiğini, nasıl bir seyir izlediğini görebilmek için gelin hep birlikte bazı göstergelere yakından bakalım: İstiyorum ki, hükümet olarak göreve geldiğimiz andan itibaren insanlarımızın sırtına yıllar boyunca ağır yükler bindirmiş olan enflasyonun dizginlenmesini temel önceliği sayan bu hükümet hakikaten neler yaptı. Hani derler ya; Halep orada ise, arşın burada. Ben bunu şimdi çok daha farklı bir şekilde ortaya koymak istiyorum.'
-'TAVİZ VERİLMEDİ'-
Enflasyonun dizginlenmesi süreci boyunca büyüme hedeflerinden de asla taviz verilmediğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, 'Böylece bir yandan büyüyen, diğer yandan enflasyon oranlarını önemli ölçüde gerileten bir ülke olarak Türkiye, ekonomik literatüre geçecek istisnai bir başarı elde etmiş oldu' dedi.
Enflasyonda gelinen bu noktayla vatandaşın cebindeki paranın alım gücünün, yaklaşık olarak yüzde 75 oranında arttığını, bunun da AK Parti hükümeti ile olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, 2002 sonunda sadece 36 milyar dolar olan toplam ihracat gelirinin, bu istikrarlı gelişim seyri içinde bugün yüzde 103'lük bir artışla 73 milyar dolar seviyelerine kadar yükseldiğini anımsattı. 2003 yılına kadar Türkiye'ye gelen toplam yabancı sermaye miktarının istisnai durumlar dışında yıllık 1 ila 2 milyar dolar arasında gezinirken, 2005 yılı itibariyle bu rakamın 10 milyar dolar sınırına dayandığını anlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Toplam turizm gelirimiz 2002 yılında sadece 8 milyar 481 milyon dolar iken, 3 yılda yüzde 114 oranında artışla bugün 20 milyar doları zorlayan bir noktaya gelmiştir. Şubat 2001 krizi sonrasında 7.160'a kadar düşen borsa endeksi, hükümetimiz döneminde yakalanan güven ve istikrar ortamının etkisiyle bugün evet 47.000'ler seviyesine yaklaşmıştır. Yine bu dönemde yıllardır söylendiği halde yapılamayan yapılmış ve Türk Lirası'ndan da maalesef altı sıfır atılarak paramıza itibar kazandırılmıştır.
Biz yapılamayanı yapan bir hükümetiz, farkımız zaten bu. Artık cazip yatırım aracı döviz değil, dikkat edin buna, bu çok önemli, eskiden vatandaşım benim gidiyordu maaşını alıyor, hemen bir döviz bürosundan bunu dolara çeviriyordu ve dolardan parasını ay boyunca harcama gayretine giriyordu. Ama şimdi böyle bir sıkıntı yok. Çünkü şimdi Yeni Türk Lirası'yla artık harcamasını yapıyor çünkü YTL'na artık benim vatandaşım güveniyor.
Faizler yüzde 60'lar seviyesinden Hazine Iskontolu İhaleleri 2002 yıl ortalaması ile baktığımız zaman yüzde 69, buralardaydı. Ama şimdi yüzde 14'ün altına gerilemiş, Türkiye bu sayede faiz ödemelerinden 100 milyar YTL'nin üzerinde bir tasarruf sağlamıştır. Bunu geçen yılın rakamıyla ifade edecek olursak bu rakam işte sevgili vatandaşlarım geliyor 100 katrilyona vuruyor. Aynı şekilde batık bankalardan yapılan tahsilatın tutarı da 10 milyar 800 milyon dolara ulaşmış, ayrıca tahsilat işlemlerinden de ekonomimize 1 milyar YTL KDV girişi sağlanmıştır. Bu tasarruflar bugün yeni yatırımlara ve halkımızın hizmetine sarf edilmektedir.'
-'DOĞRU VE KARARLI POLİTİKA'-
Türkiye'nin artık tek bir kuruşunu boşa harcamamanın gayreti içerisinde olduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, 'Bunu zayi etmemenin gayreti içerisindedir. İstismarcılara kaptırmamakta, geleceğin inşası için bunları kullanmaktadır' dedi. Doğru ve kararlı politikaların, dürüst yönetim anlayışıyla Türkiye'nin kara kışın ardından yeni bir bahara ulaştığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti: 'Ancak biz bu gelinen noktayı da yeterli görmüyoruz, Türkiye bunun çok daha ötesini hayal edebilecek, daha büyük hesaplar yapabilecek potansiyele fazlasıyla sahiptir. Bu hayallerin gerçekleştiği günleri de inşallah çok uzak olmayan bir gelecekte hep birlikte göreceğiz.
Bizim siyasetimizin temeli en geniş anlamıyla insanlarımızın mutluluğunu temin etmektir. Esasen ekonomik başarıyı getirenin, demokrasinin işlerliği, siyasetin verimliliği, yönetimin kararlılığı, değişimin yaygınlığı ve insanımızın yönetime katılımı olduğunu gayet iyi biliyoruz. Bu sebeple ekonomik politikaları oluştururken, eş zamanlı sosyal politikalar geliştirmeyi de hiçbir zaman ihmal etmedik. Yaşanan ağır krizin mağduriyetlerini gidermek için acil tedbirler alarak, özellikle yoksul ve dar gelirli kesimlerin rahat bir nefes almalarına imkan sağladık.'
 |
|
|
|
 |
|
|
Toplam yorum |
0 |
|
Onay bekleyen |
0 |
|
|
 |

Yorumunuz editörlerimiz
tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır. |
|
|
|
 |
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
 |
|
 |
Bu kategorideki diğer haberler |

|
|
|
|
|
|
 |
|
|
ÇOK OKUNANLAR |
 |
 |
-
|
 |
 |
|
Suudi Arabistan hükümeti, 1952 yılından bu yana uygulanan alkol yasağını 2026 yılına kadar 600 ... |
 |
|
 |
 |
|
DEM Parti'li Sezai Temelli, Sosyalist Enternasyonal toplantısında kendisinin ve Parti Eş Genel ... |
 |
|
 |
 |
|
Adana’da emekli polis memuru boşandığı eşini çalıştığı iş yerinde silahla öldürüp intihara teşebbüs etti. |
 |
|
 |
 |
|
Kredi kartıyla sigara alımında ekstra ücret veya kart komisyonu talep eden iş yerlerine yaptırım geliyor. |
 |
-
|
 |
 |
|
Gazeteci Fatih Altaylı, evinin bulunduğu mahalleye gece yarısı asılan pankartla tehdit edildiğini ... |
 |
|
 |
 |
|
CHP’li vekiller asmıştı: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, Boğaz’a “İmamoğlu'na özgürlük” pankartı asılmasına soruşturma |
 |
|
 |
 |
|
TÜİK verilerine göre, evler küçülürken, otel, işyeri, sanayi ve kamunun yaptığı binalarda da bir ... |
 |
|
 |
 |
|
Kayyum atamasının ardından Flash Haber’de başlayan yönetim değişikliği, köklü bir revizyona dönüştü. ... |
 |
-
-
|
|
|
 |
|
 |
 |
YAZARLAR |
 |
|
 |
|
 |
|
 |
|
 |
 |
 |
ÇOK YORUMLANANLAR |
 |
 |
-
|
 |
 |
|
Adana’da emekli polis memuru boşandığı eşini çalıştığı iş yerinde silahla öldürüp intihara teşebbüs etti. |
 |
|
 |
 |
|
Gazeteci Fatih Altaylı, evinin bulunduğu mahalleye gece yarısı asılan pankartla tehdit edildiğini ... |
 |
|
 |
 |
|
CHP’li vekiller asmıştı: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, Boğaz’a “İmamoğlu'na özgürlük” pankartı asılmasına soruşturma |
 |
|
 |
 |
|
DEM Parti'li Sezai Temelli, Sosyalist Enternasyonal toplantısında kendisinin ve Parti Eş Genel ... |
 |
-
|
 |
 |
|
Suudi Arabistan hükümeti, 1952 yılından bu yana uygulanan alkol yasağını 2026 yılına kadar 600 ... |
 |
|
 |
 |
|
Kredi kartıyla sigara alımında ekstra ücret veya kart komisyonu talep eden iş yerlerine yaptırım geliyor. |
 |
|
 |
 |
|
TÜİK verilerine göre, evler küçülürken, otel, işyeri, sanayi ve kamunun yaptığı binalarda da bir ... |
 |
|
 |
 |
|
Kayyum atamasının ardından Flash Haber’de başlayan yönetim değişikliği, köklü bir revizyona dönüştü. ... |
 |
-
-
|
|
|
 |
|
 |
 |
ANKET |
|
 |
 |
|
|
|
|
 |


 |
Medya
Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden
kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan
haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması
durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır.
Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait
yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |
 |
|
|
|