Eşi Nebahat Koru ile 45 yıldır evli olduklarını söyleyen Koru, "Geçmişte ona kötülük yapanlar oldu, hakkı ve mesleki geleceği gasp edildi; bir gün bile onlara dönük aşırı bir tepkisine tanık olmadım" dedi.
Koru'nun Karar gazetesindeki yazısı şöyle:
"Kendisini tanıyıp da sevmeyen olmuş mudur acaba?
Sanmıyorum.
Neredeyse yarım asra yaklaşan -tam 45 yıl- beraberliğimiz boyunca ben sevmeyeniyle karşılaşmadım. Beni sevenlerin bir bölümünün sevgisine de, eminim, ona yönelik sevgi sayesinde sahibim.
Geçmişte ona kötülük yapanlar oldu, hakkı ve mesleki geleceği gasp edildi; bir gün bile onlara dönük aşırı bir tepkisine tanık olmadım.
Ardına bakmadan ilerledi.
Üç yılı aşan kanser tedavisi ardından dün kendisini kaybettik.
Eşim Nebahat Koru’yu…
Son bir ayına kadar tedavinin sonuç alacağına inanıyorduk. Uzun bir seyahata çıktık, hastalığını belli etmedi. Rahatsızlığı son bir hafta boyunca ilerledi.
Her zaman boş vakitlerinin çoğunu kutsal kitabımızı okuyarak değerlendirirdi, o itiyadını son nefesine kadar sürdürdü.
Önceki sabah, nefessizlik şikayetiyle hastaneye götürmemizi kendi istedi. Aynı gün yoğun bakımda, ağzına takılı boruyla bile dudakları kımıldıyordu.
Anlatmaya çalıştığı şeyleri gözleriyle aktarmaya çalıştı. Eline kalem tutuşturduk, diyeceklerini çizgilere taşıdı.
Hastanede yoğun bakımda yatarken, bizler ziyaret saatine yakın gitmeye hazırlanırken kalbinin durduğu haberini ilettiler.
Ne kadar huzurluydu yüzü bilemezsiniz.
Ben eşi olarak, anneleri olduğu çocuklarım ve geniş ailemizin bireyleri toplu halde, kendisine çok şey borçluyuz; ödememiz mümkün olmayan çok şey…
Allah rahmetini esirgemesin, mekanı Cennet olsun…"